Eşinin şehit düştüğü Aktütün'den getirdiği toprağı evinde saklıyor
Saldırı günü rahatsız olan bir askerin yerine nöbet tutmuş
İlbaş, "Bana, 'Sen güçlü bir kadınsın. Bana bir şey olduğu zaman çocuklarım sana emanet.' diyordu. Telefon görüşmemizden 3 gün sonra bu hain saldırı oldu. Bana verilen bilgiye göre eşim saldırı günü rahatsız olan bir askerin yerine nöbet tutmuş. Eşimin, hamile olduğumu haber vermeden şehadete ulaşması beni yaralıyor. 14 sene oldu, hep bir eksiklik var. Bayramlarda boynumuz bükük. Çocuklarımı büyüttüm, onun emanetine sahip çıktım. İnşallah onları eşime layık evlatlar olarak yetiştireceğim." diye konuştu.
17 yaşındaki Beyza ise aradan 14 yıl geçtiğini ancak babasına duyduğu hasretin dinmediğini belirterek, "Vatanı için canını veren kahraman bir babaya sahip olduğum için gurur duyuyorum." diye konuştu.
Oğlu Davut ile eşinin kabrini sık sık ziyaret eden İlbaş, eşi ve tüm şehitler için dua ediyor. Asuman İlbaş, AA muhabirine, eşinin hatırasını hayatı boyunca yaşatacağını söyledi.
Hakkari'nin Şemdinli ilçesindeki Aktütün Sınır Karakolu'na 14 yıl önce PKK'lı teröristlerce düzenlenen saldırıda şehit olan Piyade Çavuş Davut İlbaş'ın eşi Asuman İlbaş, eşinin eşyalarını ve Aktütün'den getirdiği toprağı evinde saklıyor. Üç çocuk annesi İlbaş, "İçerisinde eşimin canı, kanı var. Hatıralarıyla hasret gideriyoruz" dedi.
Eşinin şehadetinin ardından bir okula isminin verildiğini anlatan İlbaş, çocuklarıyla mayıs ayında eşinin şehit düştüğü yeri görmek için Aktütün Sınır Karakolu'nun bulunduğu bölgeye gittiklerini söyledi. İlbaş, "Eşimin şehit düştüğü yere gidip oradan bu toprağı aldım. İçerisinde eşimin canı, kanı var. Hatıralarıyla hasret gideriyoruz." dedi.
Evinin bir köşesini eşinin eşyalarına ayıran 3 çocuk annesi İlbaş, şehitten geriye kalan fotoğraflar ile kravat, künye, çakmak, tespih gibi eşyalara özenle bakıyor. İlbaş, çocuklarıyla gittiği Aktütün Sınır Karakolu bölgesinden 5 ay önce getirdiği bir avuç toprağı da evinde saklıyor.
Eşi ile en son, saldırıdan 3 gün önce görüştüğünü anlatan İlbaş, eşinin bir gün şehit olacağını hissettiğini ve bunu arkadaşlarıyla paylaştığını öğrendiğini dile getirdi.
"Eşimin, hamile olduğumu haber vermeden şehadete ulaşması beni yaralıyor"
Eşinin, 2 çocuk babasıyken askere gittiğini belirten İlbaş, "Eşim şehit düştüğünde 2 çocuğumla annemlerde kalıyordum. Eşime hamile olduğumu haber vermeden şehadete kavuştu. O zaman sürekli bölgede olduğu için ona haber verememiştim." dedi.
Siirt'te yaşayan Asuman İlbaş, 3 Ekim 2008'de terör örgütü PKK mensuplarınca Aktütün Sınır Karakolu'na düzenlenen saldırıda eşini şehit verdi. 17 askerin şehit olduğu saldırının ardından eşinin şehadet haberini 2 aylık hamileyken öğrenen İlbaş, 7 ay sonra dünyaya gelen oğluna eşinin ismini verdi.
Hakkari'nin Şemdinli ilçesindeki Aktütün 13. Jandarma Sınır Bölük Komutanlığı ve üs bölgelerine 3 Ekim 2008'de terör örgütü PKK mensuplarınca ağır silahlarla düzenlenen saldırıda 17 asker şehit olmuş, 21 asker yaralanmıştı. Saldırı sırasında çıkan çatışmada 12 terörist etkisiz hale getirilmişti.
15 yaşındaki Kadir de 1 yaşındayken babasının şehit olduğunu dile getirerek, "Onun hatırlarıyla yaşıyoruz. Onu çok özlüyoruz. Eşyalarını görünce duygulanıyoruz." ifadelerini kullandı.
Eşinin çok başarılı ve fedakar bir insan olduğunu belirten İlbaş, onu kaybettikten sonra doğan oğluna "Davut" ismini verdiğini söyledi.
"Babamın adını yaşatıyorum"
İlbaş'ın çocuklarından 13 yaşındaki Davut, şehit babasının adını taşımanın onurunu yaşadığını söyledi. Davut İlbaş, "Babamı hiç görmedim. Annem bana hep onu anlatıyor. Rüyalarıma giriyor. Babamın adını yaşatıyorum. Onun adını yaşatmak beni gururlandırıyor. Babama layık bir evlat olmaya çalışıyorum." dedi.
"Eşimin şehit düştüğü yere gidip oradan bu toprağı aldım"
İlbaş, "Bir Davut şehit oldu, bir Davut dünyaya geldi. Onunla güldüm, onunla ağladım. Eşime çok benziyor, o nedenle çok mutluyum." ifadelerini kullandı. Terör örgütü PKK'nın hiçbir zaman amacına ulaşamayacağını belirten İlbaş, eşi ve kendisinin Kürt olduğunu, PKK'nın Kürtlere her zaman zarar verdiğini kaydetti.