Büşra ÇETİNKAYA / EGEDESONSÖZ - Burdur'da bulunan Fatma Alpaslan(26), İzmir'de yaşayan ve boşanma aşamasında olduğu kocası Şiyar Alpaslan'nın (32) kendisini görüntülü arayıp tehdit etmek için çocuğunun boğazına bıçak dayadığı şikayetiyle savcılığa başvurmuştu. Şikayet üzerine, İzmir Emniyet Müdürlüğü ekipleri olayla ilgili çalışma başlatmış ve Karabağlar'da ikamet ettiği belirlenen baba Şiyar Alpaslan gözaltına alınarak tutuklanmıştı.

Babanın yanında bulunan 7 yaşındaki Yiğit Cemil Alpaslan ve 3 yaşındaki Berat Alpaslan Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü tarafından koruma altına alınmıştı.

Bayraklı Adliyesi'nde davanın ilk duruşması 29. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Güvenlik gerekçesiyle müşteki Fatma Alpaslan duruşmaya katılmadı.

BANA YATAKTA BİRLİKTE OLDUĞU ADAMLA FOTOĞRAF ATINCA DELİYE DÖNDÜM
Çocuklarını kasten yaralama ve silahla tehdit suçlamasıyla yargılanan tutuklu sanık Şiyar Alpaslan savunmasında "Yaşanan olaylardan pişmanım. Eşimin beni aldatması olayları bu noktaya getirdi. Olay yaşanmadan 1 saat önce eşim bana whatsapptan yatakta birlikte olduğu adamla fotoğraf attı. Fotoğrafı görünce deliye döndüm. Fatma beni görüntülü aradı. ‘O çocukları öldür, senden olan çocukları istemiyorum’ dedi. Yaklaşık bir ay önce beraber kaçtığı adam ve Fatma beni aradı tehdit etti. Şikayetçi oldum, şikayet kararını kabul etmediler. Telefonda bana hakaret ettiler. Şerefsiz, kahpe, namussuz dediler. ‘Senin parçalarını kimsenin bulamayacağı yerlere atacağız’ gibi sözler sarf etmişlerdi" dedi.

‘KIZIM SEN HALA RESMİ NİKAH ALTINDASIN, YAPMA ÖYLE’ DEDİM
Tanık Şükran Kiraz ise "Pazar akşamı oğlum, kayınpederim, ben ve Şiyar’ın çocukları oturuyorduk. Ben çay servisi yaparken müşteki, oğlumu görüntülü aradı. Telefonu ben açtım. Telefonda müşteki ile konuşmaya başladık. Müştekiye ‘kızım sen hala resmi nikah altındasın, yapma öyle’ dedim. Bana ‘sen bize karışma’ dedi. İçeri geldiğimde telefonu kapatarak sessize aldım. Müşteki 5-10 dakika sonra yine görüntülü aradı. Bu sefer telefonu oğlum açtı. Telefonu açar açmaz birbirlerine bağırmaya başladılar. Benim oğlum ona ‘şerefsiz’ diyor, o oğluma ‘şerefsiz’ diyor. Telefonu oğlumun elinden aldım, temelli kapattım. Kayınpederim oğluma ‘yapma, etme öyle kadın bize lazım değil, boşan’ diyerek onu sakinleştirdi. Pazartesi sabahı 10 gibi sağlık ocağından hemşire beni aradı. Küçük çocuk Berat’ı kan almak için getirmemi söylediler. Ben torunum ile eve geldim. Oğlum büyük oğlanı okula götürmüş. Sabahleyin oğlumla gelinimle yaşanan olaylara ben şahit olmadım. Ben müştekinin abisini aradım. Bir erkekle birlikte oğlumun üstüne geliyorlar dedim” ifadelerini kullandı.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı ise "Berat ta bir ağlama gördünüz mü? " sorusunu tanık Kiraz, "Bakkaldan geldikten sonra torunumda bir değişiklik yoktu. Sütü verdim onu içti. Ağlamıyordu" dedi.

SÜREKLİ EVDEN KAÇIYORDU
Sanık avukatının "Daha önce müşteki evden kaçmış mıydı?" sorusuna tanık Kiraz, "Müşteki sürekli evden kaçıyordu. Oğlumun evi ayrıydı. Benimle 15 gün kaldı. Büyük oğlanın okula kayıt zamanı geldiğinde benim yanıma geldi. Torunlarıma hep ben baktım" Yanıtını verdi.

Bakanlık avukatı söz alarak “Tanık, çocuğun hırpalanmadığını söylese de bilirkişi raporunda çocuğun ağladığı ve babası tarafından hırpalandığı açıkça görülmektedir. Tanığın beyanlarına itibar etmiyoruz" dedi.

ÇOCUKLARA BAKMIYORDU, KOCASINI ALDATIYORDU
Tanık Şilan Alpaslan mahkemede verdiği ifadede "Olay günü müşteki ile kardeşim arasında yaşanan olaylara şahit olmadım. Kardeşim böyle bir olayı yapacak bir insan değildir ancak müşteki çocuklarına bakmıyordu. Kocasını aldatıyordu. Sürekli başka adamlara kaçıyordu. Bugüne kadar çocuklarına hep kardeşim baktı. Kardeşim çocuklara hem annelik hem babalık etti" şeklinde konuştu.

