Ne işimiz vardı?

Milletlerin asla unutamayacağı, derin acılar taşıyan, bazen telafisi mümkün olmayan zamanlar vardır.

Geçen hafta Birinci Dünya Savaşı'nın sona ermesinin 100. yıl dönümüydü.

Bu sebeple Paris'te bir tören düzenlendi ve bu törene ne yazık ki, Türkiye Cumhuriyeti adına Cumhurbaşkanı da katıldı.

Bilineni tekrar olacak ama:

Birinci Dünya savaşı biz Türk'ler için 'felaketle' sonuçlanan bir savaştır.

Osmanlı İmparatorluğu parçalanmış ve işgal edilmiştir.

Mondros Mütarekesi ile Devlet tamamen teslim olmuştur.

Savaş sırasında ise:

Fakirlik ve zaruret içinde,

Çanakkale'deki bu muhteşem bir zaferdir,

Hicaz'da,

Süveyş'te,

Filistin'de,

Irak'da,

Suriye'de,

Kut'ül Amare'de (Şimdilerde Mehmetçik ve Kutlu Zafer adıyla dizisi oynuyor…)

Galiçya'da,

Sarıkamış cephesinde ve yüzlerce cephede Anadolu çocuğu şehit düşmüş ve nihayetinde İstanbul işgal edilmiştir.

Tablo bu ve hatta daha beteriyken, neyin anmasına katıldık?

Tablonun bir de arka tarafı var:

Gerçekten savaş bitti mi?

Bitmedi…

Arkasından çok daha büyük felaketlere yol açan 2. Dünya Savaşı patlak verdi ve milyonlarca insan öldü.

Buna rağmen bitti mi?

Hayır bitmedi.

Bu kez her iki dünya savaşını çıkaranlar şimdilerde 'terör' adı altında savaşa devam ediyorlar… Ve devam eden bu savaşın hedefinde bizim de içinde bulunduğumuz 'İslam Coğrafyası' var.

Ve bu bazen PKK,

Bazen El Kaide,

Bazen FETÖ,

Bazen IŞİD olur… Ve daha onlarca terör örgütü…

Savaş bitmedi!

Çünkü:

Emperyalizmin savaşı bitmez.

Aslında emperyalizme karşı da savaş bitmez ve bitmemelidir.

Bütünüyle kökü kazınıncaya kadar…

Emperyalizmin savaşı bitmez,

Çünkü:

Doymak bilmeyen bir ejderhadır.

Yerin altında ve üstündeki bütün kaynakları ele geçirmeye çalışır.

Bu kaynakların da en yoğun olduğu bölgeler bizim de içinde bulunduğumuz bölgelerdir.

Bu sebepledir ki:

Birinci Dünya Savaşı'nın sona ermesinin 100. yılı bir uydurmacadır.

Bir kandırmacadır.

Buna rağmen,

Hem 'Osmanlı',

Hem 'Ceddim',

Deyip sonra bu törenlere katılmak doğru değildir.

Kaldı ki:

Biz Türkler o dehşetli savaştan sonra Mondros Mütarekesi'ni süngümüzün ucuyla yırtarak yaptığımız Kurtuluş Savaşı sonrası hür ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti olarak ortaya çıktık…