EGEDESONSÖZ – 'Sağlıkta Sorunlar Bitmiyor' başlıklı basın toplantısı, İzmir Tabip Odası Prof. Dr. Orhan Süren Konferans Salonunda yapıldı. Basın açıklamasına, İzmir Tabip Odası Başkanı Prof.Dr. Mehmet Ceyhun Özyurt, Genel Sekreter Dr. Nuri Seha Yüksel, Yönetim Kurulu Üyeleri Uzm. Dr. Şükriye Kaplan Uzunoğlu, Uzm. Dr. F.Yüce Ayhan, Prof.Dr. Dilek Yeşim Metin, Uzm.Dr. İnan Mutlu ve Prof.Dr. Gül Ergör katıldı. Samsun'da uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybeden Dr. Kamil Furtun'un vefatının 9. Yıldönümünde anılmasıyla başlayan toplantıda basın açıklamasını, Oda Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhun Özyurt okudu.
Bildiride, şu görüşlere yer verildi:
SAĞLIKTA TERÖRE ARTIK YETER DİYORUZ
'Sağlıkta Dönüşüm Programı ve sağlık hizmetlerinin piyasalaştırılması sonucu oluşan 'kışkırtılmış sağlık talebi', hastayı müşteri, hekimi ucuz işgücü olarak gören anlayış, hekimleri ve hekimlik mesleğini değersizleştiren söylemler her geçen gün sağlıkta şiddetin artmasına neden oluyor. Etkin ve uygulanabilir bir sağlıkta şiddet yasasının tam olarak hayata geçirilemeyişi, sağlık kuruluşlarında yeterli güvenlik önlemlerinin alınamayışı hekimlerin yaşamlarından kaygı duyarak çalışmalarına neden oluyor. Sağlıkta şiddete, sağlıkta teröre 'Artık Yeter' diyoruz.'
EMEKLİLİĞE YANSIYAN İNSANCA YAŞABİLECEĞİMİZ ÜCRET İSTİYORUZ
'Geçtiğimiz günlerde SGK tarafından emekli hekimlerin aylık kalemlerinden birisine yansıtılması gereken artış oranının 'yanlışlıkla fazla yansıtıldığı' gerekçesiyle '1,5 yıllık süre içinde 3.800-5.900 TL fazla ödeme yapıldığı' açıklamasıyla emekli hekim aylıklarından kesinti yapıldığı görülmüştür. Hekimlerin maaşları farklı ödeme kalemleri üzerinden hesaplanmakta, temel maaş kalemi yanında ek ödeme için yıllara göre değişen uygulamalar bulunmaktadır. Hekimler için 'aylık tek bir ücret hesabına' dayalı maaş ödemesi yapılması durumunda bu tür karışıklar ve mağduriyetler ortaya çıkmayacaktır. Tüm hekimlere emekliliğe yansıyacak, insanca yaşam olanağı sağlayacak tek, adil bir ücret politikası için yasal düzenleme yapılmalıdır.'
NİTELİKLİ UZMANLIK EĞİTİMİ İÇİN GEREKLİ ŞARTLAR SAĞLANMALIDIR
'16 Mayıs 2024 tarihinde Tıpta ve Diş Hekimliğinde Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliği'nin yapılan değişiklik ile 'Tıpta Uzmanlık Eğitimi gören asistan hekimlerin tekrar TUS'a girmesi durumunda mesleki bilgi puanlarının % 5 oranında düşürülmesi' hükmü getirilmiştir. Bu düzenlemeyi asistan hekimlerin eğitim hakkına yönelik ölçüsüz ve ağır bir kısıtlama olarak değerlendiriyoruz. Asistan hekimlerin uzmanlık eğitimi gördükleri branşı ya da kurumu değiştirmelerinin en önemli nedeni uzmanlık eğitiminde yaşanan yetersizlikler ve sorunlardır. Sorunun çözümü için asistan hekimlerin koşullarının düzeltilmesi, uzmanlık eğitiminin aynı standartta, nitelikli hale getirilmesi sağlanmalıdır.'
