Yerel Yönetimler

Sendikadan Başkan Tugay’a ültimatom: Bayramı sana zehir ederiz!

TÜM-BEL-SEN 1 No’lu Şube Başkanı Cevdet Keleş, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile süren toplu sözleşme sürecindeki taleplerinin karşılanmaması durumunda eylemlerini sürdüreceklerini bildirerek "Dün binlerce emekçi cesaretle karşınıza dikildi! Bugün yüzlercesi yine karşınızda! Eğer maaşlarımızda uyguladığınız hukuksuz kesintiden vazgeçmez ve bize bayramı zehir ederseniz, bugün olduğu gibi bayramlaşmaları bayram boyunca emekçilerden kaçarak yapacaksınız. Bayramı bize zehir ederseniz eğer, biz de bayramı da bayram sonrasını da size zehir edeceğiz!” dedi.

Ozan EKİZ/EGEDESONSÖZ- İzmir Büyükşehir Belediyesi ile TÜM-BEL-SEN arasında devam eden ve sosyal denge tazminatı sebebiyle tıkanan toplu sözleşme görüşmeleri eylemsel bir süreçle devam ediyor.

Dün memurların katılımı ile yapılan iş bırakma eyleminin ardından TÜM-BEL-SEN üyesi memurlar bugün bir basın açıklaması düzenledi. Hollerde sloganlar atarak yürüyüş düzenlenirken eyleme TÜM-YEREL-SEN üyeleri de katılarak destek verdi.

Eylemin ardından TÜM-BEL-SEN 1 No'lu Şube Başkanı Cevdet Keleş tarafından basın açıklaması düzenlendi. Keleş, basın açıklamasında Belediye Başkanı Cemil Tugay'a tepki gösterdi.

Keleş açıklamasında şunları söyledi:

'Bilindiği üzere; İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Sn.Cemil Tugay yerel seçimlerden önce 14 Mart tarihinde sendikamıza gerçekleştirdiği ziyarette; toplu sözleşme süreci ile ilgili mevcut sözleşmemizden daha iyi sözleşmeler imzalamak istediklerini beyan etmişti.

Ancak Sn. Cemil Tugay zaman makinasını icat etmişçesine bu sözlerinden ve Karşıyaka Belediyesi'ndeki imzaladığı sözleşmelerden çark ederek, yıllardır İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde emekçilerin iradesi ile ciddi kazanımlarla imzalanan toplu sözleşme sürecini çıkmaza sokmuştur.

Sendika olarak tüm uyarılarımıza rağmen süreç yönetilememiş ve doğan kriz sonucunda 13.06.2024 tarihinde sendikamız ve iş kolumuzda örgütlü diğer sendikalarla alınan ortak karar gereği tüm gün iş bırakılarak, binlerce belediye emekçisinin katılımıyla İzmir tarihine geçen bir eylem gerçekleşmiş ve emekçiler toplu sözleşme taleplerinin arkasındaki kararlılıklarını ortaya koymuştur.

Salı günü yapılan görüşmede sendikamıza verdiği sözleri unutarak, Çarşamba günü Genel Sekreterlik makamı aracılığıyla ilettiği teklifle en hafif tabiriyle kamu emekçilerini hafife almış ve bu eylemliliklerin yaşanmasına sebep olmuştur.

Dünkü eylemler sırasında meclis grup başkanvekili ve danışmanları sendika yetkilerimizle konuşma çabası içerisindeyken Sn. Cemil Tugay'ın yaptığı basın toplantısı ise çalışanlara ve İzmir halkına doğru bilgi vermek bir yana süreci manipüle etmeye yöneliktir.

Şimdi Sn. Cemil Tugay'ın açıklamalarına tek tek yanıt verecek ve hem belediye emekçilerine hem de İzmir kamuoyuna doğruları açıklayacak ve belediye başkanımızı bu hatalardan geri dönmeye davet edeceğiz.

-Cemil Tugay, bir yandan partilerinin grevli toplu sözleşme mücadelesinin yanında olduğunu ifade etmekte bir yandan ise 4688 sayılı yasanın ve AKP iktidarının antidemokratik yasalarının arkasına sığınmakta, en hafif tabiriyle AKP diliyle konuşmaktadır.

