Buse AÇIKALIN / EGEDESONSÖZ – İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi (DTO) Ekim ayı Olağan Meclis Toplantısı gerçekleştirildi.
Toplantıda konuşan İMEAK DTO İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Öztürk, İzmir Limanı ve kruvaziyer gemiler hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
KRUVAZİYERLİ YOLCU VERİLERİNİ AÇIKLADI
Öztürk, kruvaziyer gemiler ile birlikte İzmir'e gelen yolcu sayısını değerlendirerek, 'İzmir'e kruvaziyer gemisi olarak 57 gemi 150 bine yakın yolcu gelmiş. Kimilerine göre iyi, kimilerine göre az ama sıfırdan bu noktaya geldik. Hep sıfır mıydık, değildik. 500-600 bin yolcu oldu ve İzmir, Avrupa'nın en iyi destinasyonu seçildi üç sene üst üste. Sonra sıfıra düştük. Bunlar canlı şeyler, hiç yoktan iyidir. 150 bin yolcu, önümüzdeki yıllarda ümit ediyorum biraz daha artış gösterir' dedi.
KÖTÜ HABER: MSC ARTIK İZMİR'E GELMEYECEK
Dünyanın önemli kruvaziyer işletmelerinden biri olan MSC'nin Nisan ayından itibaren artık İzmir'i tercih etmeyeceğini belirten Öztürk, 'Önümüzdeki yaz maalesef kötü bir haber MSC buradan yolcu alımı için devam ediyordu. Kış aylarında devam edecek ve sonra Nisan ayından sonra maalesef İzmir'in MSC durakları artık yok' ifadelerini kullandı.
'İZMİR'DE GEZECEK YER YOK'
MSC'nin aldığı bu kararı değerlendiren Öztürk, 'Nedenini de net olarak biliyoruz; yolcu salonu, yaşam koşulları ama en önemlisi İzmir'de gezecek yer yok, nereye gidecek bu insanlar? Hep bir şeyler yaratabilir miyiz diye bir sürü kruvaziyer hattın ilgi göstermediği bir limana ilgi gösterdikleri bu hattı tebrik ediyorum ama nereye kadar, nereye gidecek bu insanlar. Gelen yolcuların arasında yapılan anketlerde değer mi bir daha buraya gelmeye soru sorulduğunda tahmin ediyorum MSC'de de aynı şey olmuştur tahmin ediyorum değer bulmadıkları için bence kapattılar. Bir sürü kurum büyük çaba gösteriyor ama yetmiyor, sadece kurumların değil gerçekten İzmir bu sektörü istiyorsa, bunu istiyorsak ona göre hareket etmeliyiz. Taksicisinden, işportacısına kadar Kemeraltı esnafına kadar. Bir yolcu geldiğinde 'biz bu İzmir'e niye uğradık' derse o gemi de bir daha gelmez. Bir fırsatı kaçırır gibiyiz ama devam edeceğiz yapabildiğimizce ama Kuşadası öyle değil 702 bin yolcu,488 gemi gelmiş' dedi.
YUNAN ADALARI'NA KAÇ KİŞİ GİTTİ?
İzmir ile Yunan adalarına yapılan feribot seferlerindeki rakamları değerlendiren Öztürk, 'Çeşme Ulusoy Limanı'na toplam 73 seferde 30 binden fazla yolcu geldi. Ege kıyıları ile Yunan adaları feribot seferlerinde ise bir sezonu geride bıraktık. Çeşme-Sakız hattında 174 bin yolcu, Kuşadası-Samos hattında 122 bin yolcu, İhsan Alyanak ve Aziz Sancar Gemileri ile İzmir Limanı-Midilli arasında 15 binden fazla yolcu seyahat etti' dedi.
