Yerel Yönetimler

İZBAN güvenliklerinden kadro eylemi!

İZBAN’da çalışan taşeron şirket bünyesindeki güvenlik görevlileri kadro talebi ile eylem yaptı. Açıklamada günlük ödenen yemek yardımına da tepki gösterilerek ‘Günlük 57 TL tutarında yemek yardımı ödenmektedir. Bir ramazan pidesinin 18’teleden satıldığı yerde günde 57 TL ile kim nasıl karının doyuracak?’ denildi.

Metehan UD/EGEDESONSÖZ - TÜRK-İŞ Güvenlik-İş İzmir Şube üyesi İZBAN güvenlik görevlileri kadro ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi talebi ile basın açıklaması yaptı.

Alsancak Gar önünde yapılan açıklamaya İZBAN güvenlik görevlilerinin yanı sıra TÜRK-İŞ Bölge Temsilcisi Hayrettin Çakmak ve TÜRK-İŞ'e bağlı sendikaların şube başkanları ve yöneticileri katıldı.

Açıklamada 'İş Ekmek Yoksa Barış Da Yok', 'Birleşen İşçiler Asla Yenilmez', 'Hak, Hukuk, Adalet' ve 'İnsanca Bir Ücret İstiyoruz' sloganları atıldı.

Açıklamada ilk olarak konuşan Türk-İş 3. Bölge Temsilcisi Hayrettin Çakmak, 'Bugün İZBAN güvenlik görevlilerinin baştan sona kederli olması sebebiyle buradayız. Aynı istasyonda, aynı hatta çalışan arkadaşlarımız arasındaki uçurum ücret farkını gündeme getirmek ve bu sorunu kökten çözmek zorundayız. Toplu sözleşmelerimizi bölgede bitirmek istiyoruz. Yüksek hakem heyetine giden sözleşme, toplu sözleşme değildir. Her iki tarafa da sesleniyoruz, hakkımızı almak istiyoruz' dedi.

Şube Başkanı Hüseyin Kalender tarafından okunan açıklama şu şekilde:

İZBAN arasında 2023 nisan ayı itibariyle başlayan 2025 nisan ayında sona erecek yeni bir toplu iş sözleşmesi yürülüge girmiştir Yapılan sözleşmemizde bir uzlaşma olmadığı için sonucu yüksek hakem heyeti belirlemiştir. Hakem heyetinden gelen kazançlar ise maalesef ekonomik sıkıntılarımız çözebilecek bir rakam değildir.

İZBAN, TCDD ile İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin yüzde 50 ortaklıklarıyla kurulmuş Bir kuruluştur.

İşletmeye 31 istasyonla başlayan İZBAN'ın istasyon sayısı, 40'a çıkmıştır.

İZBAN Günde 550 bin yolcu taşınması hedefi bulunmaktadır.

İZBAN hattı, devam eden projelerinin tamamlanması ile birlikte toplam hat 185 kilometreye ulaşacaktır.

İZBAN böyle bir büyük projenin güvenliğini ihale usulü özel bir firmadan hizmet alarak 409 özel güvenlik görevlisi ile sağlamaktadır.

İZBAN'ın yolcu taşıma kapasitesi artıyor, faaliyet alanı büyüyor ve Karlılık artarak devam ediyor. Ama ne hikmetse emekçinin alın teri üzerinden büyüyen bu işletmede artmayan tek şeyözel güvenlik görevlilerinin ücretleri dir.

Buradan soruyorum; Bu adalet midir? Bu hak mıdır? Bu kabul edilebilir bir durum mudur?

İzmir gibi bir metropol de asgari ücretin bir miktar fazlasıyla bir yaşam sürdürmek mümkün değildir.

Ancak bizler burada asgari ücretin %10 fazlası ile çalıştırıyoruz.

Sosyal haklarımızın diğer kurumlarda çalışanların çok altındadır.

Kamu kurumlarında çalışanlara yılda 120 gün ikramiye verilirken bize sadece 12 günlük ikramiye ödeniyor.

Yol yemek yardımları, ihtiyacı karşılamaktan uzaktır.

Günlük 57 TL tutarında yemek yardımı ödenmektedir.

Bir ramazan pidesinin 18'teleden satıldığı yerde günde 57 TL ile kim nasıl karının doyuracak?

