Ozan EKİZ / EGEDESONSÖZ – İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İzmir Ticaret Odası (İZTO) ev sahipliğinde düzenlenen İzmir Spor Zirvesi, Ahmed Adnan Saygun Kültür Merkezi'nde gerçekleştirildi. Zirveye siyasi parti il başkanları, milletvekilleri ve sporseverler katıldı.

'ZİRVE, YILLAR GEÇTİKÇE VİZYON BULUŞMASI OLMASI EN BÜYÜK AMACIMIZ'
Zirvenin açılış konuşmasını İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener gerçekleştirdi. Özgener, zirvenin önemine değinerek, 'Güzel İzmirimizde ilkini gerçekleştirmek için bir araya geldiğimiz zirvemiz, yalnızca sporun geleceğini şekillendirmekle kalmayacak; aynı zamanda Türkiye'nin spor kültürünü konuşmak, tartışmak, geliştirmek ve daha ileriye taşımak için hepimize güç verecek. Ülkemizin spor tarihine baktığımızda hem ulusal hem de uluslararası alanda birçok başarıya imza attığımızı görüyoruz. Ancak, buluşmamızın temel sebebi sadece geçmiş başarılarımızla yetinmek değil, gelecekte neler başarabileceğimizi planlamak ve sporun toplum üzerindeki dönüştürücü gücünü daha da derinlemesine keşfetmek olacak. İzmir Spor Zirvesi'nin yıllar ilerledikçe bir Vizyon buluşması olmasını sağlamak en büyük amacımız. Genç ve dinamik nüfusumuzun nasıl yönlendirileceği, onların doğru bir şekilde spor sahalarına taşınması konusunda neler yapabileceğimizi hep birlikte ortaya çıkaracağız. Doğru spor yönetiminin, yıllarca sahalarımızda, salonlarımızda en iyi şekilde mücadele eden sporcularımızı ve teknik ekiplerimizi can kulağıyla dinlediğimizde ortaya çıkacağını düşünenlerdenim' dedi.

'SADECE SKORLARA BAĞLI KALINMASINI DOĞRU BULMUYORUM'
Sporun skorlara bağlı olmaması gerektiğini belirten Özgener, 'Türkiye'de sporun yaşadığı belirli sorunların, sadece günlük skorlara bağlı olarak sporcularımız ve teknik ekiplere yüklenmesini doğru bulmuyorum. Sahada alınan bazı başarısız sonuçlar, kelimenin de doğru bir şekilde aktardığı gibi sadece sonuç. Nedenlerini doğru irdelemediğimiz sürece, spor yöneticilerinin de payını doğru tespit edip, bu konuda gerekli önlemleri almadığımız sürece, istediğimiz ve beklediğimiz başarılara ulaşmamız giderek daha da zorlaşacak. Sebep sonuç ilişkilerini doğru kurmak, spor yönetimi ve tüm ilişkili bilimlerle işbirliği yapmamız gerektiğine inanıyorum. Spor yöneticilerini seçerken, onları görevlendirirken önceliklerimizi doğru belirlemeli, ülkemizde spor yönetimi alanında da belirli sorunlar olduğunu kabullenerek bu alanda ilerlemeyi nasıl sağlayacağımızı planlamalıyız. Bu görevlendirmeler yapılırken, özellikle sporun içinden gelen, bu konuda yüksek düzeyde bilgisi ve deneyimi olan spor insanlarını değerlendirmesine odaklanmalıyız' ifadelerini kullandı.

'BAŞARILI ÖRNEKLERDE SPORUN DIŞINDAN GELEN İNSANLARA RASTLANMIYOR'
Spor yöneticilerinin spor dışından gelmesine dikkat edilmesi gerektiğini belirten Özgener, 'Dünyada başarılı spor sistemlerine baktığımızda hem devlet yapılarında hem de kulüplerde sporun dışından gelen insanlara pek rastlamıyorsunuz. Ülkemizde spor yöneticilerinin dikkat etmesi gereken konuların başında görünmez olmak geliyor. Dünyada iki-üç ülke dışında futbol ve spor ekollerini incelediğimizde konuyla çok yakından ilgilenmiyorsanız birçok başkanı, yöneticiyi tanımadığınızı, görmediğinizi fark edeceksiniz' dedi.

