Türküler
Bağlamanın tellerinden
Akar aheste türküler
Sarsılır beden derinden
Duyan herkeste türküler
Bir romandır harf içinde
Yaşam vardır sırf içinde
Kapanmayan zarf içinde
Meçhul adreste türküler
Türk isen özün türküler
Ozanın sözün türküler
Hele de gözün türküler
Söylenir yasta türküler
Dağda koyun güdendedir
Alıp başın gidendedir
İnileyen bedendedir
Yatakta hasta türküler
Savaş olur savaşırlar
Barış olur barışırlar
Sevdalarla yarışırlar
Bir yanık seste türküler
Kader küser can sıkılır
Kafaya türkü takılır
Toyda düğünde yakılır
Gönülde beste türküler
Her an vardır her dem olur
Kadehlerde bir dem olur
Lale olur çiğdem olur
Bağda gül deste türküler
Akar dereden dereye
Sorulmaz nerden nereye
Bir yürekten bir yüreğe
Yollanır dosta türküler
hakim bey
Yaşam listesini aldım elime
Beni yazmamışlar yoktum hakim bey
Ben deyim sen kaydet arzuhalime
Suçlu kim suç nedir taktım hakim bey
Ne çocukluk gördüm ne gençlik bildim
Sanki ben kendime ait değildim
Bir zaman direndim sonra eğildim
Kendimi içeri tıktım hakim bey
Dertlerim fışkırır girme derine
Geçmişim ordadır bak defterine
Evet sevdalandım bende birine
Aşkından eridim aktım hakim bey
Ömür bir tarlaydı ben ise pulluk
Ekmeğime taptım eyledim kulluk
Genede peşimden düşmez yoksulluk
Yaşam sınavından çaktım hakim bey
Bana yolu göster seçimim sen ol
Bir güzel söz söyle geçimim sen ol
Hakimliği bırak hekimim sen ol
Ben kendimi bende yaktım hakim bey
Gariplik yalnızlık bükmüş belimi
Boş döner nereye atsam elimi
Mükafatın olur kırsan kalemi
Böyle yaşamaktan bıktım hakim bey
BARIŞA GELİN
Dünya hapis hane bende hükümlü
Hadi dostlar bana görüşe gelin
Ayırmam kimseyi herkes yükümlü
İnsanlık adına yarışa gelin
Kainat dediğin koca bir deniz
Genlerimiz aynı aynı bedeniz
Bugün geldik ama yarın gideniz
Yollar ayrılsada varışa gelin
Bu silahlar niye bu zulüm niye
He kardeşim niye he gülüm niye
Yaşanmamış günler bu ölüm niye
Bırakın silahı barışa gelin
MÜNASEBETSİZ
Bir gece telefonum çalarken acı acı
Baktım ki numaraya münasebetsiz hacı
Dedim ki bu saatte hacı bile aranmaz
O zaman bir durum var hem kötü hem yaramaz
Gözümü oğuşturdum şöyle biraz gerindim
Hala çok endişeli vede çok tedirgindim
Sanki olacakları önlemek ister gibi
Ne var diye bağırdım hacıyı tersler gibi
Dedi vakit çok erken yoksa sen uyudunmu
Neyse rahatsız ettim Mustafa'yı duydun mu
Bir an donakalmıştım birazda sersemledim
Bütün Mustafaları gözümde resimledim
Sarısı daha çok genç yakışmaz o olamaz
Şişmanı fazla şeytan ölüm onu bulamaz
Uzuna bir şey olmaz kendine iyi bakar
Hasan oğlu Mustafa çevgire koysan akar
Çoban olan Mustafa yıllar önce terk etti
Bakkal tutunamadı köyüne geri gitti
Biraz kızgınlığımdan birazda yattım safa
Dedim Hacı uzatma söyle hangi Mustafa
Önce biraz düşündü puştluk yapacak belli
Dedi sarışın olan kilosu orta halli
Akşam tavla oynadık onda verdim dersini
Sonra okeyde yendim şaşırdı adresini
Ben hala bekliyorum bir şey söyler mi diye
Dedi uyanmadın mı sesin çıkmıyor niye
Derin bir kahkahayla kapattı telefonu
Elbet küfür etmeden bırakmak olmaz onu
Bende başladım elbet ağır ağır küfüre
Ama babam uyandı dedi bak şu kafire
Uykuma mı yanayım yediğim azara mı?
Yoksa ben bu hacıyı göndersem mezara mı?