Bir fotoğrafçı, Endonezya'daki kükürt madencilerinin hayatına yakından bakıyor.
Sahron (25) hayatının yarısını kükürt madenlerinde geçirmiş. Her gün, küfesinde 70 kilo yükle yanardağa tırmanıyor.
(National Geographic Türkiye)
Endonezya’nın Java adasındaki Kawah Ijen yanardağı yakınlarındaki kükürt madeni 1968 yılından bu yana işliyor. 300 madenci, beş dolar karşılığında dayanılmaz sıcaklık, zehirli duman ve ağır yük altında çalışıyor. Madende günde 14 ton kükürt üretiliyor, büyük oranda Çin ve Güneydoğu Asya’ya ihraç ediliyor.
Poniman (35) metal bir çubukla katılaşmış kükürdü parçalıyor.
Alpan (27) on yıldır kükürt madeninde çalışıyor. Madencilerin ancak birkaçında gaz maskesi var. Diğerleri gözlerini, boğazlarını ve ciğerlerini yakan, dişlerini eriten gazdan korunmak için faydasız bir çabayla ağızlarını ıslak eşarpla ya da bezle kapatıyor.
Ahmad (44) 25 yıldır kükürt madeninde çalışıyor. Kükürt, kibrit, lastik, böcek ilacı, gübre, kozmetik, pil, şeker ve film gibi çok çeşitli üründe kullanılıyor.
Yaralı sırt, deforme olmuş belkemiği ve yamuk bacaklar madenciler arasında yaygın. Madencilerin çoğu, kükürdü yanardağın kraterinden merkez kampa taşıdıkları fiziksel açıdan yorucu çaba sırasında dinlenmeye ve yeniden güç kazanmaya pek zaman ayırmıyor.
Mat Buand (36) karısı Satini, çocukları Anip ve Aska ile... Buang haftada dört gün, günde iki kez kükürt taşıdığı madende dört yıldır çalışıyor.
Matsari (39) on yıldır kükürt madeninde çalışıyor. Sırtında taşıdığı ezici kükürt yükü altında yürümekte zorlanıyor.
Sahron (25) çalışmaya ara vermiş, iş arkadaşlarından birine taş atarak eğleniyor.