İfadelerin ardından müşteki avukatı, görevsizlik kararı verilerek dosyanın Ağır Ceza Mahkemesi'ne yollanmasını ve sanığın tutukluluğunun devamını talep etti.

Sanık avukatı ise "Mağdur vekilinin görevsizlik talebine katılmıyoruz. Müvekkilim çocuğu öldürecek olsa orada öldürebilirdi. Savcının tutuklama ile ilgili mütalaasına katılıyorum tahliye talebimiz" dedi.

TAHLİYE KARARI VERİLDİ
Savcılık ise kasten öldürme teşebbüsü suçunun oluşmadığı, görevsizlik talebinin reddine, mağdurlar vekilinin görevsizlik talebi reddi ve mağdur avukatının vekaletini sunması için süre verdi. Ayrıca mahkeme sanığın tahliyesine karar verdi.

HAKİM: ARANIZDAKİ MESELEYE ÇOCUKLARA DAHİL ETMEYİN, İNSAN GİBİ BOŞANIRSIN
Karar sonrası hakimin sanık Alpaslan'a öğütler de bulunarak eşi ile yaşadıklarının çocuklara yansıtmamasını söylemesi dikkat çekti. Hakim, sanığa “Eşin ile arandaki meselelere çocuklarını dahil etmemelisin. İnsan gibi boşanırsın. Çocuklarının velayetini de alırsın. Çocuklarına efendi gibi bakarsın. böyle yapılmaz. Bir daha karşıma böyle bir olayla gelirsen tahliye çıkmaz” dedi.

Dava 24 Nisan’a ertelendi.

Radyasyondan korunma eğitimlerinin kapsamı belirlendi Radyasyondan korunma eğitimlerinin kapsamı belirlendi

PLATFORM'DAN KARARA TEPKİ
2 küçük çocuğun davası için adliye mahkemesinde olduklarını dile getiren Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'ndan Tülin Osmanoğulları, "1 buçuk yıldır Türkiye'de ne yazık ki babalar anneleri cezalandırmak için çocuklarını öldürüyor. Yetmiyor annelerini öldürüyor, yetmiyor kendilerini öldürüyor. 1 buçuk yıldır bu katlanarak gidiyor. Peki bunun sorumlusu kim? Bunun sebebi kim? Bunun sorumlusu bu ülkeyi yönetenler. Bu ülkede aileyi güçlendireceğiz diyenler. Geçtiğimiz günlerde Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı şöyle bir şey söyledi ‘Sizin aileyle ne alıp veremediğiniz var?’ Bizim aileyle şöyle bir alıp veremediğimiz var; sizin o güçlendirmek istediğiniz ailelerde, siz sadece erkekleri güçlendirmek istiyorsunuz. İşte o güçlenen erkekler kadınlara, çocuklara, ailenin içinde her türlü şiddeti uyguluyor ve kendine bunu hak görüyor. Bu 2 küçük çocuğun annesi şu an genç bir kadın Fatma. 2 küçük çocuğunu da yanına almış bir hayat kurmaya çalışıyor. Peki o evde erkek olmadığı için Fatma bir aile sayılmıyor mu? İlla aile olması için illa sizin güçlendirmeniz için bir erkek mi olması gerekiyor o evde? Madem aile bu kadar önemli, aile bu kadar kutsal, Fatma gencecik bir kadın 2 çocuğuyla hayat kurmak istiyor. Güçlendirin, o çocuklara bir gelecek verin, Fatma'ya bir iş verin ve barınma sorununu ortadan kaldırın” ifadelerine yer verdi.

EMSAL NİTELİKTE CEZA VERİLMESİNİ TALEP EDİYORUZ
Daha önce İstanbul’da Neriman Türkoğlu, kendisine şiddet uygulayan eşinden ayrılmak istemişti. Ancak baba 10 yaşında olan Yiğitcan isimli çocuklarını evine götürerek evde doğal gazı açarak oğlunu öldürmeye çalışmıştı. Gerçekleşen basın açıklamasında olaya değinen Osmanoğulları, “Yakın zamanda sevgili kadınlar hatırlayın Yiğitcan'ı hatırlayın 10 yaşında. Annesi boşanmak istediği için babası doğalgazla öldürmeye çalışıyor. Aile polisle gidip çocuğu kurtarıyor ama hâkim ‘babadır görebilir’ diyor. Ama en nihayetinde baba Yiğitcan'ı öldürdü. Fakat şu an emsal bir karar çıktı. ‘Babası görebilir’ diyen ve karar veren hâkime ceza verildi. O yüzden biz buradan sesleniyoruz. Zaten bu dava Asli Ceza Mahkemesi’nde değil, Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeli. Öz çocuklarını öldürmeye teşebbüs etmiştir. Sırf anneleri boşanmak istediği için anneyi cezalandırmak için. Biz biliyoruz ki bu tür sanıklar serbest kaldıklarında yarım bıraktıkları işi tamamlar. O yüzden de buradan bu şahsa emsal niteliğinde bir ceza verilmesini ve bu cezanın uygulanmasını talep ediyoruz” dedi.