Simülasyoncu AKP/Maketçi Başbakan

Fonda, derinden gelen ney ve tambur sesi !.. Görüntülerde maketler!.. Güzel resmedilmiş binalar, parklar.
AKP'nin darbeci-Ergenekoncu ilan ettiği TSK'nın Savunma Sanayi'nin oyuncak tankları, hemen yanında termal turizm yatırımları, tüneller, metrolar, otogar vs…
Kürsüde ise kendini hala Belediye Başkanı sanan ve görevi konusunda ikilem yaşayan Eşbaşkan-Başbakan. Sinevizyon gösterisinde henüz mevcut olmayan tünel'in yapay görüntüsü var. Başbakan salona dönüp soruyor;
'Nasıl Tünel ama!..'
Daha sonra henüz yeri bile belli olmayan evlerin, apartmanların yapay fotoğrafları geliyor, Eşbaşkan yine soruyor;
'Mamaklıları göreyim, Mamaklılar böyle evlerde oturmak istemez mi?..' Belediye çalışanları ve AKP Örgütleri tarafından doldurulmuş salondan kuvvetli bir alkış ve 'Büyük Usta Çok Yaşa' sesleri yükseliyor..
Eşbaşkan-Başbakan Erdoğan'ın, 'Orta Doğu'nun en büyük hayvanat bahçesini Ankara'da kurup, sizlere armağan edeceğiz' demesi üzerine salon ayağa kalktı, yaşa, varol sesleri ortalığı inletti. Toplantıyı izleyen BBC Muhabiri, yanındaki El Cezire kameramanına, 'Yahu bu Ankaralılar, dünyanın en pahalı ve sürekli harcama isteyen işinin hayvanat bahçesini işletmek olduğunu bilmiyorlar mı?' diye sordu!...
İ.Melih Gökçek, koltuğunda adeta kaybolmuş, 'Ulan, Belediye Başkanı ben miyim, Tayyip Bey mi' diye yanındakine sorarken kendisine uzatılan mikrofona önce, hımmm diyerek, 'İnanç ve Tarih Müzesi' projemiz Ankara'ya her gün fazladan 10 bin kişi getirecektir, çok gururluyum dedi !..
Ankara Şehir Plancıları Odası Başkanı ve mimar-mühendis-şehir plancılarından oluşan yönetim kurulu üyeleri, şaşkınlıkla bir televizyona bir de birbirlerine bakıyorlar ve 'Ne diyor bu yahu, biz niçin fakülte bitirdik, böyle saçmalık olur mu' diyorlardı…
Tam bir komedi. Büyük Usta'nın yanında Cem Yılmaz çırak kalır. Cem Yılmaz'ın son gösterisinde bu kadar gülmemiştim. Eşbaşkan-Başbakan'ın İstanbul-Ankara-İzmir'de yapılacağını söylediği projelerin maliyet rakamlarını alt alta toplayın ne dediğimi anlarsınız…
Temel, karısı Fadime ve 5 çocuğu ile tek göz odalı gecekondularında oturuyorlarmış. Temel; paramız olsa da bir araba alsak, ne güzel gezerdik, demiş. Çocuklar; ön tarafa biz oturacağız diye birbirleriyle itişmeye başlayınca, Temel; Hele bir susun, arabanın ön tarafına ananız oturacak, demiş. Bu defa çocuklar, cam kenarında sen oturmayacaksın, ben oturacağım diye kavgaya başlamışlar. Temel bir, iki defa çocukları ikaz etmiş, çocuklar kavgaya devam edince; 'İnin bakayım arabadan aşağı, hem arabayı kirlettiniz, hem de laf dinlemiyorsunuz' demiş…
Eşbaşkan Erdoğan gittiği her yerde çocuklara oyuncak dağıtır. İstanbul ve Ankara'da oyuncak yerine film ve maket dağıttı. Şimdi sıra İzmir'de…
Benim sözüm de İzmirlilere;
Biliyorum sizler kül yutmazsınız, zaten size boşuna 'Gavur İzmirli' dememişler. Biliyorsunuz, Eşbaşkan-Başbakan Erdoğan İzmir'e iki bakanını gurbetçi olarak gönderdi. Onları hoş tutun diye rica etmiştim ne de olsa misafir garipler, sağolun beni kırmadınız. Yalnız bazı işadamlarımız bakanlara yağ çekmeyi abarttılar ve AKP'nin gurbetçi bakanlarına fazla hava verdiler. AKP zengini işadamlarının evlerinde yapılan toplantılarda, özel dertlere bile çare arandı. (Vergi Cezaları gibi)
Önümüzdeki günlerde Eşbaşkan-Başbakan İzmir'e gelecek ve tamamen çılgınlık dolu projelerini bizlere anlatacak.
