CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "AK Parti’nin bugün yaptığı iş CHP’ye düpedüz savaş ilanıdır, bunu görüyoruz. Bundan sonra kendilerine oy veren seçmene saygımızdan dolayı onlara daha ne kadar bu düşmanlıklarına karşı siyaset çerçevesi içinde ve saygı dili ile cevap verebiliriz ondan emin değiliz. Bu savaş ilanını görüyoruz ve kabul ediyoruz" dedi.

İntegral’den çarpıcı anket: İzmirlilerin 4’te 3’ü ‘İzmir cezalandırılıyor’ dedi! İntegral’den çarpıcı anket: İzmirlilerin 4’te 3’ü ‘İzmir cezalandırılıyor’ dedi!

Özel şunları kaydetti:

Herhangi bir MYK toplantısı yapmadık. Olağanüstü bir toplantıydı ve olağanüstü toplantının sonucunda olağanüstü bir süreç yönetimine ihtiyaç olduğu kararı aldık. En önemli karar budur. Çünkü temel tespitimiz şudur:

Adalet ve Kalkınma Partisi'nin bugün yaptığı iş, Cumhuriyet Halk Partisi'ne, ki Cumhuriyet'in kurucu partisidir, son seçimlerin birinci partisidir, düpedüz savaş ilanıdır. Bunu görüyoruz. Bundan sonra kendilerine oy veren seçmene saygımızdan dolayı onlara daha ne kadar bu düşmanlıklarına karşı siyaset çerçevesi içinde ve saygı diliyle cevap verebiliriz, ondan emin değiliz. Bu savaş ilanını görüyoruz ve kabul ediyoruz.

Ben şimdi Sayın Rıza Akpolat'ı ziyaret etmek üzere Paşakapısı Cezaevi'ne gidiyorum. Pazartesi sabahı da İstanbul sürecindeki bütün kararları değerlendireceğimiz belki son, belki sondan bir önceki Merkez Yönetim Kurulu toplantımızı yapacağız. Ve bu süreçlerin sonunda savaş ilan edilen bir taraf ne yapıyorsa onu yapacağız.

Elbette bundan sonraki süreçte Tayyip Erdoğan ve Cumhur İttifakı bileşenleri bizden gördükleri cevaptan, aldıkları yanıttan memnun olmayacaklar. 2025 yılı içinde o sandık bu milletin önüne gelecek. Bu yaptıklarının hesabını millete verecekler. Ama verdikleri kanunsuz emirlerinin hesabını günü geldiğinde adalete de verecekler.

Onların kanunsuz emirlerine uyanlar da bunların hesabını verecekler. Bir eylemlilik sürecinden bahsetmiyorum. Bir protesto sürecinden bahsetmiyorum. İktidarı devralma sürecinden bahsediyorum. Bundan sonra seçimlere hazırlansınlar falan demiyorum. Elbette bir seçimden sonra gidecekler.

Ama iktidarı devretmeye hazırlansınlar. Bu memleket onların insafına terk edilemeyecek kadar kutsal. Bu ülkenin insanları, bu ülkenin insanlarının onurları, şerefleri, haysiyetleri bundan sonra daha fazla onların kontrolünde olacak bir yargıya emanet edilemez.

Bugün "Turbun büyüğü heybede" demiş. Türkçesi ne bunun? Bunu ben mi açıklamalıyım? Türkçesi şu; başta yargı, devletin bütün organları emir ve talimatlarımın altında. Ne demek turbun büyüğü heybede? Dün bir belediye başkanım tutuklandı benim. "Bundan daha büyük şeyler var bilmediğiniz." diyor. E biz bilmiyoruz, sen biliyorsan örneğin bir soruşturma Beşiktaş için var, o büyük turp için yoksa ama sen biliyorsan demek ki bu devlet devlet gibi işlemiyor.

Senin şahsi istihbarat örgütün gibi işliyor. Ya bir suç var, sen biliyorsun ama soruşturması yok, haberimiz yok, hiçbir şey yok. Bu da suç. Suçu bilip de Tayyip Erdoğan emriyle gizleniyorsa ve zamanı bekleniyorsa bu da suç. Ya da sen suç icat ettiriyorsun. O yüzden bu hafta sonu ve pazartesi, salıya kadar tüm seçilmişlerimiz burada. Toplanması gereken tüm kurumlar toplanacak.

Görüşü alınması gereken herkesten görüş alınacak. Bir süreç yönetimiyle ilgili ortak ve cesur kararlar alınacak. Günü geldiğinde bilmesi gereken herkesin o kararlardan haberi olacak. Bir eylemlilik sürecinden, bir protesto sürecinden, bir mitingten, bir yürüyüşten falan değil, bir sürecin yönetiminden ve sonunda seçim sonunda iktidarın devralınmasından bahsediyorum.

Daha fazla bunları oturdukları koltuklarda oturtmanın bu ülkedeki herkesin malına, canına, kişisel onuruna, ailesinin, aile babalarının, annelerin onur ve haysiyetlerine yapılacak en büyük kötülük olduğunun artık farkındayız. Daha söyleyecek bir şey kalmamıştır.

Kaynak: Habertürk