Korkunun Ecele Faydası Yoktur
Vasat zekalı birinin Başbakan Erdoğan'ın AKP Grup Toplantısındaki konuşmalarını dinlediğinde şaşırmaması, sinirlenmemesi, aklını kaybetmemesi için sabrın sınırlarını çok zorlaması gerekir.
Dünkü konuşmasında defalarca 'Millet' kelimesi geçti. Bekledim, bir kez de 'Türk Milleti' desin diye, söyleyemedi.
Onlarca kez 'Gazi Mustafa Kemal' dedi, ona sığındı, onun konuşmalarından çarpıtarak örnekler verdi, bir defa da 'Atatürk' desin diye bekledim, yine söyleyemedi.
Vasat zekalı birinin Başbakan Erdoğan'ın AKP Grup Toplantısındaki konuşmalarını dinlediğinde şaşırmaması, sinirlenmemesi, aklını kaybetmemesi için sabrın sınırlarını çok zorlaması gerekir.
Dünkü konuşmasında defalarca 'Millet' kelimesi geçti. Bekledim, bir kez de 'Türk Milleti' desin diye, söyleyemedi.
Onlarca kez 'Gazi Mustafa Kemal' dedi, ona sığındı, onun konuşmalarından çarpıtarak örnekler verdi, bir defa da 'Atatürk' desin diye bekledim, yine söyleyemedi.
TC Başbakanı olarak, eli kanlı katillerin hamisi Barzani'yi ve Türkiye'yi 'Terörist Devlet' ilan eden Şivan'ı kucaklamasının, Türkiye'ye 'Şerefsizlerin Memleketi' diyen Ahmet Kaya'yı sahiplenmesinin, 'Kürdistan' kelimesini kullanmasının ve Milli Andımızı okullardan kaldırmasının verdiği eziklik ve utançla, Afrika Ormanlarında yaşayan Pigmelerden girdi, Amerika'da yaşayan Kızılderililerin su problemlerini çözdüklerinden çıktı.
Bahçeli'nin 'Kandil Yetiştirmesi' dediği ve 'Kalleşliğin ve Kahpeliğin' kitabını yazmakla suçladığı Erdoğan'ı, korkunun- oy kaybının-hesap vermenin
paniği sarmış, ne dediğini bilmiyor. Erdoğan'ın bundan böyle iflah olması mümkün değildir. Bakanların tekme-tokat mesafesine yaklaşmadan, Erdoğan'la konuşmaları kendi sağlıkları yönünden çok önemlidir!
'Kürdistan Teali Cemiyetinin' kurucusunun torunu olan Cüneyt Zapsu'nun dediği 'Deliği Süpürme' zamanı çok yaklaştı. İlk seçimde deliğe süpürülecek, seçimden sonra kandile mi gider, İmralı'ya mı gider, Abisi Barzani'ye mi gider, gittiği yeri güldürsün.
Bahçeli'nin 'Kandil Yetiştirmesi' dediği ve 'Kalleşliğin ve Kahpeliğin' kitabını yazmakla suçladığı Erdoğan'ı, korkunun- oy kaybının-hesap vermenin
paniği sarmış, ne dediğini bilmiyor. Erdoğan'ın bundan böyle iflah olması mümkün değildir. Bakanların tekme-tokat mesafesine yaklaşmadan, Erdoğan'la konuşmaları kendi sağlıkları yönünden çok önemlidir!
'Kürdistan Teali Cemiyetinin' kurucusunun torunu olan Cüneyt Zapsu'nun dediği 'Deliği Süpürme' zamanı çok yaklaştı. İlk seçimde deliğe süpürülecek, seçimden sonra kandile mi gider, İmralı'ya mı gider, Abisi Barzani'ye mi gider, gittiği yeri güldürsün.
Gelelim 2013 Yılının Ödüllerine;
*Yılın Şairi: Recep Tayyip Erdoğan.
'Eşek ölür, kalır semeri / İnsan ölür, kalır kemeri(eseri miydi yahu)
*Yılın Şairi: Recep Tayyip Erdoğan.
'Eşek ölür, kalır semeri / İnsan ölür, kalır kemeri(eseri miydi yahu)
*Yılın Yatırımcısı: Bülent Arınç. (Kırmızı Halıdan Sorumlu Bakan)
'Hükümet olarak 'Kırmızı Halıyı' kaldırdık, yerine Turkuaz Halı koyduk.'
'Hükümet olarak 'Kırmızı Halıyı' kaldırdık, yerine Turkuaz Halı koyduk.'
*Yılın Centilmeni: Ahmet Davutoğlu.
