Milletin partisi/ birliğin adresi !...

AKP, 10. Kuruluş yılı sebebiyle tüm gazetelere tam sayfa ilanlar verdi. İlan metnine daha sonra değineceğiz ama, toplumun her kesiminden Afrika'daki açlık ve çocuk ölümleri için para isteyen AKP, keşke bu milyonlarca lirayı, yardım için kullansaydı, hiç olmazsa bir işe yarardı…
İlana gelince;
Başlık ilginç, Milletin Partisi-Birliğin Adresi… İlan metninin özeti ise şu;
'10 yıl geçti. Durmadan, dinlenmeden aynı hedefler için çalıştık: İleri Demokrasi, büyük ekonomi, güçlü toplum, lider ülke… Şimdi Türkiye daha demokratik. Şimdi milletimiz daha zengin…'
O Pazar, ayini yönetmek sırası genç ve acemi Papazda idi. İlk kez toplum karşısına çıkacağı için heyecandan tir, tir titriyordu.
Yaşlı Papaz; 'Evladım, git biraz şarap iç, heyecanın yatışsın' diye nasihat etmiş.
Daha sonra genç papaz ayine çıkmış çıkmasına da, kilisede herkes birbirine girmiş, yuhalamalar, kavga gırla gidiyor.
Genç Papaz, kendini içeri yaşlı papazın yanına zor atmış ve; ' Ya ben ne yaptım da salon böyle karıştı' diye sormuş.
Yaşlı Papaz sakin bir şekilde; ' Gördüğüm kadarıyla üç hatan vardı. Birincisi ayin yapacağın yere merdivenden inecektin, sen trabzandan kaydın, ikincisi haç işareti yapacakken sen nah! İşareti yaptın.
Hele üçüncüsü en fenası, Hz İsa'ya Meryem'in çocuğu diyeceğine, onun bunun çocuğu dedin. Bundan başka da hatan yoktu evladım' demiş….
Fıkradaki gibi, AKP 'nin ilanının neresini düzeltelim ki?
İleri Demokrasi:
AKP'nin ileri demokrasisinde, insanlar ne ile suçlandıklarını bilmeden, öğrenemeden yıllarca cezaevlerinde tutuklu olarak kalıyorlar. İnsanlar, cemaat polislerinin düzenledikleri sahte dijital tuzaklarla hapse atılıyorlar. Cemaatin Polisleri, gazeteleri bombalatmak için adam tutup, ellerine bomba veriyorlar. Polise teslim edilen telefonlara, sonradan terör örgütü üyelerinin telefon numaraları yükleniyor. Seçilmiş Milletvekilleri, hapisten çıkamıyorlar. Basılmamış kitaplar için baskınlar düzenleniyor, yasaklanıyor, iktidar aleyhine yazan gazeteciler tutuklanıyor. Telefon dinlemeleri, insanların özel hayatlarına müdahale artık, günlük olaylardan sayılmaktadır.
Ülkemizin bir bölümünde, devlete isyanla eşdeğer olan 'Demokratik Özerklik' ilan ediliyor.
Terör örgütü, AKP'nin 'İleri Demokrasi'sinde' yol kontrolü yapar, asker sivil Türk Vatandaşlarını kaçırır, hakimiyet ilan eder hale geldi.
AKP'nin ileri demokrasisinde, İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Durdu Kavak, Anayasanın 42. Maddesinin yasaklamasına rağmen 'Anadilde Eğitimi' savunabiliyor. Bir ülkenin bölünmesine yol açmak isterseniz önce dil birliğini bozacaksınız. Bir Cumhuriyet Başsavcısının ısrarla bunu savunarak, Anayasayı ihlal suçu işlemesi ve AKP Hükümetinin bunu görmezden gelmesi,
'İleri Demokrasi' (!) anlayışından kaynaklanmaktadır.
