Wikileaks, dünyanın diplomatik sırlarını yayınladı, bizim çarşı da karıştı!

Karışıklığı okumaktan gözlerimiz çıktı.

Sağanak gibi yağıyor.

Belgeler/bilgiler’… Tercüme edildikçe ortaya faş edilen iddialar’… Çorap söküğü gibi, ardı arkası kesilmiyor.

*

CIA, MOSSAD ve diğer bilinmedik güçlerin ’‘şimdilik bilmemizi istediği’’ şeyleri mi okuyoruz; yazılanlar ’‘rutin bir gaz alma’’ mı?’…

Okuduklarımız gerçekten ’‘Amerikan Dışişleri’’nden sızdırılan bilgi ve belgeler mi?

İnsanlığın baş düşmanı emperyalist Amerika’’nın; klasik ’‘böl/parçala/birbirine düşür/birbirine düşman et’’ taktiği mi yoksa?

İster o, ister bu’…

İster habercilik deyin, ister kriminal bir organizasyon.

Yazılanlara kayıtsız kalmak ne mümkün!

Üstelik siber alemden fışkıran kriptoların 7918’’i Türkiye ile alakalı iken’…

*

New York Times, The Guardian, Der Spiegel ve Le Monde gazetelerinin aynı anda internetten yayına verdiği belgeler, Amerikalı diplomatların Washington’’la yazışmalarını içeriyor. Türkiye 7918 ile en çok kripto gönderen ülke.

Ankara’’dan giden mesajların 577 tanesi gizli belge sayılıyor.

Neler var neler’…

AKP içinde iktidar kavgasından cemaat ilişkilerine, partinin ve hükümetin önde gelenlerinin kişisel ve ideolojik profillerinden hatalarına, haklarındaki iddialara kadar, ’‘vay be’’ cümleleri’…

Birileri diyor ki, ’‘E bunlar bilinmedik şeyler değil ki; üstelik fazlası yok, eksiği var.’”

Doğru ama eksik. Bu bilindik şeyleri ’‘kendi arasında’’ fısıltıyla konuşan çok da’…

Ya yazan?

Medyada dile getiren?

Basında hangi kalem "Erdoğan'ın yeni Osmanlıcı fantezilerinin mimarı" Davutoğlu hakkında ’‘son derece tehlikeli bir tip’’ diyebilir?

Ya da’… Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’’ için, ’‘Erdoğan’’ın buldog’’u, Erdoğan'ın potansiyel rakibi ve sorun kaynağı’’ diye konuşabilir?

’“Aşırı gururlu, Allah tarafından seçilmiş olduğuna inanan, otoriter eğilimli, maço, kadınlara güvenmeyen’” diye tarif edilen Erdoğan’’ın, ’“futbolu siyaset için kullandığı, Trabzon'a transferler yapması için AK Parti bütçesinden para aktardığı’” iddialarına kim, bu ifadelerle, bu cümlelerle yer verebilir?

’“İnatçı, mükemmeliyetçi ve hiperaktif’” olarak tanımlanan Erdoğan’’ın ’“aşırı bir gurura’” ve ’“dizginlenemez bir açgözlülüğe’” sahip olduğu yorumunu kim seslendirebilir?

’“Cumhurbaşkanı Gül ile aralarındaki çekişmenin/rekabetin uluslararası zirvelerde birbirlerini kötü duruma düşürmek noktasına bile vardığını’”, aleni olarak kim iddia edebilir?

Bırakın söyleyeni/yazanı; 7 sülalesini süründürürler adamın da madamın da.

Ama şimdi hepsi (ve daha fazlası) internet sitelerinde’… Bu ifadelerin hepsi orada. Kaynak olarak ister New York Times, The Guardian, Der Spiegel ve Le Monde’’u göster; ister o sitelerden alıp anında çeviri yapan binlerce internet sitesini?

Yok edebilir misiniz?

Dava açabilir misiniz?

Milyon dolarlık vergi cezaları salabilir misiniz?

Protestocu üniversiteli yok ki ortada karga tulumba taşıyabilesiniz, ceza yağdırabilesiniz!

Var mı imkanı?

*

’“Allahın sopası yok’” mu dersiniz, ’“diplomasinin 11 Eylül’’ü’” mü dersiniz, Afganistan'a dair 90 binden fazla gizli Amerikan belgesini yayınlayarak daha önce de uluslararası depreme yol açan Wikileaks sitesinin kurucusu aktivist Julian Assange’’ın, ’‘CIA ve Mossad’’ın kuklası’’ olduğunu iddia edebilir; daha bile ötesine gidebilirsiniz.

Şu saatten itibaren atış serbest!

Ama herkes için.

Çünkü şu andan itibaren binlerce kaynak oluştu/oluşmaya devam ediyor siber alemde.

Atışlar, ’‘desteksiz’’ değil artık.

’‘Duman’’ın kaynağı ’‘ateş’’, ’‘bir tık’’ ötenizde. Elinizi/dilinizi yakmadan üstelik’…

İnternetten korkmayan, taş olur vallaha!