Eşbaşkan Erdoğan dün Manisa'da defalarca, 9.Cumhurbaşkanı Demirel'in ismini binlerce kişiye ısrarla bağırttırdı. Aklı başında, ülkenin birliği ve bütünlüğünden sorumlu bir yöneticinin, aile yapısında, kendisinden yaşça büyük kişilere hürmet etme geleneği olan birinin asla yapmaması gereken terbiye dışı bir davranış. Seçime giden akıllı bir siyasetçinin ise hiç yapmaması gereken bir iş. 'Tarzan zor durumda' diye yazmıştım, anlaşılan Eşbaşkan'ın oyları her gün aşağıya gittikçe sinirler bozulmaya devam edecek, Sayın Demirel bazılarının korkulu rüyası olmaya devam edecek. Meydan, Demirel diye inledikçe, şimdi icra memurlarından kaçan çiftçi, Demirel zamanındaki refahını hatırlıyor. Şimdi siftah yapmadan dükkanını kapatan esnaf, o zaman ki mutlu günlerini arıyor. Şimdi yoksulluk sınırının altında yaşayan emekliler, o zaman ki emekli ikramiyeleriyle satın alabildikleri ev ve arabayı hatırlıyorlar…
Şu sorulara Eşbaşkan Erdoğan, mutlaka cevap vermelidir;
*Sayın Demirel'in böyle bir şeflik iddiasında bulunduğunu nerede duydunuz?
*CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun böyle bir beyanı var mı?
*CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun, Sayın Demirel'in elini öperken bir resmi var mı?
*CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun, Sayın Demirel'in dizinin dibinde çökmüş halde bir resmi var mı?
*CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun, dünyanın terör örgütü kabul ettiği çete reislerine kefil olduğunu gördünüz mü?
Fakat bütün Türk Milleti şu resimleri gördü;
*Resimde; AKP Genel Başkanı R.T. Erdoğan, El-Kaide Terör Örgütünün ikinci adamı Gülbettin Hikmetyar'ın dizinin dibine kuzu gibi oturuyordu..
*Resimde; Bir karış sakalıyla Kemal Unakıtan oturuyordu. Yanında, Nakşibendi İskenderpaşa Tarikatı Lideri Esat Coşan vardı. Tarikat Liderinin elini öpen ve önünde iki büklüm olan kişi ise AKP Genel Başkanı ve T.C Başbakanı olacak R.T.Erdoğan'dı…
*Resimde, Eşbaşkan Erdoğan'ın çocuklarını Allah rızası ve hayır kazanmak için bedavadan yurt dışında okutan Remzi Gür vardı. Karşısında, Remzi Gür'ün üstünden R.T.Erdoğan'a emirler veren tarikat lideri, Kıbrıslı Şeyh Nazım Kıbrısi vardı.
*Terör Örgütüne maddi yardımda bulunduğu için mal varlığına el konulan Yasin El Kadı'ya kim iş verip kefil olmuştu? Eşbaşkan Erdoğan…
(Bu resimleri, Söke 2. Asliye Ceza Mahkemesi Hakimliğine takdim ettim ve hakkımda açılan davadan beraat ettim)
Fıkra bu ya;
'Koyun ile Keçi yan yana gidiyorlarmış. Önlerine hendek gelmiş. Koyun hendekten atlarken kuyruğu havaya kalkmış ve kıçı görünmüş. Keçi gülmeye başlamış; Kıçın göründü, diye. Koyun bir Keçiye bakmış, bir de keçinin devamlı açıkta olan kıçına!...'
Şimdi lütfen sinirlenmeden, gayet sakin bir şekilde söyler misiniz Sayın Eşbaşkan Başbakan Erdoğan; Sizin şefiniz hangisi?
FAKİR BABASI EŞBAŞKAN, BUL ŞU PARAYI !...
Taraf Gazetesinden Arzu Yıldız'ın '5 gündür tekzip edilmeyen' haberi aynen şöyle;
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen Deniz Feneri e.V soruşturmasının Türkiye ayağında sona yaklaşıldı. Türkiye'deki Deniz Feneri Derneğine yapılan yardımların nasıl kullanıldığını inceleyen savcılığın, dernek kasasına giren yaklaşık 24 Milyon Avro'nun(50 Milyon TL) nereye harcandığı konusunda net bir bilgiye ulaşılamadığı öne sürüldü…
Sayın Eşbaşkan; Siz garip gurebanın, fakir fukaranın sadaka paralarını korursunuz ama o paraları lüpletenleri korumazsınız. Biz bunları biliyoruz. Size yardım amacıyla iki adet 'Sanık-Şüpheli' kişi hakkında bilgi vermek istiyorum. Bunları yakaladınız mı, kayıp parayı da bulabilirsiniz..
Biri, oğlunuzun bacanağının babası, diğeri de siz belediye başkanı iken çantanızı taşıyan, Ankara'da önemli devlet görevinde hala çalışan ve Armada alışveriş merkezi sahiplerinden olan kişi. Bunlar çok yakınınızda olduğu için görememişsinizdir. Haydi bir gayret edin de, fakirlerin parasını yiyenlerin boğazlarına bir çöküverin. Cesur yürek Eşbaşkanımız bizim…