Türkiye, basın ve düşünce özgürlüğü sıralamasında 178 ülke arasında 138. Sıradadır. Son dört yıldır, AKP İleri Demokrasisinde, Türkiye geri geri gitmektedir…
AKP İleri Demokrasi'sine en son örnek ise, AKP de parti içi demokrasisidir. Tayyip Erdoğan'dan başka kimse konuşamaz. O ne derse emir kabul edilir ve tartışmadan yerine getirilir. Milletvekili sıralaması için bir tek il'de bile önseçim yapılmaz. Tüm listeleri Tayyip Bey yapar. Demokrasi tarihinde yeni bir sayfa açan AKP'nin bu tutumuna, 'Tek Adam Faşizminde İleri Demokrasi' denir…
Büyük Ekonomi;
İyi bir demagogsanız, reklam harcamaları için de bolca paranız varsa sosyal olayları bir müddet için çarpıtabilir, insanları kandırabilirsiniz. Fakat ekonomide sürekli olarak yalan söyleyip, insanları kandıramazsınız, çünkü rakamlar yalan söylemez. İstatistik rakamlarını, hesaplama şekillerini değiştirerek yayınlamak, insanların ekonomik durumunu iyileştirmez.
Türk Milleti, AKP'nin bilerek uyguladığı Borçlanma- İthalat Ekonomisi- Sıcak Para sarmalı sayesinde yediği kazığı yakında çok iyi anlayacaktır.
Yatsı yaklaşmakta ve yalancıların mumunun fitili bitmektedir.
Güçlü Toplum-Lider Ülke;
AKP'nin uyguladığı ayrımcılığı körükleyen açılım politikaları sebebiyle, Türkiye'nin çok yerinde toplu olaylar olmaktadır. İnsanlar komşularını seçmekte, iş vermede etnik köken tercihi kullanmaktadırlar.
Bu şekilde, neredeyse bir 'İç Savaş' eşiğine gelmiş toplumlar için 'Güçlü Toplum' diyenler bu ülkenin dostu değillerdir.
Komşularımızla sıfır problem ve lider ülke sloganıyla yola çıkan AKP, şimdi çıktığı yolda tek başına kaldı. Suriye de, Mısır da, Libya da, İsrail de, Azerbaycan da, İran da, Avrupa Birliğinde eski itibarımızın yerinde yeller estiğini görmek için diplomat olmaya gerek yoktur. Dış basını günlük olarak takip etmek yeterli olacaktır.
Türkiye, üç ay evvel karşılıklı olarak vizeleri kaldırdığı Suriye'ye, Dışişleri Bakanı aracılığıyla Amerika'nın mesajı götüren 'postacı ülke' konumuna düşürülmüştür. Lider ülke olmak bu mudur?..
AKP için yolun sonu gelmiştir. AKP, Türkiye'yi gerek siyasal, gerek güvenlik, gerekse de ekonomik olarak içinden çıkılmaz hale getirmiştir. Ülkeye verecek bir şeyi kalmayan AKP, sürekli olarak ileri tarihleri işaret etmektedir. 'Hedef 2023, Türkiye Hazır' gibi boş sloganlarla milleti uyutmaya çalışmaktadır. Şimdi de 'Türkiye, 2020 Olimpiyatlarına' kampanyası bizzat Başbakan olarak başlatılmıştır. Sanki daha önce olmadı, sanki ay'a gidecek uzay mekiği yaptık…
Şimdi Türkiye daha zengin;
AKP'nin dediğinin doğruluğu veya yanlışlığının takdirini sizlere bırakıyorum. Eğer on sene öncesine göre daha zenginseniz, mal varlığınız arttıysa, refah durumunuz on sene önceye göre daha iyiyse, gençlerimiz ve arayanlar iş bulabiliyorsa, borcunuz artmayıp aksine azaldıysa, AKP'nin dediği doğrudur. Bunlar doğru değilse, o zaman adama sormazlar mı? Niye oy veriyorsunuz diye!.