Türkiye’’de 68 Kuşağı deyimi genellikle 1965-1971 döneminin gençlik hareketleri içinde yer almış ’“sosyalist eğilimli’” üniversite gençliği için kullanılagelmiştir.’¶ Bu algılamada en büyük etken o dönemin gençleri içinde yer alan kimi yazar ve genel yayın yönetmenlerinin yazılı ve görsel medyamızda etkin noktalarda yer almış olmasıdır.
Halbuki bu tanım genel olarak o dönemin gençlik hareketleri içinde yer almış soldan sağa geniş bir yelpazeyi kapsamaktadır. Nitekim o tarihlerde adı ’“Bozkurtlar’” olan bguünkü ülkücü hareket, adı ’“Milli Türk Talebe Birliği’” olan bugünkü AKP’’nin çekirdek kadroları ve nihayet CHP içinde çok etkisizleşmiş olsalar bile sosyal demokrasi sözünü siyasi literatürümüze yerleştiren Sosyal Demokrasi Dernekleri Federasyonu (SDDF) o kuşağın tarihini birlikte oluşturmuşlardır.
Bu yazıma konu teşkil eden Sosyal Demorkrasi Dernekleri Federasyonu (SDDF), TİP’’in 1965 seçimlerinde 15 milletvekili ile parlamentoya girip, Rıza Kuas, Kemal Nebioğlu, Kemal Türkler gibi sosyalist sendika önderlerinin DİSK’’i kurması ile toplumsal muhalefete önderlikleri karşısında, o tarihe kadar bir ’“devlet partisi’” olarak varlığını sürdüren CHP’’yi yeni arayışlara itmiştir.
Bülent Ecevit liderliğindeki ortanın solu hareketi bir yanda işçi kesiminde, Türk-İş içinde sosyal demokrat sendikalar oluşturarak, gençlik kesiminde ise Sosyal Demorkrasi Dernekleri Federasyonu (SDDF)’’nu kurarak alternatif oluştumuştur. 1968 yılında TİP’’in, aynı yıl içinde de Fikir Kulüpleri Federasyonu (FKF)’’nun bölünmesi sonucu gençlik kesiminde SDDF popülaritesini geliştirmeye başlamıştır.
Bu yıllarda aralarında Siyasal Bilgiler Fakültesi, Ankara Hukuk, İstanbul Orman Fakültesi gibi popüler Fakültelerde öğrenci temsilciliği kazanan SDDF Dev-Genç’’in 1968 yılında zap suyu üzerine yaptığı asma köprüye karşılık 1970 yılında Yüksekova’’nın Manis Köyü’’ne okul ve lojman yaparak barışçıl rekabetten geri kalmamıştır.
SDDF bir yandan üniversite gençliği içinde örgütlenirken öbür yandan CHP Gençlik Kolları ile koordineli olarak CHP gençliğinin sosyal demokrat öğreti ile donanması için ideoloji okulu gibi işlev üstlenmiştir. Bu ideoloji okulunun hocaları genellikle SBF kökenli öğretim üyeleri olup o tarihlerde Siyasal Bilgiler Fakültesi öğretim üyeliği yanında CHP danışma kurulu üyesi olan Doç. Dr. Deniz Baykal da seminer veren hocalardan birisiydi.
Bozkurtların kamplarda eğitim görüp başta Atatürk Üniversitesi, Gazi Eğitim Enstitüsü ve bazı fakülteler ile yurtlarda kurtarılmış bölgeler kurmasından itibaren mücadele, fikir planından giderek taşlı sopalı kavgaya ve daha sonra da silahlı çatışma dönemine girmiştir.
Zamanın Genel Kurmay Başkanı Memduh Tağmaç’’ın ’“sosyal uyanış ekonomik gelişmenin önüne geçti, durdurulmalıdır’” demecinden başlayarak izleri Ergenekon davalarına kadar süren süreci ise birkaç köşe yazısı içinde önümüzdeki günlerde işleyeceğim.
Not (1): Sosyal demokrasinin ideoloji okulunda yetişmiş birisi olarak Yüksekova’’nın Manis Köyü’’ne okul yapan gençlik grubunun içinde olmak yaşamımın en değerli anılarından birisidir.
Not (2): Sağda ve solda silahlı çatışmaya karışmış birçok dernek çok sonraları mahkeme kararıyla kapatılmışken, Sosyal Demokrasi Dernekleri Federasyonu (SDDF) 12 Mart 1971’’de Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı kararı ile kaptılmış olması düşündürücüdür.