SENDİKAL FAALİYETLER SUÇ DEĞİLDİR
'İzmir'de bazı kamu hastanelerinde sendikal eylemlere katılan meslektaşlarımıza ve sağlık çalışanlarına yönelik cezai işlemler başlatıldığı anlaşılmaktadır. Hekimin üyesi bulunduğu meslek kuruluşu veya sendikanın çağrısına uyması, bu amaçla hak arama mücadelesinde bulunması anayasal hakkıdır. Buna karşın idare tarafından uygulanmak istenen yaptırımlar adil değildir, hukuk ilkeleriyle bağdaşmamaktadır.'
VERGİDE ADALET SAĞLANMALIDIR
'Aile hekimleri 13 haftadır her çarşamba günü yüksek vergi kesintilerine karşı sesini duyurmaya çalışıyor. Yıl sonuna doğru % 35'lere çıkan yüksek vergi kesintileri nedeniyle başlatılan bu eylemde aile hekimleri adaletsizliğe ve eşitsizliğe itirazımızı dile getiriyor. Enflasyon oranının bu kadar yüksek olduğu bir ortamda hekimler insanca yaşamak için gerekli olan emekliliğe yansıyan tek maaşı talep ederken verginin % 15'i aşmamasını istiyor.'
ONAYLI RANDEVU SİSTEMİ SAĞLIKTA İŞ YÜKÜNÜ ARTIRIR
'Onaylı Randevu Sistemi ülkenin sağlık sorunlarına bir çözüm getirmeyecektir. Sağlık Bakanlığı'nın bu tür uygulamalarının hekimler ve sağlık çalışanlarının sorunlarına çözüm olmayacağına, halkın sağlık hizmetlerine erişimine bir katkı sunmayacağına inanıyoruz. Mevcut durumda hekimler zaten yoğun bir iş yükü altında ezilirken esas sıkıntıları göz ardı edip sorunu basit uygulama değişiklikleriyle çözülecek teknik bir aksaklık gibi göstermek yeni bir kaos yaratacaktır. İş yükünü daha da arttıracak bu tutumdan tüm sağlık çalışanları zarar görecektir.'
ÖĞRETİM ÜYELERİNE BASKI EĞİTİMİN NİTELİĞİNİ DÜŞÜRÜYOR
'TTB tarafından Nisan 2024'de öğretim üyelerine yönelik olarak gerçekleştirilen anket çalışması tıp ve uzmanlık eğitimindeki sorunlara işaret etmektedir. Öğretim üyelerinin üzerindeki siyasal, ekonomik, çalışma yükü gibi baskılar hem eğitim niteliğini düşürmekte hem de sağlık hizmetlerinin etkinliğini olumsuz etkilemektedir. Yukarıda ele aldığımız konular, İzmir Tabip Odası 2024-2026 dönemi Yönetim Kurulu olarak göreve geldiğimiz Mayıs başından bugüne önümüze düşen gündem maddeleridir. Siyasi iktidarın uygulayıcısı olduğu Sağlıkta Dönüşüm Programı ülkemizde halk sağlığının korunması ve geliştirilebilmesi bir yana, sağlık hizmetlerine erişimi zorlaştırmakta, ülke kaynaklarının sağlık alanına egemen sermaye gruplarına aktarılmasına yol açmaktadır. Bu uygulamaların hekimler ve sağlık çalışanları açısından doğurduğu sonuçlar ise çoğalan iş yükü, artan tükenmişlik ve önlenemeyen şiddettir. İzmir Tabip Odası olarak en gencinden en kıdemlisine tüm meslektaşlarımızın yanında olmaya; topluma nitelikli, eşit, erişilebilir bir sağlık hizmeti sunulması için mücadeleye devam edeceğiz.'