Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ - Türkiye'de MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin terörist başı Abdullah Öcalan ile ilgili kullandığı sözler sonrası başlayan tartışmalar hız kesmeden devam ediyor.

Bahçeli partisinin grup toplantısında, 'Şayet teröristbaşının tecridi kaldırılırsa, gelsin TBMM DEM Parti grup toplantısında konuşsun. Terörün tamamen bittiğini ve örgütün lağvedildiğini haykırsın. Bu dirayet ve kararlılığı gösterirse, 'Umut Hakkı'nın kullanımıyla ilgili yasal düzenlemenin yapılması ve bundan yararlanmasının önü de ardına kadar açılsın' ifadelerini kullanmıştı.

İfadeler sonrası bir çok kademeden tepki yükselirken Yeniden Refah Partisi İzmir İl Başkanı Cemal Arıkan'da Bahçeli'nin açıklamalarını değerlendirdi.

ÖCALAN'I MUHATAP ALIRSANIZ…
'Öcalan TBMM'de konuşsun' sözlerine tepki gösteren Arıkan, 'Erbakan Hocamızın da eski beyanıdır; 'Bana gelip ben Kürtçe konuşmak istiyorum diyorlar' diyor Erbakan Hoca. Biz de diyoruz ki diyor 'Kürtçe konuşunca ne konuşacaksın? Bölücülüğü mü konuşacaksın? Vatana ihaneti mi konuşacaksın? Siyonizme hizmet etmeyi konuşacaksan konuşma. Ama kardeşliği konuşacaksan, birliği konuşacaksan, yeniden büyük Türkiye'yi konuşacaksan istersen Ugandaca konuş, istersen Kürtçe konuş' diyor. Yani hakkını alamadığını düşünen kimse, Türkiye'de yaşayan, Kürt olur, Laz olur, Çerkez olur… Tabii ki bunlarla oturup müzakere edilmesi, devleti yönetenlerin, siyasi partilerin, Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında konuşulması lazım. Burada hiçbir problem yok. Devlet Bey tamam çağrı yapsın. Burada bir sıkıntı yok. Cemil Bayık hemen cevap veriyor. 'Öyle bir şey söz konusu olamaz' diyor. Çünkü bir şey konuşulması için önce silah bırakılacak. Burada örgüt geçmişte çatışmama anlaşması yapalım diyor. İki taraf da bıraksın diyor. Bir devletin askeri silah bırakabilir mi? Polis silah bırakabilir mi? Artı sen kimsin ki ben seninle oturacağım karşılıklı bir ateşkes yapacağım? Kendilerini gerilla olarak görüyorlar ve bizim ülkemizin güneydoğusunda işgal edilmiş bir toprak olarak aksediyorlar. Bu bir siyonizm propagandası. Gerçekte böyle bir şey yok. Kürt halkının da ne kadar dindar olduğunu, vatana, millete ne kadar bağlı olduğunu çok iyi biliyoruz yıllardan beri. Ama bunlar bir şekilde işte geçen Fransız Devlet Başkanı söyledi, 'Fransa'yla savaşacak kadar silahları var' diyor. Şimdi biriyle savaşmak için veriliyor bu silahlar onlara. Bir barış atmosferi konuşulacaksa öncelikle terör lanetlenecek. Kanaat önderleri var güneydoğuda. Birçok alimler var. Bu insanlara gidilmesi, oturulması lazım… Yani kimin nasıl bir talebi varsa bunun yerine getirilmesi lazım. Biz bunu her zaman destekliyoruz ama kesinlikle Türkiye Büyük Millet Meclisi gibi bir yere Abdullah Öcalan'ın gelmesi, orada konuşması, Kürt halkının lideri pozisyonunda ona bir paye verilmesi kabul edilemez. Bunu tasvip etmiyoruz. Milletimizin de tasvip etmediğini zaten gelen tepkilerden görüyoruz. Yani çözüm bu değil. Ama bunun haricinde tabii ki kim demokratik olarak bir sıkıntısını dile getirmek istiyorsa bir hak alamadığı bir varsa bunu gelsin söylesin' ifadelerini kullandı.

ET VE TIRNAK GİBİ BİRLEŞMİŞ

Arıkan şunları söyledi:

'Zaten lafı döndürüp dolaştırıp işte Kürtlerin niye bir devleti olmasına getirilmeye çalışılıyor. Onların gönlünden geçen Allah muhafaza Türkiye'nin de bir parçasının olduğu bir devlet… Maalesef birileri de bu buraya işte cahillikten diyelim, başka sebeplerden, hainlikten diyelim bunlara hizmet ediyor. Biz zaten et ve tırnak gibi birleşmişiz. Bin yıldır beraber savaşmış, beraber kan dökmüş, beraber yemiş, içmiş, kız almış, kız vermiş, birbirine karışmış iki milletin zaten birbirinden ayrılması söz konusu değil. Bu noktada bu kardeşliği daha da arttıracak bütün projelerin her zaman yanında olduğumuzu ifade ediyoruz.

İmamoğlu'ndan Ahmet Türk'e ziyaret! İmamoğlu'ndan Ahmet Türk'e ziyaret!

Yargıladığınız, idam cezası verdiğiniz bir mahkumu buraya getiremezsiniz. Kürt halkının güvendiği birçok isimler var. Bu isimlerle oturulur, konuşulur. Devletin Türk milletinin de, Kürt milletinin de, bütün Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşayan herkesin de ferahı için, selameti için, en güzel politikalar hep birlikte uygulanır. PKK'lılar, Öcalan, HDP'nin kürsüsünde konuşmadan onu dinlemiyorlarsa kürsüde konuştu diye mi dinleyecek? Kamera açılsın, İmralı'daki cezaevinden konuşma yapsın o zaman. Orada konuşsun, bırakın silahları desin… Şu bir gerçek: Geçen seçimlerde denendi, olmadı. Bir Arap atasözü var, 'tecrübe edilen şey, tecrübe edilmez'