Gazeteciler nasıl ikramiye alır?

En zor meslekler arasında geliyor, gazetecilik

bütün Dünyada olduğu gibi Türkiye'de de.

Gerçi Türkiye'nin eline kimse su dökemez! O ayrı mesele!

Gecesi gündüzü birbirine karışır, gazetecinin.

Mesaisi yoktur haberlerin.

Tatil hak getire…

Uğraş dur vatandaşı bilgilendireceğim, aydınlatacağım diye.

Hele bir de köşe yazıyorsanız, aman aman!

'kalem silahtan daha güçlüdür' sözü,

gerçek silaha dönüşüverir, birilerinin hoşuna gitmediğinde.

Uğraş dur mahkemelerde, derdini anlatacağım diye…

Neyin mücadelesi?

Karnını doyurma, eve bir lokma ekmek götürme.

Tabi bu söylediklerim 'geçimini alınteri ile gazetecilik mesleğinden sağlayan' basın emekçileri içindi.

Gazetecilikten geçim sağlamak da mümkün mü, tartışılır!

Bu devirde gazeteci olmak 'ateşten gömlek giymek.'

……..

Gazetecilik mesleğinin şartları o kadar ağır ki, tabi oldukları kanun bile ayrı düzenlenmiş:

5953 sayılı basın mesleğinde çalışanlarla çalıştıranlar arasındaki münasebetlerin tanzimi

hakkında kanun,

normal çalışanlardan ayırmış gazetecileri.

Maaşını alan haline şükrediyor az çok demeden,

onlarca, yüzlerce işsiz gazeteciği görünce.

……….

Hep zorluklarından bahsetmeyelim,

bilen biliyor, yaşayan yaşıyor fazlasıyla.

5953 Sayılı kanun gazetecilere olumlu ayrıcalıklar da sağlıyor.

Bunlardan biri de 'gazetecilerin ikramiye hakkı'

Kanun'un 14. Maddesinin son fıkrasında 'gazeteciler her hizmet yılı sonunda işverenin sağladığı karın emeklerine düşen nispi karşılığı olarak asgari birer aylık ücret tutarında ikramiye alırlar' denilmektedir.

Deniliyor denilmesine de, alınıyor mu daha doğrusu veriliyor mu? Bilemem.

Gazetecinin ikramiye isteyebilmesi için;

İşverenin kar elde etmiş olması,

İşyerinin kar elde etmesine katkı sağlamış olması,

şartları sağlanmalıdır.

Kanunda geçen ikramiye miktarı asgari olup, taraflarca daha yüksek miktar belirlenebilir.

'Biz asgariye de razıyız' diyenleri duyar gibiyim.