'Yolda, otobüste Şivan ile yan yana oturuyordum. Onu ülkesinden uzak tutan tüm o yanlış politikalar nedeniyle kendisinden özür diledim.'
Soruyorum; 'Sayın Bakan, Şivan Perver Öcalan için 'Özgürlük Savaşçısı' ,
Türkiye içinde 'Terörist Devlet' dedi, o sizden özür diledi mi?' Yanıt; !!!!!!
'Yolda, otobüste Şivan ile yan yana oturuyordum. Onu ülkesinden uzak tutan tüm o yanlış politikalar nedeniyle kendisinden özür diledim.'
Soruyorum; 'Sayın Bakan, Şivan Perver Öcalan için 'Özgürlük Savaşçısı' ,
Türkiye içinde 'Terörist Devlet' dedi, o sizden özür diledi mi?' Yanıt; !!!!!!
Yılın Kibarı: Necdet Özel.
Şırnak Belediyesine ait araç, dağdaki PKK kampına sıcak kumanya taşırken uçuruma düştü. İki belediye çalışanı ve PKK'lı iki kılavuz öldü. Ölen iki PKK'lıyı, PKK'lı militanlar aldı. Ölen Belediye çalışanlarını da Türk Askeri alıp, Belediye yetkililerine itina ile teslim etti. PKK, şantiye bastı iş makinaların yaktı, uçurumdan attı. Çözüm süreci zedelenmesin diye, olayların üstü Ankara'dan gelen emirle örtüldü!
Çok merak ediyorum, kazanın olduğu gün dağdaki PKK'lılar yemeklerini
soğuk-soğuk mu yediler? Yakıştı mı Kibar Tombalak Paşa, Türk Milletinin karavanası ne güne duruyor?
Şırnak Belediyesine ait araç, dağdaki PKK kampına sıcak kumanya taşırken uçuruma düştü. İki belediye çalışanı ve PKK'lı iki kılavuz öldü. Ölen iki PKK'lıyı, PKK'lı militanlar aldı. Ölen Belediye çalışanlarını da Türk Askeri alıp, Belediye yetkililerine itina ile teslim etti. PKK, şantiye bastı iş makinaların yaktı, uçurumdan attı. Çözüm süreci zedelenmesin diye, olayların üstü Ankara'dan gelen emirle örtüldü!
Çok merak ediyorum, kazanın olduğu gün dağdaki PKK'lılar yemeklerini
soğuk-soğuk mu yediler? Yakıştı mı Kibar Tombalak Paşa, Türk Milletinin karavanası ne güne duruyor?
Yılın İcadı: İnsansız Hava Aracı.
Sınır ihlali yapan terörist ve kaçakçıları takip etmekte kullanılan yerli yapım İnsansız Hava Araçlarımızdan biri, hızını alamayıp deniz dibindeki balık sürülerini takibe kalkışınca, kahraman balıkçılarımız tarafından yakalanarak, en yakın karakola teslim edildi.
Aracı gören polisler; 'Nasıl balık lan bu' dediler!
Sınır ihlali yapan terörist ve kaçakçıları takip etmekte kullanılan yerli yapım İnsansız Hava Araçlarımızdan biri, hızını alamayıp deniz dibindeki balık sürülerini takibe kalkışınca, kahraman balıkçılarımız tarafından yakalanarak, en yakın karakola teslim edildi.
Aracı gören polisler; 'Nasıl balık lan bu' dediler!
Yılın Tüy Sıkleti: Bülent Arınç.
Yurtdışına çıkınca tansiyonu fırlayan Bülent Arınç, 'Benim özgül ağırlığım var. Ben başka bakanlara benzemem, beni kum torbası yapamazsın' demişti. Erdoğan ile Diyarbakır'a giden Arınç, bir anda pamuk gibi oldu ve özgül ağırlığının 'sıfır' olduğu anlaşıldı.
Madalyalar elbette ki çakmadır, gazoz kapağından yapılmışlardır.
Böyle başa, böyle tıraş! Bu hükümete böyle madalya çok bile!
Yurtdışına çıkınca tansiyonu fırlayan Bülent Arınç, 'Benim özgül ağırlığım var. Ben başka bakanlara benzemem, beni kum torbası yapamazsın' demişti. Erdoğan ile Diyarbakır'a giden Arınç, bir anda pamuk gibi oldu ve özgül ağırlığının 'sıfır' olduğu anlaşıldı.
Madalyalar elbette ki çakmadır, gazoz kapağından yapılmışlardır.
Böyle başa, böyle tıraş! Bu hükümete böyle madalya çok bile!