Recep Tayyip Erdoğan'ı televizyonda izliyorum. Kendine olan güveni bitmiş, heyecanı tükenmiş bir adam.
İnanmadığı halde kendisine dikte ettirilen 'Cani Öcalan ile kucaklaş' emrine uymak zorunda kalan bir insan. Allah hiç kimseyi on binlerce insanının kanını akıtan, uyuşturucu satıcısı canavarla aynı seviyeye getirmesin.
Onurlu bir insana bundan daha ağır bir ceza verilebilir mi?
İnanmadığı halde kendisine dikte ettirilen 'Cani Öcalan ile kucaklaş' emrine uymak zorunda kalan bir insan. Allah hiç kimseyi on binlerce insanının kanını akıtan, uyuşturucu satıcısı canavarla aynı seviyeye getirmesin.
Onurlu bir insana bundan daha ağır bir ceza verilebilir mi?
Erdoğan; 'Trafik kurallarına herkes uyacak. Kimseye ayrım yapılmayacak. Ben bunun bizzat takipçisi olacağım. Alkollü araç kullanan, elinde silah olan katil, diğer insanlar ise masumdurlar' dedi.
Bunu söyleyen kişi bir zamanlar İstanbul Büyükşehir Belediye başkanı idi.
Oğlu, yaya geçidinde Türkiye'nin en büyük hanımefendi sanatçılarından
Sayın Sevim Tanürek'e çarptı ve ölümüne sebep oldu. Kaza anındaki 25-30 metreye ulaşan fren izleri derhal Belediye ekipleri tarafından yıkanarak silindi.
Erdoğan'ın oğlu bir dakika bile tutuklanmadı. Kazadan hemen önce ehliyet aldığı söylendi ve oğul Erdoğan derhal İngiltere'ye dil öğrenmeye gönderildi! Kaza raporunu hazırlayan vicdansız, Genel Müdür yardımcısı yapıldı.
Dava sonucu, oğul Erdoğan suçsuz bulundu! Yaya geçidinden geçmeye çalışan Sayın Sevim Tanürek pisi-pisine öldüğüyle kaldı.
Çocukları ve ailesi perişan oldular. Onların ahları, sebep olan günahkarların tamamını çarpacaktır.
Oğlu, yaya geçidinde Türkiye'nin en büyük hanımefendi sanatçılarından
Sayın Sevim Tanürek'e çarptı ve ölümüne sebep oldu. Kaza anındaki 25-30 metreye ulaşan fren izleri derhal Belediye ekipleri tarafından yıkanarak silindi.
Erdoğan'ın oğlu bir dakika bile tutuklanmadı. Kazadan hemen önce ehliyet aldığı söylendi ve oğul Erdoğan derhal İngiltere'ye dil öğrenmeye gönderildi! Kaza raporunu hazırlayan vicdansız, Genel Müdür yardımcısı yapıldı.
Dava sonucu, oğul Erdoğan suçsuz bulundu! Yaya geçidinden geçmeye çalışan Sayın Sevim Tanürek pisi-pisine öldüğüyle kaldı.
Çocukları ve ailesi perişan oldular. Onların ahları, sebep olan günahkarların tamamını çarpacaktır.
Sayın Erdoğan;
Bu anlattığım olayın gerçek olduğunu tüm Türkiye biliyor. Eğer inanılır adam olmak istiyorsanız önce bu feci olayın nasıl örtüldüğünü anlatınız, sonra trafik ile ilgili nasihat veriniz.
Siz bu olayı unutsanız bile, toplum vicdanı asla unutmayacaktır.
Bu anlattığım olayın gerçek olduğunu tüm Türkiye biliyor. Eğer inanılır adam olmak istiyorsanız önce bu feci olayın nasıl örtüldüğünü anlatınız, sonra trafik ile ilgili nasihat veriniz.
Siz bu olayı unutsanız bile, toplum vicdanı asla unutmayacaktır.
KIZINI DA ALDILAR
Aydın Doğan Bey'e, bir şeyi anlatamadık.
Eşkıyaya bir defa teslim olursanız, sizin için kurtuluş yoktur. Esaretiniz siz ölünceye siz maddi olarak tükeninceye veya kadar devam eder.
