İzmir’de ilk Türkçe Ezan Buca’da okundu

Abone Ol
Ülkemiz son dönemlerde çok zor bir süreçten geçiyor. Cumhuriyet'in bütün kazanımlarıyla kesin bir hesaplaşma mantığı içine giren Akp iktidarı, 1923 cumhuriyetinin kurumsallaştırdığı bütün yapıları neredeyse bir bir ortadan kaldırıyor. Bu muhafazakar görünümlü neo-liberal talan düzenin de 'dindar nesil yetiştirmek' söylemi altında başta laiklik ilkesi olmak üzere bizzat Milli Eğitim Bakanlığı eliyle tevhid-i tedrisat yani eğitim ve öğretim birliği yasasının içeriği boşaltılıyor.

Oysa Atatürk'ün önderliğinde Türkiye cumhuriyeti İslam dünyasında laikliği benimseyen ilk ve tek ülke olarak din ve vicdan özgürlüğü sorununu bir çağdaşlaşma olgusu olarak ele almıştı. Şimdiler de Atatürk ve arkadaşlarını din düşmanı olarak göstermek isteyen bazı çevrelerin aksine cumhuriyetin kurucu kadrosu bağnazlık ve taassuptan uzak, bireylerin vicdanlarına kendi öz dilleriyle seslenecek bir İslam yorumunu benimsemeyi tercih etmişlerdi. Din ve inançların bir özel alan olgusu olduğu yaklaşımından hareket ederek kamusal alanı yani devlet işlerini yurttaşlık üst kimliği üzerinden kurarak inanç alanını seküler hale getirmişlerdi.

Bu amaçla 1928 yılından itibaren Kuran-ı Kerim'in Türkçeleştirilmesi çalışmalarına hız verildi.1931 yılında ise Dolmabahçe Sarayı'nda ezanın ve hutbenin Türkçeleştirilmesi çalışmaları yapılmaya başlandı. Kuran-ı Kerim'in ilk Türkçe tercümesi ise 12 ocak 1932'de İstanbul Yerebatan camiinde Hafız Yaşar(okur) tarafından okundu.

Ezanın Türkçe okunması sorunu ise bu topraklarda meşrutiyet yıllarından beri tartışılmaktaydı. Başta Ziya Gökalp olmak üzere o dönemin aydınları ezanın Türkçe okunması ileilgili düşüncelerini dille getirmişlerdi. Ülkemizde ilk Türkçe ezan bu gelişmelerin ışığında 30 ocak 1932'de İstanbul Fatih camiinde ikindi vakti hafız Rıfat bey tarafından okundu. Yaklaşık 18 yıl süreyle tüm Türkiye'de ezan Türkçe okundu. 14 mayıs 1950 seçimlerinde DP iktidara gelince ilk iş ezanın yeniden Arapça okunmasını sağlayacak yasal düzenlemeleri hayata geçirdi.16 Haziran 1950'de yani daha DP iktidarının birinci ayında ezan dili yeniden Arapça'ya çevrildi.

Aslında cumhuriyetin kazanımlarına ortadan kaldırmak isteyen karşı-devrim süreci 1950'de başlamıştı. O tarihten bu yana da bu süreç maalesef devam ediyor.

Peki, cumhuriyetin öncü kenti İzmir; ezan dilinin Türkçe olmasını nasıl karşılamıştı? Cumhuriyetin her atılımında ona büyük destek veren İzmir halkı Türkçe ezanın İstanbul'dan sonra ilk kez kentin camilerinden okunması için seferber oldu. Çok ilginç bir şekilde İzmir'de ilk Türkçe ezan Buca'da okundu. Buca'ya gerek Balkan savaşları sonrasında, gerekse Kurtuluş Savaşı sonrasında mübadiller yerleştirilmişti. İşte Buca'da ilk Türkçe ezanı okuyan'da Midillili bir mübadil olan Hafız Rüstem Efendi'ydi. Midillili Hafız Rüstem Efendi ezan İstanbul'da Türkçe okunduktan 3 gün sonra Buca'da önceleri Agios İoannis kilisesi olarak bilinen ve cumhuriyetin ilk yıllarında camiye dönüştürülen ve şimdi Hasan Ağa Bahçesinin yanında bulunan Muradiye Camiinde ilk Türkçe ezanı okumuştu. İzmir basını bu olayı geniş puntolarla okurlarına duyurmayı ihmal etmemişti.

Değerli Egedesonsöz okurları, işte sizlere yaşadığımız kentin geçmiş birikiminden unutulmuş bir sayfa daha….Her zaman söylediğimiz gibi yaşadıkları kentin tarihini bilmeyenler o kenti yalnızca tüketeceklerdir.