'Onlara layık olmalıyız'
Anma programında konuşma yapan Başkan Tugay, 'İsmet İnönü'nün şu anda cennette olduğunu düşünüyorum ve bize bıraktığı çok değerli ülke için ona teşekkür ediyoruz. Bizler bu çağın insanlarıyız, bu çağın yöneticileriyiz. Onlara layık olmalıyız. Onların verdiği mücadeleye yakışır bir mücadele içinde olmalıyız. Bu da bizim görevimiz. İsmet İnönü'yü saygıyla, minnetle ve özlemle anıyorum' diye konuştu.
'Daha fazla sahip çıkmamız gerekiyor'
Anma programında yer almayı görev saydığını belirten Başkan Tugay, sözlerini şöyle sürdürdü: 'Torunuyla beraber onun doğum gününde onu yad etmek hem görevimizdi hem de içimden gelen bir duyguydu. İsmet İnönü, Türkiye Cumhuriyeti'nin temel taşlarından birini koyan, bize çok büyük bir miras bırakan insanlardan biriydi. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ümüzün en yakın silah arkadaşı, Kurtuluş Savaşı'mızın kahraman komutanı, Lozan'da ayrı bir destan yazan, başbakanlığı ve cumhurbaşkanlığı dönemiyle, partimizin genel başkanlığı göreviyle, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en önemli iki kişisinden biri olan büyüğümüzdü. İzmir için onur ve gurur; İzmir'de doğmuş, çocukluk ve gençlik çağları İzmir'de geçmiş. Bu da ne yazık ki az bilinen bir durum. Daha fazla sahip çıkmamız gerekiyor. İsmet İnönü'ye ait değerleri şehrimize daha fazla taşımalıyız.'
'Bağımsızlık rotasından sapmayacağız'
Konak Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu, 'Bugün Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk başbakanı, ikinci cumhurbaşkanı, aydınlık, laik, çağdaş bir ülkenin mimarı İsmet İnönü'nün 140. doğum gününü anmak içim buradayız. Bize bıraktığı miras büyük bir gurur ve Konak'ta 140 yıl önce gözlerini açan İsmet İnönü'nün ülkemiz için yaptıkları, bize ve geleceğe miras olarak bıraktıkları çok önemli. Modern, çağdaş, laik bir Türkiye Cumhuriyeti'nin içinde yaşıyor olmamızı borçlu olduğumuz iki kişiden biri. Türkiye Cumhuriyeti'nin rotası o günden bugüne hep bağımsızlık olarak belirlendi. Biz bu bağımsızlık rotasından hiç sapmadan, Mustafa Kemal Atatürk'ün yolunda, yerel yönetimlerde ve ülkede iktidara giden yolda azimle ve istekle çalışmaya devam edeceğiz. İsmet İnönü'nün dediği gibi, 'Bu memlekette namuslular namussuzlar kadar cesur olmadıkça o memlekette kurtuluş yoktur.' Biz en az o namussuzlar kadar cesur olacağız ve ülkemizi yeniden güzel günlerine hep birlikte kavuşturacağız' ifadelerini kullandı.
'Hepiniz Atatürk ve İnönü'nün torunlarısınız'
Anma programına katılan İsmet İnönü'nün torunu Gülsün Bilgehan da konuşma yaptı. Bilgehan, 'İsmet İnönü'nün torunu olarak burada bulunuyorum ama hepiniz Atatürk'ün, İnönü'nün torunlarısınız. İnönü şimdi Anıtkabir'de, en yakın silah ve dava arkadaşı Atatürk ile birlikte ama onu bugün doğduğu evde, en çok sevdiği şehirde, İzmir'in ev sahipleri olan Cemil Başkanım ve Nilüfer Başkanım ile birlikte anıyoruz. İnönü, hatıralarında bu evi ve İzmir'i ne kadar sevdiğini anlatıyor. İnönü, İzmir'i hiç unutmuyor. Tahsil hayatı boyunca yazları bu eve geldiğini anlatıyor. Dayısı edebiyat meraklısı ve İnönü, kendini bu evde yetiştirmiş. Gençken basımı olmayan kitapları İzmir'de okuduğunu söylüyor. Birkaç ay önce Çankaya Pembe Köşk'te İnönü'nün okuduğu kitaplardan oluşan 8 kitaplık bir sergi açtık. İnönü, yaptığı her şeyi Atatürk ile yaptı. Atatürk'ün en güvendiği arkadaşıydı. Onun kaybından sonra İkinci Dünya Savaşı'na Türkiye'yi sokmayan, çok partili demokrasiye geçen demokrat bir insan. Bu ev sizlere emanet. Büyüklerimizi tanımamız bize ve çocuklarımıza güven veriyor. Doğruları, tarihi onlara öğretmemiz gerekiyor. Ankara'daki Pembe Köşk kadar bu ev de bizim için çok değerli ve bu eve ilk evimiz diyebiliriz' ifadelerini kullandı.