Vergi müfettişleri gönderdiler, yüklü rakamlarla dolu ceza kestiler,
önce boyun eğdirdiler.
'Seni içeri alacağız' diye polisle size haber gönderdiler, diz çöktürdüler.
Bundan sonrası onlar için çocuk oyuncağıydı.
Emin Çölaşan'ı at dediler, attınız.
Bekir Coşkun'u at dediler, attınız.
Milli duyguları olan yazarları at dediler, attınız.
Genel Yayın Yönetmenini ve gazete yönetimlerini değiştir dediler, değiştirdiniz.
Gazetelerini 'torbeş'e' sat dediler, sattınız.
Gazete ve televizyonlarınızda 'İhanet Sürecini' destekle dediler, desteklediniz.
Ne kadar Kürtçü-Bölücü, Devlet-Millet düşmanı sapık varsa, TV'lerinizi bunlarla doldurdunuz. Para istediler, para da verdiniz.
Eşkıyaya bir defa teslim olursanız, sizin için kurtuluş yoktur. Esaretiniz siz ölünceye siz maddi olarak tükeninceye veya kadar devam eder.
Vergi müfettişleri gönderdiler, yüklü rakamlarla dolu ceza kestiler,
önce boyun eğdirdiler.
'Seni içeri alacağız' diye polisle size haber gönderdiler, diz çöktürdüler.
Bundan sonrası onlar için çocuk oyuncağıydı.
Emin Çölaşan'ı at dediler, attınız.
Bekir Coşkun'u at dediler, attınız.
Milli duyguları olan yazarları at dediler, attınız.
Genel Yayın Yönetmenini ve gazete yönetimlerini değiştir dediler, değiştirdiniz.
Gazetelerini 'torbeş'e' sat dediler, sattınız.
Gazete ve televizyonlarınızda 'İhanet Sürecini' destekle dediler, desteklediniz.
Ne kadar Kürtçü-Bölücü, Devlet-Millet düşmanı sapık varsa, TV'lerinizi bunlarla doldurdunuz. Para istediler, para da verdiniz.
Bitti sandınız değil mi? Ama bitmedi, daha da devam edecek.
Bakın şimdi kızınızı istediler, 'Hayır' diyemediniz, kızınızı da verdiniz.
Kızınız Hanımefendinin bu vatan hainleri gibi düşünmediğini, kendi beyanlarından biliyoruz.
Kızınızın bu görevi kabul etmesi için korkunuzdan siz ısrar ettiniz.
Bakın şimdi kızınızı istediler, 'Hayır' diyemediniz, kızınızı da verdiniz.
Kızınız Hanımefendinin bu vatan hainleri gibi düşünmediğini, kendi beyanlarından biliyoruz.
Kızınızın bu görevi kabul etmesi için korkunuzdan siz ısrar ettiniz.
Bitmedi Aydın Bey, bitmez. Bu dünyada başınıza daha neler gelecek hep beraber göreceğiz.
Fakat elinizdeki medya gücünü devlet-millet düşmanlarının emrine vererek
Türk Tarihine ve Türk Milletine ihanet ettiniz ya, bunun günahı çok büyük
Aydın Bey, çok büyük. Şehitlerimizin ruhlarını acıttınız siz.
Fakat elinizdeki medya gücünü devlet-millet düşmanlarının emrine vererek
Türk Tarihine ve Türk Milletine ihanet ettiniz ya, bunun günahı çok büyük
Aydın Bey, çok büyük. Şehitlerimizin ruhlarını acıttınız siz.
Kelkit'li Aydın Bey size bilmediğiniz bir gerçeği söyleyeyim;
Elinde Türk Bayrağıyla, Atatürk'ün anıtına çiçek koymaya koşarak giden
Türk Milletinin onurlu insanlarının her biri sizden çok ama çok zengindir…
Al paranı, koy çuvala. Salla-salla vur duvara…
Elinde Türk Bayrağıyla, Atatürk'ün anıtına çiçek koymaya koşarak giden
Türk Milletinin onurlu insanlarının her biri sizden çok ama çok zengindir…
Al paranı, koy çuvala. Salla-salla vur duvara…