Son sözüm şudur ki...

15 Temmuz darbe girişiminin ardından ilan edilen OHAL kapsamında çıkartılan kanun hükmünde kararnameler sürüyor. Son olarak 677 ve 678 sayılı kararname ile askeri kurumlar başta olmak üzere kamudan 15 bin kişi ihraç edildi. Aynı kararname ile herkesin bildiği gibi belediyelerin dershanelerinin kapatılması kararı da kaldırıldı. Bu durum dar gelirli, muhtaç ailelerin çocukları için çok önemli bir gelişme. İzmir'de belediyelerden eğitim alan binlerce öğrenci bulunuyor. Tam da TEOG sınavı öncesi gelen haber öğrencilerimize ve ailelerine büyük bir müjde oldu. Yanlıştan da dönüldü!

Yaz sıcaklarının yaşandığı, meydanlarda darbe girişimine karşı binlerce insanın katıldığı demokrasi mitingleri sürerken Egedesonsöz Gazetesi olarak gelen bir haberle sarsılmıştık. Hain darbe girişimin ardından 12 gün sonra 27 Temmuz'da çıkan bir kararname ile kapımıza kilit vurulmuştu. Tam 95 gün sonra 29 Ekim'de çıkan kararname ile yanlıştan dönülmüş, itibarımız geri verilmişti. Yani devletimiz 'pardon' demişti. Başta, İzmir Milletvekili Sayın Başbakan Binali Yıldırım'ın desteği ile kendimizi ifade etme fırsatı verilmiş, kararı alanlara da 'yeniden değerlendirilsin' demiştik. Çünkü çiğ yememiştik ki karnımız ağrısın. Fethullah Gülen ve avukatları tarafından hakkında dava açılmış, soruşturma geçirmiş, adamları ve kamudaki uzantıları tarafından sürekli denetlenmiş bir basın yayın kuruluşuyduk. Haklıydık, kararlıydık, inanmıştık. Ve nihayetinde 8 yıldır doğru, adaletli, ilkeli ve ahlaklı yayın yapan bir kuruluş olarak 'yeniden merhaba' diyerek kaldığımız yerden gündem belirlemeye devam ediyoruz. Bize göre birilerini kurtarmak için yapılan bu operasyon yani el çabukluğu devletin kararlı-sağduyulu yöneticileri tarafından fark edildi ve gereği de yapılmış oldu.

Son çıkan 677 sayılı kararnamede dikkat çeken bir konudan bahsetmek istiyorum. Bu kararnamede 7 gazete, bir dergi ve bir tane de radyo kapatıldı. Kapatılan gazeteler arasında SAYKAR Basın Yayın Gazetecilik, Matbaa Kırtasiye San. ve Tic. A.Ş'ye ait 'Son Dakika' isimli gazete de yer alıyor. Ege'nin sesi sloganıyla basılı olarak, günlük yayın yapan İzmir merkezli bu gazete 15 Temmuz darbe girişiminde yayın yapıyordu. 27 Temmuz'da çıkan kararnameden birkaç gün öncesinde ilginç bir şekilde kendisini lağvetti. Yani tüm haklarını dondurdu. Son kararnamede ise pasif olan şirket, OHAL kapsamında FETÖ'den faaliyeti sonlandırılan yerler arasına katıldı.

Gelelim meselenin ayrıntılarına... SAYKAR Basın Yayın Gazetecilik Şirketi'nin sahibi İzmirli İşadamı Eflatun Saygılı… Bir dönem İzmir il genel meclis üyeliği yapan Saygılı, daha önce FETÖ aleyhine açıklamalar yapmıştı. Saygılı, 'Bunların ihanet içinde olduklarını görünce uzaklaştım. Çünkü hata yapmak başkadır, ihanet başka. Her kişiyi çevresinden ya da parasından faydalanabilecek insan olarak görüyorlar. Benim gibi insanların da çevresinden faydalandılar' demişti.

Kapatılan gazetenin sahibi SAYKAR'ın ticaret sicil kayıtlarında zaten her şey görünüyor. Bunlar gizli bilgi de değil. Kararname ile geçtiğimiz günlerde kapatılan şirket, 14.06. 2011 tarihinde 50 bin TL sermaye ile Saygılı ve Gökhan Karaca tarafından kurulmuş. En büyük pay ise Saygılı'nın olmuş. Bir ay sonra da Karaca, hisselerinin tamamını Metin Kocakurt'a devretmiş. Ardından 4 Ocak 2012 tarihinde ise şirket anonim şirkete çevrilmiş. Şirketin yönetim kurulunda Eflatun Saygılı, Metin Kocakurt, Mehmet Tahir Kocakurt, Selçuk Sarıkaya ve Kail Senih Kasap yer almış. Burada Kocakurt soyadına ayrı bir parantez açmak lazım. Şirketin yönetimine giren Kocakurt'un abisi FETÖ'nün dünya imamlarından Barbaros Kocakurt. Bir dönem Yamanlar'ın genel müdürlüğünü yapan, İzmir'de il imamlığı ve İstanbul sorumluluğu görevinde bulunan Kocakurt Ağustos 2014'te yurt dışına kaçmıştı. Kardeş Kocakurt, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun göreve geldiğinde ilk iptal ettiği proje olan Trafik Elektronik Denetleme Sistemi'nin (TEDES) altyapısını kuran Sirius Savunma Şirketi'nin sahibi ve Robot Ceka Firması'nın da ortağı olarak biliniyor. Bu konuda yapılan soruşturmada çok sayıda kişi tutuklandı ve bazı bağlantılı şirketlere kayyum atandı. SAYKAR, büyümenin ardından yine kısa bir süre sonra 2 Mart 2012 tarihinde olağanüstü genel kurul yaparak yönetim ekibini Saygılı ile birlikte Mehmet Kabak, Selçuk Sarıkaya, Gökçe Kayık, Özkan Göğebakan'dan oluşturuyor. Denetim kurulu üyeliğine ise Kürşat Kayık getiriliyor. 22 Kasım 2013'te ise Kayık'ın payı arttırılırken şirkette Azime Molla yönetim kuruluna alınıyor. O zamandan gazete kapatılana kadar şirkette bir yönetim değişikliği, hisse devri ve pay değişikliği bulunmuyor.

Tabi ki burada isimleri olanların tamamının FETÖ denilen hain yapıyla bağlantısının kesin olduğunu söylemek doğru olmaz. Yıllardır kurumda çalışan basın emekçisi, sermaye yapısı ile alakası bulunmayan personeller de vardı. Bizim yaptığımız değerlendirme Egedesonsöz'ün 95 gün boyunca içinde kaldığı durumun analizidir. Kamu kurumlarının içine yuvalanmış yapıların 'sürecin sıcaklığıyla' yaptığı el çabukluğunun artık belirginleşmesidir. Masum bir isim karışıklığı gibi görünen durumun planlı, programlı ve sistemli bir şekilde kurgulanmasıdır. Vurgulamak istediğimiz hakkın yerini bulması... Bundan sonrası yargının, adaletin işidir. 15 Temmuz'dan bu yana büyük çaba harcayan ve hain yapıyı ortaya çıkartan Cumhuriyet'in savcıları gerekli çalışmaları mutlaka yapacaktır. Devletin yetkili makamlarında yer alıp da sürecin üstünü örtmeye çalışanlar, düzmece raporlara itibar edenler, çeşitli etkinliklerde boy-boy fotoğraf çektirip fütursuzca paylaşanlar da adalete hesap verecektir. Bu hain yapıya bilerek ya da isteyerek kol kanat geren 'kripto' elemanlar ortaya çıkartılacaktır.