Dikkat etmemiz gereken önemli konular şunlardır;
*AKP'nin İzmir'deki Simülasyon gösterisi üç boyutlu olabilir. Size verilen gözlükler toplantı sonunda geri verilmeyecektir. AKP'nin hediyesidir.
*Her çılgın projeden sonra mutlaka alkışlayın. 'Büyük Usta, Sen Yaparsın' sloganını sıkça kullanmalısınız!..
*Gözleriniz Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş'ta olsun. O Tayyip abisini çok sever(tamamen duygusal olarak). Ekrem Bey ağlamaya başlayınca lütfen onu yalnız bırakmayın. (Yalan da olsa ağlıyormuş gibi yapın, Ekrem Bey'in AKP ile önemli işleri var)
* Eşbaşkan-Başbakan Körfezi 'alttan' geçeceğiz derse, hep beraber 'Üstten de geç usta, en büyük sensin' diye bağırın..
*Eşbaşkan, 'İzmir'e Yenişehir kuracağım' deyince beraberce itiraz edilecek. Bizim Yenişehir'imiz var(Eski ismi Tepecik), siz bize Eskişehir'i kurun demeliyiz.
*Kadifekale- Konak, Kadifekale-Karşıyaka arasına teleferik hattı kurulmasını istemelisiniz.
*Körfez'in tamamen doldurularak, üzerine Cübbeli Ahmet Hocanın jetsikisiyle, son hızla kayabileceği dünyanın en uzun ve en büyük su kaydırağı yapılmasını istemelisiniz… Bu projenin yapımı Deniz Feneri Derneği+ İHH Derneği+ Folkart inşaat tarafından kurulan konsorsiyuma verilmelidir…
*Eşbaşkan- Başbakan'dan, 'Artık bize Gavur İzmir demeyin, Avrupalı dostlarımız bozuluyor, bizlere Atatürk'ün Askerleri diyebilirsiniz' talebinde bulunmalısınız.
*Bir yanlışınızı düzeltmek istiyorum. Kimi İzmirliler Binali Yıldırım'a 'sen bizim sırtımıza binmeye mi geldin' diyerek İnali ismini takmışlar. Eski hızlı solcu, yeni AKP'li, heykelkıran Ertuğrul Günay'a da, Ertuğrul Günaydın demeye başlamışlar. Lütfen yapmayın, zaten seçimlerden sonra ne onlar sizi arar, ne de siz onları bulabilirsiniz!...
*Tüm bunları yaparsanız, Eşbaşkan'ın Ankara'ya Hayvanat Bahçesi yapma projesine inat, ben de İzmirlilere, Ortadoğu ve Balkanların un uzun kaydırağını yaptırıp hediye edeceğim. İsteyen serbestçe kaysın diye.
Kaydırak 12 Haziran'a yetişecek.
Not:Siyasette 'Boş Havuza Atlama' denen bir deyim vardır. Kendilerini çok beğendiğim ve takdir ettiğim eski ANAP'lı 60 kadar arkadaşım, batmakta olan AKP gemisine son anda bindirildiler. AKP fikriyatından nefret eden bu kişiler nasıl AKP'li oldular hayret ediyorum. Geçmişlerine yazık ettiler, boşa yaşamışlar bu ömrü…