'NAVİGASYON KANALI DERİNLEŞTİRİLMELİ'
İzmir Limanı'na dair değerlendirmelerde bulunan Öztürk, 'İstanbul Galataport'un hisselerinin yarısına bankaların talip olduğu haberlerini de yakından izliyoruz. İstanbul'un kruvaziyer turizmindeki imkan ve kabiliyetlerinin İzmir ve Ege Port Kuşadası Limanları'nın geleceğini doğrudan ilgilendirdiğini biliyoruz. İzmir limanı her zaman ki gibi 200 bin teu bareminde Aliağa 1.6 teuyu yakalamış vaziyette. İzmir Limanı zamanında 900 bin teuları elleçleyebilen Türkiye'nin en büyük ikinci limanı olan 26 tane rıhtımı olan bir limanken böyle bir manzarayla karşılaştık. Bu da belliydi zaten ne yapılabilir zaten bunun için bir takım çalışmalar var, öngörüler Özelleştirilmesi veya farklı bir işletme modeliyle tekrardan sahalara dönmesi sağlanabilir. Bunun için en önemlisi Kanal Projesi'ni navigasyon kanalı derinleştirilmesi, daha büyük yeni nesil gemilere hizmet edebilir makine parkıyla ve operasyon personeliyle bu gerçekleşebilir. Ama bu paldır küldür olabilecek bir şey değil bu. İzmir ve Aliağa limanlarını birlikte ele aldığımızda ilk 9 ayda 1.8 milyonsa 2 milyon teu üzerine çıkabileceğimizi tahmin ediyorum. Yıllardır düşmeyen fazla da artmayan yıllardır sayısıydı. Çandarlı Limanı için son günlerde yenilenebilir enerji üssü haliyle ilgili planlama konuşuluyor. Çandarlı Limanı ile ilgili, yeteri kadar rıhtımla başlayıp faz faz devam etmesini mantıklı düşünüyorum. Çünkü bu 2030-2050 karbon ayak izi emüsyon konusunda tüm noktalarda bizi etkileyecek olan ihracatımızla etkikeleyecek olan önemli vergi artışlarımızın önüne geçebilecek en önemli konu sürdürülebilir yeşil enerji, o bölge Aliağa'daki fabrikaların maliyetlerini daha da düşürerek çabucak denize inmesini sağlamak lazım' ifadelerini kullandı.
ÖZTÜRK'TEN EKONOMİK DEĞERLENDİRME
Ekonomik değerlendirmelerde bulunan Öztürk, şunları söyledi:
Enflasyonu düşürme hedefi doğrultusunda uygulanmakta olan ekonomik programın etkilerini iç piyasada daha yoğun şekilde hissetmeye başladık. Merkez Bankası, bu ay da faizleri sabit tutarak sıkı para politikasının devam edeceği mesajını verdi. Yeni vergi düzenlemelerinin, asgari ücret artışının konuşulduğu bir dönemde, sanayi üretiminde sert düşüş yaşandı. İhracatımız ise giderek durgunlaşıyor. Orta Vadeli Program'da enflasyon tahmini yüzde 17.5 olarak belirlenirken, maalesef halkın ve iş dünyasının enflasyon beklentisi çok daha yüksek. 2025 yılı için her açıdan tedbirli olmak gerekiyor. 18 Ekim'de Şubemizde üyelerimizle buluşan Başkanımız Sayın Tamer Kıran da dünya ve Türkiye öngörülerini aktararak, hem genel ekonomik görünümü ortaya koydu hem de denizcilikteki gelişmeler konusunda bizleri aydınlattı. Yılın son çeyreğine girdiğimizde Dünyadaki gelişmeler de pek iç acıcı değil. Kuzeyimizde ve güneyimizde savaş tüm şiddetiyle devam ediyor. En büyük ihracat pazarımız olan Almanya'nın durgunluğun içinde olduğu aşikar. Bir yandan Çin'i baskılamak için vergi silahını her fırsatta kullanan Batı, diğer yandan Çin'in büyüme oranlarındaki düşüşten dolayı endişe duyuyor. 5 Kasım'daki ABD başkanlık seçimlerine sayılı gün kala, iki aday arasındaki kıyasıya yarış, gelecek beklentilerini daha kritik hale getiriyor.
KONTEYNER RAKAMLARINI AÇIKLADI
İzmir'de elleçlenen konteyner sayılarını aktaran Öztürk, şunları söyledi:
Yılın ilk dokuz ayında Aliağa Limanları'nda 1 milyon 600 bin TEU, İzmir Limanı'nda 200 bin TEU konteyner elleçlendi. İzmir Limanlarının bu yılı 2 milyon TEU'nun üzerinde elleçleme rakamı ile kapacağını söyleyebiliriz. İzmir Alsancak Limanı üzerindeki belirsizliğin kalkması, verimli bir işletme modeli ile limanın performansının artırılması en büyük dileğimizdir.
İzmir bölgesinde marinaların yetersiz olduğuna değinen Öztürk, son olarak şunları söyledi:
Marinalar konusunda İzmir bölgesinde yeterli olmadığını hepimiz biliyoruz. Tekne sahipleri yer bulmakta güçlük çekiyorlar parası neyse vermeye hazırlar. Marina Fiyatlarının yüksek olmasının sebebi bu, yetersiz oluşu. Bakanlığın bu konuda belirlediği üç nokta var. Bunlar Şifne, Çeşmealtı, Şakran.