Yaradana inandığımız içindir ki…
Sabırla…
Yaşananlara baktıkça…
“Tanrım, aklımıza mukayyet ol; n’olur!”
Diye niyaz etmek zorunda kalıyoruz…
Çünkü…
“Beş bin lira için bebeklere kıydılar!”
Gazete başlığı…
Evrende kaldığı sürece…
Türk Milleti’ni uyutmayacak…
Tebessümler bile dudakta donup kalacak!
Sıkılmayın, saklamayın; itiraf edin ve rahatlayın…
***
Türkiye’nin kanını donduran “Yenidoğan Çetesi”…
Yargılanmaya başladığı ilk günden beri…
Birbirinden korkunç itiraflar yumağı haline geldi…
Okudukça…
Karabasan üstünüze geliyor…
Gece uyuyamıyorsunuz…
Ağlamak geliyor içinizden…
“Türkiye nasıl bu hale geldi?”
Diyerek sanki kurtuluş yolunda gibi hissediyorsunuz kendinizi…
Kabus üstünüze çöküyor…
Nasıl uyuyabilirsiniz mahkemedeki itirafları?
Sanki…
Bir korku filmini izler gibi…
Karanlık sinema salonunu terk ediyorsunuz?
Üstünüze bir ağırlık çöküyor…
Allah, yargıçlara kuvvet versin…
Sabırla okuyun lütfen…
Mahkeme başkanı soruyor:
“Neden (Mehtap bebeği öldür!) dedin?”
Tutuklu hemşire erkek hemşirenin cevabı…
Korku filmlerine şapkayı ters giydirir:
“Çirkin bir cümleydi… Diğerlerine göre yaşama şansı yoktu… Nabzını sabit tutuyorduk… Kalbinin durmasına neden oldu…”
Devamı var:
“112 devreye girmeden bebeği alıyorduk… Aileyi de ikna ediyorduk… Bebek başı beş bin lira kazanıyorduk… Yenidoğan’a sevk edilmesi gereken bebekler çok uzun yatırılıyordu… O bebek bir günde öldü!”
Ve…
Dehşetengiz itiraf:
“Kimse hayrına bir şey yapmıyordu... Sosyal Güvenlik Kurumu'ndan (SGK) para almak için yatışlar uzatılıyordu…”
***
Türkiye Cumhuriyeti tarihinin…
En korkunç…
Skandalını yaşıyoruz…
Farkında mıyız?
***
Sabırla okuyunuz…
Mahkemedeki tutuklu bir başka hemşirenin itirafı:
“Bir doktor, durumu kritik bir bebek için (Çek fişi gitsin” dedi… Bir başka doktor da çıkışıyor yoğun bakım boşalınca, (Hasta yok, doldur!) diye emir verdi…”
***
Şimdi merak edilen bir soru var:
“Yenidoğan çetesi" ilk kez…
“CİMER”e, yani Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ne…
27 Mart 2023'te yapılan isimsiz bir ihbar üzerine tespit edildi…
Sonra n’oldu?
Aradan geçen süre…
Neredeyse 19 ay…
Nasıl yürütüldü olay?
Kaç bebek ölüme terk edildi?
Gerçek sayı ne?
Bilen var mı?
***
Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan…
22 Ekim’de korkunç olay için şöyle demişti:
“Masum bebeklerin hayatıyla oynayan bu canilerin bir daha gün yüzü görmemesi için Cumhurbaşkanı olarak ben de konunun bizzat takipçisi olmaya devam edeceğim…”
***
Bitiriyoruz…
İzninizle…
Yaradılışla ilgili Kuran-ı Kerim’den anlamlı bir ayet ile…
(Hac Suresi, 5. Ayet):
“Ey insanlar, eğer dirilişten yana bir kuşku içindeyseniz, gerçek şu ki, Biz sizi topraktan yarattık, sonra bir damla sudan, sonra bir alak'tan (embriyo), sonra yaratılış biçimi belli belirsiz bir çiğnem et parçasından; size (kudretimizi) açıkça göstermek için… Dilediğimizi, adı konulmuş bir süreye kadar rahimlerde tutuyoruz… Sonra sizi bebek olarak çıkarıyoruz, sonra da erginlik çağına erişmeniz için (sizi büyütüyoruz)… Sizden kiminizin hayatına son verilmekte, kiminiz de, bildikten sonra hiçbir şey bilmeme durumuna gelmesi için ömrün en aşağı ucuna (yaşlılığa) geri çevrilmektedir… Yeryüzünü kupkuru ölü gibi görürsün, fakat biz onun üzerine suyu indirdiğimiz zaman titreşir, kabarır ve her güzel çiftten (ürünler) bitirir…”
Bu ayeti okumuş, sindirmiş…
En azından bilen bir “canavar” dokunur mu o masumlara?
Bakın…
Cumhuriyet 101 yaşında…
O da ağlıyor!
Nokta…
Hamiş: Çeyrek asırlık bir hemşirenin şu sözleri ibretliktir: “Yaşananları dinledikçe kanım dondu… 100 yaşında son dönem kanser hastalarına bile hasta yakınları (Bırakın müdahale etmeyin!) dedikleri halde sonuna kadar elimizden geleni yapıyoruz… Bu duyduklarım gerçek olamayacak kadar dehşet verici…”
Sonsöz: “Yeni doğan her bebeğin gözlerindeki merak, dünyanın keşfedilmemiş güzelliklerine olan sevgiyi simgeler… / Anonim…”