Bu bize deva mıdır?

Değerli Arkadaşlar;

Ekonomik sorunlar, yetersizlikler bizler için artık dayanılamaz boyutlara gelmiştir.

Üyelerimizin bir çoğu geçinebilmek için ikinci bir iş bulup çalışmak zorunda kalmaktadırlar.

Bizler kadrolu işçilere farklı, taşeron işçilere farklı ücret sistemini artık kabullenemiyoruz.

Aynı işi yapanlara arısındaki bu ayrım artık bizler için çekilmez bir noktaya ulaşmıştır.

Üyelerimiz huzursuz, arayış içinde, içinde bulunduğu bu durumu değiştirmek niyetinde,

Mevcut ekonomik sorunlar yetmezmiş gibi, bir de işyerinin işleyişinden kaynaklanan sorunlarımızı da bulunmaktadır.

5188 sayılı ÖZEL GÜVENLİK HİZMETLERİNE DAİR KANUN kapsamında özel güvenlik Görevlilerinin kendi işleri dışında başka işlerde çalışması açıkça yasaklanmıştır.

Ancak istasyonda çalışan üyelerimizin nöbet kontrol noktalarında asansör yağ kontrolü, kart sıkışmalarında makineye müdahale, su sayaç ve elektrik pano kontrolü gibi işlerdede çalıştırılmaktadırlar.

İtiraz edeneler ise sudan sebeplerle soruşturma başlatılmakta ve haksız cezalar kesilmektedir,

Devriye atan üyelerimizi için istasyonlarda yeterli çevre aydınlatması ve güvenlik önlemleri alınmamaktadır. Arkadaşlarımız çok ciddi bir risk altındadır ve açık hedef haline getirilmektedir.

Üyelerimizin Mola saatlerinde oturabilecekleri bir sandalye, hatta yemek yenilebilecek bir masa dahi temin edilmemiştir.

Kontrol noktalarında hijyen önlemeleri ve malzemeler yetersizdir.

Kurum bünyesinde çalışan kadrolu işçilere ara dinlenmesi verilirken dinlenme yerleri temin edilirken, özel güvenlik görevlilerine ise maalesef bu imkanlar sağlanamamakta

Toplu taşıma sisteminden kaynaklı tüm sorunlar ne yazık ki özel güvenlik görevlilerine fatura edilmektedir.

Özel güvenlik görevlisi olaya müdahale eder suçlu olur. Olaya sağduyu ile yaklaşır suçlu olur.

Ne yazık ki bizler sorun çıktığında ilk feda edilecek kişiler olarak kabul edilmekteyiz.

Sorunlarımız artarak devam ediyor.

Bizler için artık bir çözüm noktasında bir araya gelinmelidir.

Herkes için geçerli olan haklar ne yazık ki biz özel güvenlik görevlileri için geçerli değildir.

Herkesin sorunları dinlenirken, taşoren işçilerin sorun görmezden gelinmektedir.

Herkes geleceği dair palan program yaparken Özel güvenlik işçisi yarınının ne olacağını bilmeden çalışır.

Bizler bu belirsizlikten, bu duyarsızlıktan, üvey evlat muamelesinden görmekten yorulduk.

Bizler adil çalışma şartları istiyoruz.

Taşeron şirket bünyesinde çalışıyor olmamız her türlü haksız uygulamanın üzerimizde deneneceği anlamına gelmez.

Bizler artık İZBAN yönetiminden ve BAKARTAŞ özel güvenlik şirketinden somut ve ikna edici adımlar atılmasını bekliyoruz.

Bu gün bizler için bir milattır. Bundan sonra bizler de haklarımız için mücadeleye hazırız.

Burdan Sesleniyoruz Bizleri artık görmezden gelmeyin.

Adalet yoksa barış olmaz.

Herkesten destek ve anlayış bekliyoruz.

Tüm bu şartlara rağmen arkadaşlarımız çaresizlik içerisinde iş yerinin selameti için tüm özverileriyle ellerinden gelen gayreti halen sürdürmekte işlerine ve iş yerlerine sahip çıkmayaya devam etmektedirler.

Herkese desteği için ayrı ayrı teşekkür ediyor, şahsım ve sendikamız adına saygılar sunuyorum.

Zafer direnen emekçinin olacaktır!