Oldu mu şimdi, oldu mu ya?

Dün çalışırken, bi'gözüm ekranda…

Alt yazı geçiyor…

CHP'nin yeni MYK'sı belli oldu…

Tam o sırada bilgisayarımdan gelen müziğin sesine takıldım…

Sezen'in belki de en tatlı şarkılarından biri…

'Oldu Mu Şimdi, Oldu Mu Ya?'

Sözleri de pek güzeldir:

'Gel haydi bir daha dene…

Belki olur bu son deneme…

Hiç düşündün mü ne zor anlatmak…

Kendini yeni birisine?'

***

Muhaliflerin bir aylık mücadelesi…

Noterden imzalar…

'Yav, bu imza ıslak değil' paranoyaları…

'Delegeliği düşenlerin imzaları geçersizdir arkadaş' fetvaları…

'Çok düşündüm, imzamı geri çektim…' diyenler…

Bir avuç imzanın 'üç günde' sayılması gibi…

Rekorlar kitabına girecek ağır hamleler…

Filan derken…

'İmzanız yeterli değil; Kurultay murultay yok arkadaş!' kararı…

Ama bir söz var!

'Değişim kaçınılmaz, göreceksiniz…'

Kim verdi o sözü?

CHP Lideri Kılıçdaroğlu…

Ne zaman verdi?

Kuşların imza sayısı 600'ü geçtiği haberini getirdiği sırada…

Sonra ne oldu?

Üç gün sabırla bekledik…

Gandi, beklenen MYK değişikliğini tamamladı…

Sonuç:

Merkez Yönetim Kurulu'nun…

Gözlere battığı iddia edilen beş ismi…

Bülent Tezcan, Çetin Osman Budak, Haluk Koç, Tekin Bingöl ve Öztürk Yılmaz'a, 'Hayatta başarılar…' denilerek veda edildi…

Pansuman tamam!

Kime göre?

Kılıçdaroğlu'na göre…

***

Yeni MYK listesini gören…

Muhaliflerin hayalleri yıkıldı, feryat yükseldi…

Tam o şarkıya uygun:

'Oldu Mu Şimdi, Oldu Mu Ya?'

***

Muhalifler adına İzmir'de 'Çoban Ateşi'ni yakan…

Alaattin Yüksel…

Belki de…

Siyasi yaşamındaki 'en ağır' eleştiriyi yaptı, Kılıçdaroğlu'na:

'Partideki atalet böyle ortadan kalkmaz... Asıl sorun takımın liderinde... Anlaşılıyor ki, ne öyle bir uzlaşmaya niyeti var genel başkanın ne de bırakmaya… Başarı ya da başarısızlığın asıl sorumlusu her zaman, her işte liderdedir... Takımdan 3-4 kişiyi değiştirip aynı yönetim anlayışıyla devam ederseniz çıkacağınız yer yine aynı yerdir… Yani başarısızlıktır… Bu mini değişim ne örgütte, ne parti üyelerinde ne de CHP seçmeninde hiç bir yeni umut yaratmamıştır…'

***

Kadere bakın ki…

Aynı Alaattin Yüksel…

Tam 13 yıl önce…

Kendisini ve İzmir yönetimini telefon emriyle görevden alan…

Dönemin CHP Lideri Deniz Baykal'a…

Sanki bu günleri, o günlerde görmüş gibi…

Şöyle sesleniyordu:

'Baykal, sayın İsmet İnönü'ye kurultayda yüzde 51 oy aldığında (Yüzde 51 ile İnönü gitmeli) diyordu… Bu kurultayda sayın Baykal yüzde 54 oy aldı… Yüzde 54 ile orada oturulmaz…'

Siyasetin garip cilvesi bu işte!

***

Yerel seçim, yarından daha yakın!

Basit bir hesapla…

CHP Kurultay delegelerinin…

Karpuz keser gibi 'yarısını' mutsuz eden…

Bir anlayışın…

Belediye başkan adaylarını belirme sürecinde…

Ayaklarının taşa çarpmamasını…

Temenni etmekten başka…

Çare var mı?

Yoksa?

Şeytan insanın aklına şu çok konuşulan iddiayı getiriyor!

'CHP'de gizi bir karar merkezi var!'

***

Dün akşam bazı CHP'lilerle konuştum…

'Kara Cuma…' dediler…

Hayır!

6.75'e fırlayan Dolar'ı…

7.78'e uçan Euro'yu kastetmiyorlardı…

CHP'deki 'Değişim'in aslında…

'Değişmeme' olduğunu anlatmaya çalışıyorlardı…

'Atatürk'ün partisinde dağ fare doğurdu…' filan diye…

Dövünmeye gerek yok…

Sezen Aksu'nun şarkısını dinlemeye devam…

Ama kendinizi kahretmeden…

'Oldu mu şimdi, oldu mu ya?

Anlamak istemiyorsun ne demek istediğimi…

Oldu mu şimdi, oldu mu ya?

İnan ki eskisinden farklı değil, bu yeni CHP!'

Sonsöz: 'Üzüleceğiz; ama hayatın devam ettiğini unutmadan… Sevineceğiz; ama sevindirilmeye muhtaç olanları hatırlayarak…'