EGEDESONSÖZ – İzmir'de dün gece etkili olan sağanak yağışın ardından Konak ve Karşıyaka ilçelerinde denizin 1 metre yükselmesinin ardından sahil kesimi sular altında kaldı. Kordon boyunda yer alan işletmeler zarar görürken kıyı kesimi boyunca sokakları sular bastı.

Konuyla ilgili açıklama yapan TMMOB Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi, denizin yükselmesinin bir doğa olayı olarak normal olduğunu ancak bu denli bir etkilenmenin anormal olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:

Bir kentte, yağışlar mevsim ortalamasının üzerinde seyredebilir. Fırtına çıkabilir, deniz yükselebilir. Deprem de olabilir. Ne de olsa hepsi bir doğa olayıdır. Normaldir. Normal olmayan, insanlığın 21.yüzyılda sahip olduğu teknolojik birikime rağmen, bu doğa olaylarından trajik biçimde etkilenmesidir. Sorunların temelinde, toplumun önceliklerinin geri plana itilmesi ve kamu kaynaklarının sermayeye transfer edilmesi yatmaktadır. Yerel yönetim seçimleri, popülizmin etkisi ile birlikte 5 yılda bir yapılan proje yarışına döndürülmüş, planlama unutulmuş, zaman kaybı olarak görülmüştür.

Kentler, inşaat sermayesinin baskısı altında, yoğun yapılaşmaya maruz bırakılmıştır.

Tasarımı, uygulaması uzun süren altyapı projeleri, ya politik hesaplar nedeni ile ertelenmiş ya da ihalelerle temel kaygısı karlılık olan özel sektöre devredilmiştir.

Bu tablonun sonuçlarından biri, gece saatlerinde İzmir'de yaşanan su baskınlarıdır. Meslek odası olarak, defaatle itiraz ettiğimiz uygulamalar, yağmur sonrası oluşan görüntüler ile doğrudan ilişkilidir.

Açık söylemek gerekir: Doğa olaylarının, ülkemizin herhangi bir kentinde bir afete dönüşmeme ihtimali sıfırdır. Çünkü sorun kişilerin ve kişisel tercihlerin ötesine geçmiştir.

Sorun, kamuyu güçsüzleştiren, çözümü serbest piyasaya havale eden sistemin bütünündedir.

Bu nedenle, toplumun ihtiyaçlarını öne çıkaran, kamusal ve nitelikli planlama, acilen uygulamaya konmalıdır.