Ortadoğu halkları neye karşı çıkıyorlar, kafalarına pet şişelerden yaptıkları kasklarla dikta rejimine yiğitçe direnen bu insanlar ne istiyorlar, neyi arıyorlar?...
Ortadoğu'nun Müslüman halkları her türlü baskıya acıya direnerek; Özgürlüğü, hürriyeti, demokrasiyi, tarikatların baskısından kurtulmayı, erkek-kadın eşitliğini, laikliği, özgür bireyler olmayı
istiyorlar.
istiyorlar.
Yani, Mustafa Kemal Atatürk'ün 88 yıl evvel Cumhuriyeti ilan ederek Türk Milletine armağan ettiği hakları arıyorlar...
Türkiye'de ise; Televizyonlarda Atatürk'e hakaret ediliyor,tarikatlar ve cemaatler mevcut Anayasa'ya ve devrim yasalarına rağmen fink atıyorlar, çağdaş yaşam ve Cumhuriyet hırpalanıyor, kadın eve
kapatılıp örtünmeye zorlanıyor...
kapatılıp örtünmeye zorlanıyor...
Ortadoğu'nun Müslüman halklarının kendi devletlerinde güvendikleri tek kurum, kendi milli orduları...
Türkiye'de "Peygamber Ocağı" dediğimiz ve kendi evlatlarımızdan oluşan milli ordumuz, iktidar ve İslamcı basın denen "Amerika'dan kurgulu elemanlar" tarafından yıpratılmaya, aşağılanmaya, her türlü ahlak dışı tuzaklar ve tertiplerle çökertilmeye çalışılıyor...
İnsan olanın utanması lazım, utanırlar mı dersiniz?..
Türkiye'de "Peygamber Ocağı" dediğimiz ve kendi evlatlarımızdan oluşan milli ordumuz, iktidar ve İslamcı basın denen "Amerika'dan kurgulu elemanlar" tarafından yıpratılmaya, aşağılanmaya, her türlü ahlak dışı tuzaklar ve tertiplerle çökertilmeye çalışılıyor...
İnsan olanın utanması lazım, utanırlar mı dersiniz?..
Ankara'da İki Patlama
Ankara'da aynı gün, aynı yerde ardı ardına iki patlama yaşandı. Çoksayıda insanımızı kaybettik, yüze yakın yaralımız var. Hiçbir yetkilitam sayı veremiyor. Vali başka rakam veriyor, İçişleri Başkanı başka
rakam veriyor. İnsanlar bodrum katında kurtarılmayı beklerken, cayırcayır yanarak can veriyorlar...
Bu korkunç olayın soruşturması elbette Savcılık tarafındanyapılacaktır. Peki bu olayın siyasi sorumlusu kim veya kimlerdir?
Ankara'da aynı gün, aynı yerde ardı ardına iki patlama yaşandı. Çoksayıda insanımızı kaybettik, yüze yakın yaralımız var. Hiçbir yetkilitam sayı veremiyor. Vali başka rakam veriyor, İçişleri Başkanı başka
rakam veriyor. İnsanlar bodrum katında kurtarılmayı beklerken, cayırcayır yanarak can veriyorlar...
Bu korkunç olayın soruşturması elbette Savcılık tarafındanyapılacaktır. Peki bu olayın siyasi sorumlusu kim veya kimlerdir?
Demokrasi ile yönetilen ülkelerde böyle korkunç bir olay meydana gelirse, o olayın siyasi sorumlusu her kimse derhal istifa eder...
Fakat bizde kendi insanına tuzak kuran polisin, kendi öğrencisini coplayan polisin, kendi işçisini (-2) derecede suya atan polisin bağlı olduğu İçişleri Bakanı, bodrum kattaki insanını kurtaramayan itfaiye
teşkilatının patronu Ankara Belediye Başkanı pişkince dolaşırlar ve kabahati başkalarına atarlar..
İnsan olanın utanması lazım, utanırlar mı dersiniz?...
Fakat bizde kendi insanına tuzak kuran polisin, kendi öğrencisini coplayan polisin, kendi işçisini (-2) derecede suya atan polisin bağlı olduğu İçişleri Bakanı, bodrum kattaki insanını kurtaramayan itfaiye
teşkilatının patronu Ankara Belediye Başkanı pişkince dolaşırlar ve kabahati başkalarına atarlar..
İnsan olanın utanması lazım, utanırlar mı dersiniz?...
Defne Joy Foster
32 yaşında güler yüzlü ve hayatla barışık insan, Ahmet Altan'ın oğluve Taraf Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Kerem Altan'ın evinde öldü.Savcılık olayı elbette araştıracak..
32 yaşında güler yüzlü ve hayatla barışık insan, Ahmet Altan'ın oğluve Taraf Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Kerem Altan'ın evinde öldü.Savcılık olayı elbette araştıracak..
Benim merak ettiğim şu; Kerem Altan, Ahmet Altan'ın oğlu olmasaydı, evinde bir ölüm gerçekleştiği halde hiç olmazsa otopsi raporu resmen gelinceye kadar, gözaltına alınır mıydı, yoksa vatandaş Kerem yine serbest bırakılır mıydı?
Tüm medya, vatandaş Kerem'e de Ahmet Altan'ın oğlu Kerem'e olduğu gibi sevgi ile yaklaşır, koruma altına alır mıydı, yoksa vatandaş Kerem derhal yargısız infaza mı tutulurdu?...
Trafik kazasında ölen Sanatçı Sevim Tanürek olayında kazaya sebep olan Burak Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı R.T.Erdoğan'ın oğlu değil de, vatandaş Burak olsaydı bir gün bile cezaevinde yatmadan, İngiltere'ye dil kursuna gidebilir miydi?....
İnsan olanın utanması lazım, utanırlar mı dersiniz?...
İnsan olanın utanması lazım, utanırlar mı dersiniz?...