Müzik Önerisi: Savaş Bitmeli – Sattas

Siz hiç kötü bir barış ya da iyi bir savaş gördünüz mü?

Milattan önce beşinci yüzyılda yani tam 26 yüz yıl önce Çin Generali, devlet adamı ve filozof Sun Tzu kendi tecrübelerini aktardığı “Savaş Sanatı” adlı kitabına “savaşmadan kazanın” öğütüyle başlamış.

Aslında kitap savaş taktikleri içeren bir kitap. Ama kitabın ilk sözü “En iyi olan yüz savaşta yüz galibiyet elde etmek değil, düşmana savaşmadan boyun eğdirmektir.”

Her savaş aldatmaca üzerine kuruludur. Size sunulan gerçeklerle asıl olan biten arasında çok büyük farklar olabilir. Neden ne olursa olsun, savaşın haklı haksızı kim olursa olsun kaybedilen canlar, evinden uzaklaştırılan halklar, darmaduman hayatlar…

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) “Zorla Yerinden Edilmede Küresel Eğilimler” raporuna göre 2022 sonu itibarıyla Dünyada 108,4 milyon zorla yerinden edilmiş nüfus bulunuyor.

Bu nüfusun 35,3 milyonu ise mülteci. Bu sayı bir önceki yıla göre 19,1 milyon artmış durumda.

Ve bu artış kayıtların tutulmaya başladığı 1975 yılından beri görülen en büyük artış…

2022 yılında tüm mültecilerin ve uluslararası korumaya ihtiyaç duyan diğer kişilerin yüzde 52'si Suriye, Ukrayna ve Afganistan’dan.Suriyeli mülteci sayısı 6,5 milyona yakın.

UNHCR verilerine göre, dünya genelinde sığınmacılara ve uluslararası korumaya ihtiyaç duyan diğer kişilere en fazla ev sahipliği yapan ülke yaklaşık 3,6 milyon kişiyle Türkiye.

Terk eden korku içinde, ev sahipleri gergin…Dünya huzursuz…

Nasıl oluyor da milyonlarca insan elbirliğiyle cinayetler işliyor, savaşıyor, masum insanların ölümüne sebep oluyor, milyonlarca aileyi yerinden yurdundan işinden gücünden ediyor?

Sun Tzu yine aynı adlı eserde şöyle der: "girilmemesi gereken yollar vardır, üzerine gidilmemesi gereken askerler vardır, üzerine saldırılmaması gereken kentler vardır, mücadeleye gerek olmayan yerler vardır, yerine getirilemeyecek hükümdar emirleri vardır."

Bunca yaşanan kötü tecrübelerden hiç mi ders alınmıyor?

Savaş sefaletten başka bir şey kazandırmıyor. Yakıyor, yıkıyor, masumu öldürüyor masumiyeti yok ediyor.

Halbuki yaşamak ve yaşatmak için gelmedik mi biz bu Dünyaya?

Merhametin, şefkatin sonsuz güzelliğini hissetmek varken bu düşmanlık neden?

Halkın içinde yanıp tutuşan huzur ve barış isteğini kimler görebiliyor?

Ey İnsanlık, nerde şefkatin, kalbin, sevgin, affedici büyüklüğün?

Daha iyi bir hayatın ilk koşulu sadece kardeşçe yaşamak…Aynı dilde gülümseyebilmek birbirine.

Birbirimize ait olduğumuzu tekrar hatırlamak…

Nefreti karanlığa gömüp,

Sevgiyi öğretmek…

En güçlü iki silah SABIR ve ZAMAN… Zamanla ve sabırla sevgi öğretilebilir mi?

Çok büyük yanlışlardan dönülebilir mi?

BİRİ BARIŞI BAŞLATMALI, TIPKI SAVAŞI BAŞLATTIĞI GİBİ…