Her yıl Temmuz ayının şu günlerinde ÖSYM Başkanlığı tarafındanYükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonuçları açıklanır.  Bu sene de öyle oldu önceki gün 8-9 Haziran'da düzenlenen 2024-YKS sonuçları açıklandı.

Sonuçlar bu ülkenin geleceğini düşünen herkesi derinden üzdü, üzmediyse de üzmeli

Bu sonuçlar için ciddi bir tepki gördünüz mü siyasilerden?

İktidarı, muhalefeti, sağcısı, solcusu, orta yolcusu her kimse tüm siyasiler64 bin kişinin sıfır çekmesini önemsemeli. Bu sonuç, eğitim sisteminde ciddi sorunların olduğunu gösteriyor, bunu sıklıkla dile getiren siyasiler çözüm önerileri de sunmalı.

Bakar mısınız şu sonuçlara:

Verilere göre, matematik ve fen testlerinde doğru yanıt ortalamaları oldukça düşük. Temel Yeterlilik Testi (TYT) matematik ortalaması 40 soruda 7,9; fen bilimlerinde ise 20 soruda 3,4 olarak belirlendi. Alan Yeterlilik Testi (AYT) matematik ortalaması 40 soruda 5,5, AYT fen bilimleri testi ortalamaları ise fizikte 14 soruda 2,2, kimyada 13 soruda 1,4 ve biyolojide 13 soruda 2,3 olarak kaydedildi.

ÖSYM'nin açıkladığı sayısal verilere göre, sınavda sıfır çeken kişi sayısı 63 bin 798 olarak belirlendi. Yani 64 bin kişi, bir stadyum dolusu insan bir tek soruya bile doğru cevap verememiş…

YKS’nin birinci oturumunda adaylara Türkçe testinde 40, sosyal bilimler testinde 20, temel matematik testinde 40 ve fen bilimleri testinde 20 soru olmak üzere toplam 120 soru soruldu ve 165 dakika süre verildi. İkinci oturum olan AYT’de; Türk dili ve edebiyatı-sosyal bilimler-1 testinde 40 soru, sosyal bilimler-2 testinde 40 soru, matematik testinde 40 soru ve fen bilimleri testinde 40 soru soruldu ve adaylara 180 dakika süre verildi. Üçüncü oturum olan YDT’de ise her bir dil testi için adaylara 80 soru soruldu ve 120 dakika süre verildi.

Sınava girenlerden 64 bin kişi bu kadar sorudan birine bile bilememiş. İnanmak zor ama gerçek!

Bu kimin ayıbıdır?

64 bin kişinin YKS'de sıfır çekmesi, eğitim sistemi ve sınavın kendisi hakkında bazı ciddi soruları gündeme getiriyor.

Ülkemizin “Eğitim Kalitesi” giderek düşüyor. Bu kadar yüksek bir sayı, eğitim sisteminin genel kalitesinin sorgulanmasını gerektirmiyor mu?

Konuyu derinlemesine bilmediğim için soruyorum:Öğrencilerin yeterince iyi hazırlanıp hazırlanmadığı, öğretim yöntemlerinin etkili olup olmadığı ve müfredatın sınavlarla uyumlu olup olmadığı ilgiler tarafından değerlendiriliyor mu?

Bu memlekette ciddi bir eğitim reformları ihtiyacı vardır.

Belki de yapılacak ilk iş Sınav Sisteminin Gözden Geçirilmesiolmalı. YKS öğrencilerin gerçek bilgi ve becerilerini ölçüyor mu acaba?

Neler yapılabilir?

Eğitimci değilim, on yıllardır eğitim sorunları üzerine yazan bir gazeteci olarak naçizane önerilerim var. Öğrencilerin analitik düşünme ve problem çözme yeteneklerini geliştiren bir müfredat oluşturulmalı, öğretmenlerin mesleki gelişimlerine daha fazla yatırım yapılmalı.

Hayatın her alanında fırsat eşitliği ve kapsayıcılık çok önemlidir ama eğitim de çok daha önemli. Sosyoekonomik farklıkların öğrencilerin eğitim kalitesini etkilememesi için politikalar geliştirilmeli. Dezavantajlı bölgelerdeki okullar desteklenmeli ve her öğrencinin kaliteli eğitime erişimi sağlanmalı.Tüm öğrencilere eşit fırsatlar sunmak için kapsayıcı ve adil eğitim politikaları uygulanmalı. Özel gereksinimli öğrenciler için de uygun eğitim ortamları sağlanmalı.

Öğrencilerin sınav stresi ve kaygısı ile başa çıkabilmeleri için okullarda psikolojik danışmanlık ve rehberlik hizmetleri yaygınlaştırılmalı…  Öğrencilere yönelik motivasyon artırıcı programlar ve kariyer rehberliği hizmetleri sunulmalı. Öğrencilerin ilgi alanlarına ve yeteneklerine göre yönlendirilmeleri sağlanmalı.

64 bin kişinin sıfır çekmesi ciddi bir sorundur ve kapsamlı bir analiz yapılarak eğitim sistemi ve sınav yapısı üzerinde gerekli iyileştirmeler yapılmalı.

Yapılır mı acaba?