Kenan Çakar, “Sayın Kocaoğlu bir televizyon programında şahsıma yönelik yaptığı açıklamaları ve sarf ettiği sözleri çok normal buluyor ve tebessümle karşılıyorum. Ben İzmirli vatandaşların oyları ile seçilmiş bir meclis üyesiyim. Bugüne kadar yaptığım açıklamalar İzmir’in ve İzmirlilerin menfaatlerini korumaya yönelik açıklamalar ile eleştiri ve önerilerdir.
Sayın Kocaoğlu bugüne kadar çevresindeki herkesten övgü almaktan alkışlanmaktan hoşlanmış, kendisini ve yaptıklarını eleştiren herkesle de kavga etmeyi siyaset biçimi haline getirmiştir” dedi.
KOCAOĞLU NEDEN BANA KIZGIN?
Çakar açıklamasının devamında daha önce Başkan Kocaoğlu ve Büyükşehir Belediyesi uygulamaları hakkında getirdiği eleştirilere vurgu yaparak Kocaoğlu’nun kendisine bu nedenlerle kızgın olduğunu açıkladı.
Çakar, ‘Kocaoğlu neden bana kızgın?’ sorusu ekseninde şunları sıraladı.
“- Engelli vatandaşlarımızın seyahat özgürlüğünü kısıtlayıcı kararları eleştirdiğim için bana kızgın…
- Balçova arsa mağdurlarının sorunlarını yıllardır çözmediği için yaptığım eleştirilerden bana kızgın…
- 2004 yılında imzalanan çiğli arıtma çamurundan ve harmandalı çöplüğünden elektrik enerji elde etme projesinin sözleşmesinde ihale kanunlarına aykırı işlem yaptığını iddia ettiğim ve haklı çıktığım ve 5 yıl sonra ihaleyi iptal etmek zorunda kaldığından bana kızgın…
- İzmirli hemşerilerimize Türkiye’nin an pahalı suyunu satmasına engel olduğum, zammın geri alınması için etkin muhalefet yaptığım için bana kızgın…
- İzmir’in yollarının delik deşik olduğunu, arabaların yürümediğini söylediğim için bana kızgın…
- Başlayıp da söz verdiği tarihte hiçbir işi bitiremediğini söyledim için bana kızgın…
Adrese teslim gemi alım ihalesini eleştirip, İzmirliye 150 milyon lira kazandıran muhalefetimden dolayı bana kızgın…
- 60 yaş kartlarını iptal etmesine eleştiri ve muhalefet etmemden bana kızgın…
- Denetim kurulu üyesi olarak belediyelerin çeşitli birimlerindeki iş ve işlemlerin yanlış olduğunu vurguladığım, İzmirlinin parasını çarçur edilmesine göz yummadığım için bana kızgın…
- 7 yıldır bitiremediği metroyu eleştirdiğim için bana kızgın…
- Körfezi temizlemek yerine kirlettiğini söylediğim için bana kızgın…
- Büyük kanal ve çiğli arıtma sistemini doğru çalıştırmadıklarını söylediğim için bana kızgın…
AK Parti Yerel Yönetimlerden Sorumlu İl Başkan Yardımcısı ve Büyükşehir Meclisi Grup Başkan Vekili şöyle devam etti: Sayın Kocaoğlu, kendisine ve korku imparatorluğuna grubumuzla birlikte boyun eğmediğimiz ve İzmirlinin menfaatini korumak için yaptığımız mücadeleye kızgın…
ELEŞTİRİLİNCE KÜFÜR EDİYOR KIZIYOR
Çakar açıklamasının devamında Başkan Aziz Kocaoğlu’nun görev süresi boyunca dahil olduğu tartışmalara vurgu yaptı, Kocaoğlu’nun eleştirilince kavga ettiğini ileri sürdü.
“Kocaoğlu’nun görev süresine şöyle bir göz attığımızda, İzmir’de kavga etmediği kimse kalmamıştır” diyen Çakar şunları söyledi:
“İzmir’in sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerini rantçılıkla suçlamış, “ Örtüyü kaldırırım” diyerek tehdit etmiştir. Ve tazminat ödemeye mahkûm olmuştur.
Kendi genel sekreterini suçlamış ve dışlamıştır.
Kendi meclis üyelerini iş takipçiliği ile suçlamış ve itham etmiştir.
CHP il başkanları ile kavga etmiş, küfürlü konuşmalar yapmıştır.
Kendisinin adam, kendisi gibi düşünmeyen CHP’lileri “şalgam” olduğu yönünde konuşmalar yaparak kendi partililerini bile aşağılamıştır.
Kendi istediği kişilerin seçilmemesi halinde Belediye başkanlığından istifa edeceğini ima ederek partilileri ile kavga etmiştir.
Kendi belediye başkanları ile kavga etmiştir.
Kordondaki esnaf ve dernek başkanı ile kavga etmiştir. Oda başkanları ile kavga etmiştir.
Kendi partisinin milletvekili ile bir toplantıda “Sen adam mısın?” diyerek hakaretler etmiş. Dosyaların var diye üstü kapalı tehdit ve ithamlarda bulunmuştur.
Meclis üyesi ve bir esnaf odasının başkanına grup toplantısında
“ Ciğersiz, böbreksiz” gibi sözlerle hakaretler ettiği Büyükşehir koridorlarında herkes tarafından konuşulmaktadır.
Sayın Kocaoğlu kendi gibi düşünmeyen herkesle kavgalıdır. Ve kavgayı siyasetinin en önemli argümanı haline getirmiştir.
Kavgaları saymakla bitmeyen Sayın Kocaoğlu, kavgaya başladığında ise ağzından çıkanlara hakim olamamakta, insana ‘Bu sözler kavgada söylenmez’ özdeyişini sindirememiş olduğunu düşündürtmektedir.
Görevi başladığı 2004 yılından buyana Sayın Kocaoğlu’nun her geçen gün biraz daha gerginleştiği, agresifleştiği herkes tarafından görülmektedir. Belediyeyi ve idaresindeki kenti yönetirken oluşturduğu korku imparatorluğu yavaş yavaş kendisine zarar verir noktaya gelmiştir.
Son zamanlarda yönetmekte iyice zafiyet içine düştüğü belediye idaresi ve İzmir’de başlayıp bitiremediği projelerin İzmirli hemşerilerimizi de bıktırdığını görmesi ve yaşadığı diğer hukuksal sıkıntıların psikolojisinin iyice bozulmasına sebep olduğu açıkça ortadadır.
KOCAOĞLU’NA İKİ TAVSİYEM VAR!
AK Parti İzmir Yerel Yönetimlerden Sorumlu Başkan Yardımcısı açıklamasının son bölümünde Kocaoğlu’na tavsiyelerini sıraladı. Çakar Kocaoğlu’na öncelikle izne çıkmasını önerdi. Böylece psikolojik baskı ortamında uzaklaşacağını, bozulan ruh hali iyileştikten sonra göreve yeniden dönmesi gerektiğini söyledi. Çakar’ın ikinci tavsiyesini ise şöyle açıkladı:
Göreve döndükten sonra insanlara hakaret etmek, kavga etmek, itham etmek, bahane üretmek yerine kendisini hizmet üretmek için seçen İzmir halkına verdiği sözleri yerine getirmek için hiç değilse kalan süresinde var gücüyle çalışmasıdır.