Bireysel kartta takip oranı ikiye katlandı Bireysel kartta takip oranı ikiye katlandı

'BU ZİRVEYİ SADECE SPORTİF BAŞARILARLA DEĞİL, TOPLUMSAL DÖNÜŞÜMLE ELE ALMALIYIZ'
Sporun önemine vurgu yapan Özgener, 'Spor, bireylerin fiziksel ve psikolojik sağlığını geliştirmekle kalmaz. Aynı zamanda toplumsal gelişimin de anahtarlarından biridir. Gençlerimizi sporla tanıştırmak; onları sağlıklı bir yaşam biçimine yönlendirmek, gelecekte hem birey hem de toplum olarak daha güçlü olmamızı sağlayacak. Bugün dünya genelinde spor, sadece yüksek performans olarak algılanmıyor. Toplumları birleştiren ve sosyal kalkınmayı hızlandıran en önde gelen değerlerin de başında geliyor. Bu bağlamda, 'İzmir Spor Zirvesi', sporu sadece sportif başarılarla değil, toplumsal dönüşümle birlikte ele almamızı sağlayacak bir platform olacak. Bu zirve boyunca, kendi alanlarında uzmanlaşmış ve ülkemize büyük başarılar yaşatmış spor profesyonellerinden dinleyeceğimiz görüşler ve öneriler, ülkemiz sporunun geleceğini şekillendirmemize yardımcı olacak. Özellikle genç sporcularımızın nasıl daha fazla desteklenebileceği, sporda fırsat eşitliğinin nasıl sağlanacağı ve sporun tabana yayılmasında hangi stratejilerin izlenmesi gerektiği gibi önemli konuları ele alacağız' dedi.

'EUR0 2032 EV SAHİPLİĞİNDE İZMİR DE DEĞERLENDİRİLMELİ'
İtalya ve Türkiye'nin ortak düzenleyeceği 2032 Avrupa Şampiyonası için ev sahibi şehirler arasında açıklanmayan şehirler arasında olan İzmir'e dair önemli değerlendirmelerde bulunan Özgener, 'Yatırımlar sayesinde ev sahipliği yaptığımız organizasyonlar Türkiye'nin uluslararası alanda ne kadar büyük bir potansiyele sahip olduğunu gösteriyor. Son olarak, 2032 Avrupa Futbol Şampiyonası organizasyonun İtalya ile birlikte ülkemiz ev sahipliğinde gerçekleştirilmesine karar verildi. Bu organizasyon, bugüne kadar Türkiye'de yapılmış en büyük sportif etkinlik olacak. Bu önemli gelişme vesilesiyle ülkemiz adına büyük bir mutluluk duyarken, ev sahibi kentler arasına İzmir'in de olması gerektiğinin altını çizmek istiyorum. Ülkemiz ilk kez bir Avrupa şampiyonasına ev sahipliği yaparken, gerek tarihi ve kültürel mirası, gerek Ege ve Akdeniz coğrafyasının buluşma noktası olması, gerek ise sadece yurt içi değil yurt dışına da uzanan lojistik ağıyla İzmir'in 'altın' değeri taşıdığına inanıyorum. Tüm bunlar göz önünde bulundurulduğunda Avrupa Şampiyonasıyla ilgili kararın gözden geçirilmesi için gerekli girişimleri hep beraber gerçekleştirmemiz gerektiği kanaatindeyim. Bugün bizleri bir araya getiren bu zirvenin böyle bir gelişmeye zemin yaratması en büyük temennimiz' dedi.

Özgener, son olarak şu ifadeleri kullandı:

Elbette sporun gelişiminde sadece devlet politikalarının değil, aynı zamanda özel sektörün, yerel yönetimlerin, sivil toplum kuruluşlarının ve spor kulüplerinin de önemli bir rol oynadığını unutmamalıyız. Spor ekosistemi, tüm bu paydaşların uyum ve dayanışma içinde çalışmasıyla büyür ve güçlenir. Bugün burada bulunan sizlerin görüşleri, önerileri ve katkılarıyla sporumuzun daha da ileriye gitmesini sağlayacağız. İş birliği, dayanışma ve ortak hedefler doğrultusunda atılacak her adım, sadece sporcularımızın değil, toplumumuzun da daha sağlıklı, daha bilinçli ve daha güçlü bir geleceğe yürümesine vesile olacak. Son olarak, sporun aynı zamanda bir değerler sistemi sunduğunu bir kez daha hatırlatmak istiyorum. Centilmenlik, disiplin, azim ve dayanışma gibi sporun temel değerleri, bizlere günlük hayatımızda da rehberlik edecek nitelikte... Hep birlikte sporun bu değerlerini yaymak, gençlerimize örnek olmak ve toplum olarak sporu hayatımızın bir parçası haline getirmek için adımlar atacağız.