Kendisine ne kadar güveniyor?

2014 seçimleri öncesi…

CHP Lideri'ne baş başa iken…

'Eğer Aziz Bey aday olmazsa ben talibim…' dediğini gizlemiyor…

Ancak…

Kocaoğlu'nun vedasından sonra…

An itibarıyla, lideriyle hiç konuşmadığını söyledi…

Gelgelelim…

Kaderci değil ama beklemede…

İstanbul Medyası bile…

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı için…

Olası üç isim sıralıyor; biri O'nun adı…

Dün telefonda sordum…

'Heyecanlı olduğunu' saklamadı…

***

Dün Van'daki bir gazetenin köşe yazarı O'ndan söz etmiş…

Ne demiş mealen?

'Van Büyükşehir Belediyesi'ne O'nun gibi biri gerek!'

İzmir nire, Van ne alaka…

Belli ki, hiç tanışıklıkları yok…

Seferihisar'ın Reisi'nin yolu hiç Van'a düşmemiş…

Üstelik yazarın da İzmir'i gördüğünü sanmıyorum…

Amma velakin…

Taaa 2 bin kilometre uzaktan şöyle sesleniyor:

'Tunç Soyer'in Seferihisar'da yaptıklarını okuyunca, ünlü komedyen Cem Yılmaz'ın İş Bankası için çektiği reklam filmi geldi aklıma… Bakırcı Fahri Usta'yı canlandıran Yılmaz, filmin sonunda şöyle diyor: (Önemli olan gerekirse senden beklenmeyeni de başarmak değil mi?) der… Tunç Soyer de, klasik belediyeciliğin önüne geçerek, beklenmeyenleri başardı, kimsenin (Neden yapmadın?) diye sormayacağı işleri yaptı…'

Referans olur mu?

Bilmem, ama belli bir zümreyi etkileyebilir…

***

Dönelim Tunç Soyer'le konuştuklarımıza…

Ses tonundan belli, gerçekten heyecanlı…

Ama aynı zamanda 'sessiz' ve 'sabırlı'

'Göreceğiz…' dedi ve ekledi:

'Artık ne yaşanırsa yaşanacak…'

Ancaaak, devamı şöyle:

'Bu işin süreçleri var… Genel Merkez araştıracak, kamuoyu yoklaması yapacak, soracak, soruşturacak… Sonra Sayın Genel Başkan son sözü söyleyecek… O'nun dudaklarından dökülen isim de İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı olacak…'

Peki, son üç gün içinde Kılıçdaroğlu'ndan bi'sinyal geldi mi?

Öyle bi'şi de yok…

Acaba ulusal medya neden 'muhtemel üç aday' arasında O'nun adını birinci sırada zikrediyor?

Cevabı iki kelimecik:

'Gurur verici…'

Sonra tevazuyu elden bırakmadan ekliyor:

'9.5 yılda ne ürettiysek, onun sonuçlarını alıyoruz… Seferihisar'da yaptığımız her şey model oldu…'

Sıkılmış olmalı ki bu 'adaylık' muhabbetinden…

Üstüne basa basa 'siyasi' bir nokta koyuyor:

'Parti adabına inanırım… Partim nerede durmamı isterse orada dururum…'

***

Başkan Soyer'le konuşurken…

Dokuz ay önce 'Ege'de SonSöz' ekibiyle…

Gerçekleştirdiği röportajda söyledikleri aklıma geldi…

Samimiyetle içini dökmüş, hatta 'tehlikeli' sulara girmişti…

Ne gibi?

Şunlar gibi:

'Başka görevler olursa hayır demem ama illa olsun diye de yanıp tutuşmam… Bu benim iradem içinde bir şey değil, ama kendimi çok uygun görüyorum, hazır hissediyorum… Uyuyan güzel İzmir için büyük heyecan taşıyorum…'

'İzmir'e belediye başkan adayı olmak istemeyecek kimse yok… Milletvekilleri, belediye başkanları herkes aday… Çünkü kafasından geçirmeyen, istemeyen, aday olmayan yok… İstemiyorum diyene de inanmayın…'

Çok ses getiren dokuz ay önceki bir sözünü hatırlattım…

Olay olmuştu o günlerde…

Kelimesi kelimesine ne demişti Tunç Soyer?

'Bence Genel Başkan bu seçimde (2019 Mart'ı kastediyor…) ilk defa farklı bir şey yapacak… Odun koysan seçilir yere, odun koymayacak… Çünkü odun koysan seçilecek yere odun koyduğun için sen bu memlekete yönelik bir algı yaratamadın... Eskişehir bir bozkır kasabası değil mi? İzmir on misli, yüz misli potansiyele sahip… Ama Eskişehir tek başına bütün Türkiye'de hayranlıkla izlenen bir kent oldu… Neden? Çünkü oraya odun koymadı… Bence hiçbir yere odun koymayacak…'

Sözlerinin arkasında…

Ayrıca…

Tunç Soyer'e göre…

CHP Türkiye genelinde beklenenden çok daha fazla belediye kazanacak…

Buna kalben inanmış…

Dahası…

O'na göre Kılıçdaroğlu yerel yönetimlere son derece hakim…

Ve de…

Her başkanın ne yaptığını / ne yapabileceğini çok iyi biliyor…

***

Telefonu kapatmadan önce…

En hassas soruyu sordum…

Acaba seçime yelken açtığı şu adaylık sürecinde…

Kendisine ne kadar güveniyordu?

Cevabı tek kelime oldu:

'Sonsuz…'

Nokta…

Sonsöz: 'Düşüncen konuşmana, konuşman hareketine, hareketin kaderine yansır; güzel düşün güzel yaşa… / Hz. Mevlana…'