Bugün Pazar...
Hiç bitmeyen sevgi ve saygıyla...
Atatürk'ü bu köşede anma ve hatırlama günü...
Bir kez daha...
Az bilinen yaşanmış bir öyküyü paylaşalım...
Bunu yaparken de...
Bu anıyı anlatarak bu günlere taşıyan...
Ünlü yazar İsmet Bozdağ'ı…
Saygıyla analım...
***
Çemberlitaş'taki Tavuk Pazarı'nda 'Yorgo'nun Meyhanesi' vardı…
Atatürk, Harbiye öğrencisi iken…
Arkadaşlarıyla sık sık buraya gelir…
Yer, içer eğlenirlerdi…
Yorgo'nun devamlı müşterisi olduğu için açık hesabı vardı…
Aybaşında maaşı alınca hesabı kapatır, yeni hesap açılırdı…
Meyhane'nin sahibi Yorgo ile…
Sağlam bir dostluk kurmuştu…
***
Aradan yıllar geçti…
Harbiye öğrencisi Mustafa Kemal…
Kurtuluş Savaşı'nın Gazi Mustafa Kemal Paşası oldu…
Ama…
Yorgo'yu ve meyhanesini hiç unutmadı…
***
Yıl; 1932…
İstanbul'a gelmişti Atatürk…
Yakın arkadaşlarıyla Dolmabahçe'deydi…
Aklına birden Yorgo geldi…
'Ha'di, var mısınız bu akşam Yorgo'ya gidelim?'
Arkadaşları da sevindiler…
Ancak…
Atatürk'ün bir şartı vardı:
'Ama sakın haber maber vermeyin, ansızın bastıralım, şaşırsın Yorgo!'
Atatürk böyle söylese de…
Polis telefonları çoktan işlemiş…
Yorgo'nun Meyhanesi'nin olduğu sokak…
Güven altına alınmıştı…
***
Böylece anlaştılar, yola çıkıldı…
Otomobiller, motosikletler…
Klakson sesleri arasında…
Tavuk Pazarı'nın küçücük aralığına girildiği zaman…
Yer yerinden oynadı…
Yorgo kapıya koştu; sevinci sonsuzdu…
Gelgelelim…
Atatürk ve arkadaşları küçük meyhaneye dolunca…
Adım atacak yer kalmamıştı…
Üstelik kapının önüne…
Vatandaş adeta yığılmıştı…
Tevfik Rüştü, Nuri Conker, Salih Bozok ve Asaf İlbay…
Atatürk'le birlikte oturdu…
Öteki arkadaşları için…
Kapıya yakın bir masa hazırlanmıştı…
Atatürk, çok neşeliydi…
Bir yandan Yorgo'nun hazırladığı mezeleri tadıyor…
Bir yandan da…
Harbiye günlerinde ihtilal yapmak suçuyla…
Harbiye Komutanı'nın karşısına nasıl çıktığını…
Nasıl sıkı bir soruşturmaya tutulduğunu anlatıyordu…
***
Bir ara…
Meyhanedeki müşteriler Gazi'ye gösteri yapmaya kalkıştı…
Atatürk, onlara teşekkür etti ve şöyle seslendi:
'Benim Mustafa Kemal Paşa olduğumu lütfen unutun…
Çünkü birkaç zaman için ben de unuttum…
Aranızda sizlerden biri olmak istiyorum…'
Kısacık, duygu yüklü konuşma etkisini gösterdi…
Gösteriler kesildi…
***
Bir saat kadar yenildi, içildi…
Sonunda Atatürk ayağa kalktı…
Kapıya doğru yürürken…
Yorgo'ya, okul günlerindeki gibi seslendi:
'Yaz hesaba Yorgo, ay başında öderim…'
'Yıllar yorgun, ben yorgun' görüntüsündeki meyhaneci…
Hiç şaşırmadı, duraksamadan cevap verdi:
'Güle güle Mustafa Kemal…'
Çok hoşlandı Atatürk bu karşılıktan…
Kapıdan çıkıp otomobiline binerken…
Dudaklarından şu sözler döküldü:
'Vatandaş olmak başka bir güzellik yahu!'
Nokta…
Sonsöz: 'Yüksek Türk! Senin için yüksekliğin sınırı yoktur; işte parola budur… / Gazi Mustafa Kemal Atatürk…'