-Dünkü eylemlerden sonra yaşanan son gelişme ise bir önceki belediye başkanı Tunç Soyer ile sendikamız arasında imzalanan ve 01.01.2024 ile 31.03.2024 tarihleri arasındaki sözleşmede yer alan kazanılmış haklarımızı uygulamama adımı olmuştur. Bu adımla bayram öncesinde Cemil Tugay tarafından emekçilerin 7.000 TL dolayındaki ücretine haksız ve hukuksuz biçimde el konmuştur.

Oysa sözleşmemizin 6-b) hükmü'Yasalardan doğan haklara ek olarak, bu Toplu İş Sözleşmede yer alan hükümler, sözleşmeden yararlanan çalışanlar yönünden Sözleşmenin yürürlük süresinin başlangıcından itibaren, yeni bir Sözleşme yapılıncaya kadar hüküm doğurmaya devam eder.' ile 8-c) 'Yeni sözleşme imzalanıncaya kadar, eski sözleşme hükümleri geçerlidir.' demektedir.

Esasen bu tutum; hukuka aykırı hareket etmek ve imzalı bir sözleşmeyi uygulamayarak suç işlemektir.

-Dün yaşanan eylem için yaptığı değerlendirmede Tugay, binlerce kamu emekçisine 'küçük bir fevri grup' diyerek hem matematik bilmediğini hem de belediye çalışanlarını ve örgütlülüklerini ne kadar tanımadığını ortaya koymuştur.

Bu sözler ile binlerce emekçiyi kriminalize etmeye çalışarak, hem emekçilere hem de İzmir kamuoyuna yanlış bilgi vermiş ve antidemokratik tutumunu ortaya koymuştur.

-Bu antidemokratik tutum, 'İş bırakarak eylemlere katılan emekçileri tespit ediyoruz. Haklarında gereken soruşturma ve işlemleri yapacağız' söylemi ile devam etmiştir. Bu söylem emekçilerin anayasal hak ve özgürlüklerinden bihaber olduğunu ortaya koymakta ve 'demokratik hak arayışı eylemlerine saygı duyuyorum' söylemini boşa düşürmektedir.

Buradan kendisini ve iş yerlerinde isim toplayarak suç işleyen bürokratlarını bir kez daha uyarıyoruz! Sakın ha sakın anayasal haklarımızı kullanan emekçiler hakkında soruşturma açarak 'Anayasa suçu' işlemeyin! Aksi halde hali hazırda zaten bozmuş olduğunuz iş barışını tamamen ortadan kaldırırsınız. Bu belediyede çalışacak kimseyi de bulamaz, bürokratlarınızla kafa kafaya verip biz ne yaptık diye kara kara düşünürsünüz!

-Bir yandan işçilerin, kamu emekçilerinin ve emeklilerin açlık sınırı ve yoksulluk sınır altındaki ücretleri için AKP hükümetini ve Temmuz zamlarını işaret eden Tugay ve partisi CHP, öte yandan ise AKP diliyle bayram öncesi emekçilerin cebine el uzatmış emekçilerin hali hazırda enflasyon karşısında erimiş olan ücretlerine bir darbe de kendisi vurmuştur.

Bu en hafif tabiriyle tutarsızlıktır, parti politikalarına aykırı hareket etmek ve işçileri, emekçileri ve yoksul halkı kandırmaktır.

Bayram öncesi bu son mesai gününde Sn. Cemil Tugay'ı ve belediye bürokratlarını son bir kez daha uyarıyoruz.

Dün binlerce emekçi cesaretle karşınıza dikildi! Bugün yüzlercesi yine karşınızda! Eğer maaşlarımızda uyguladığınız hukuksuz kesintiden vazgeçmez ve bize bayramı zehir ederseniz, bugün olduğu gibi bayramlaşmaları bayram boyunca emekçilerden kaçarak yapacaksınız.

Bayramı bize zehir ederseniz eğer, biz de bayramı da bayram sonrasını da size zehir edeceğiz!'