Foça’daki sürgünde bir ‘devlet’ yarattı!

Bir 27 Ocak'ta dünyaya gözlerini açtı...

Bir 13 Ocak'ta hayata veda etti…

Araya…

Kahramanlıkla, vatan aşkıyla, cesaretle ve de hasretle geçen…

Dolu dolu 88 yıl sığdırdı…

***

Türkiye'de Cumhuriyet ilk yaşını kutlarken…

Ve dahi; Akdeniz’deki Kıbrıs...

Henüz İngiltere’nin burnumuzun ucundaki bir  (*) kolonisi iken…

Yeşil Ada'nın güneyindeki Baf Kasabası'nda dünyaya geldi…

***

İngiltere'de hukuk tahsili yaptı…

Yazardı, siyasetçiydi…

Ömrünü Kıbrıs Türklüğü'ne ve…

Yavru Vatan'ın Yunanistan'a bağlanması anlamına gelen…

ENOSİS ile mücadeleye adadı…

Doktor Fazıl Küçük önderliğindeki bir avuç Türk…

“Kıbrıs adası Girit olmasın…” diye haykırarak…

Seslerini Anavatan Türkiye'ye duyurmaya çalışırken…

Daha 20'li yaşlarında o kahramanların arasındaydı…

Yaşamı boyunca…

Bir insanoğlunun siyaseten sahip olabileceği…

Her türlü unvanı yakasında taşıdı…

Kıbrıs Türk Cemaat Meclisi Başkanı oldu…

Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcılığı yaptı…

Otonom Kıbrıs Türk Yönetimi Başkanı seçildi…

Kıbrıs Türk Federe Devleti Başkanı oldu…

Ve; son olarak…

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Kurucu Cumhurbaşkanı unvanı ile taçlandı…

Ama…

Anavatan’da sürgüne geldiği bir “adresi” hiç unutamadı…

O yerin adı…

İzmir'in Foça İlçesi'ne bağlı…

Yeni Foça Mahallesi'dir…

Hikayesi pek güzeldir ve anlamlıdır…

***

Biraz daha geriye gidelim...

Kıbrıs, 1964'te Birleşmiş Milletler'e üye oldu…

Cumhurbaşkanı Papaz Makarios'tu…

Kan kusturuyordu adanın yerli Türkleri'ne…

Baf'ta doğan O Milli Kahraman ise…

Direnişin başrolündeydi…

Gizli faaliyetlerini sürdürürken…

Erenköy'de yakalandı, tutuklandı…

Takvimler, 1967'yi gösteriyordu…

Türkiye, O kahramanı…

Makarios'un insafına bırakamazdı…

Devletimiz gücünü gösterdi; diplomasi araya girdi…

O kahramanı cımbızla çeker gibi…

Papaz'ın elinden aldık; Ankara'ya getirdik…

***

Devlet Baba'nın koruması altındaydı artık…

Önce…

“Ankara'da oturamam…” dedi…

Anavatana gelirken, yolda Foça'nın methini duymuştu…

Sonra fotoğraflara baktı…

Küçücük bir sahil kasabasıydı…

O günkü adıyla “Yenice”

Ve ne kadar da çok benziyordu Yavru Vatan'daki…

Doğup, büyüdüğü Baf'a!

“Beni ve ailemi Yenice'ye yerleştirin” dedi…

Aynen Baf'taki gibi…

“Denizin mavisini göreyim, kumsalda yürürken, Yavru Vatan için neler yapabileceğimi düşüneyim...”

Diyordu...

Kabul etti, Ankara…

Sonra, ver eline Foça…

Oradan da karayoluyla Yenice…

***

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin…

Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş…

Eşi ve çocuklarıyla…

43'üncü yaşını sürerken…

O günkü adıyla Yenice'de…

Bugünkü adıyla Yeni Foça'da…

Mustafa Kemal Atatürk Mahallesi'ndeki taş evde…

Tam beş buçuk ay yaşadılar…

Adı; sürgündü ama…

Hayatlarının…

Belki de en mutlu günlerini o taş evde geçirdiler…

Dönemin Foça belediye başkanları…

Selçuk Dirim ve daha sonra seçilen Mustafa Konuk

Ve tabii ki; Yenifoça halkı…

Denktaş Ailesi'ni çok sevdiler; sahip çıktılar…

Alay komutanı Mehmet Remzi Kızılsu

O güzel aileyi gözü gibi korudu…

***

Rauf Denktaş…

Her sabah sahile iniyor…

Yavru Vatan'ın geleceği için düşlediği planları…

Minik minik kaleme alıyor…

Ancaaak…

Kıbrıs'ın geleceğini planlarken…

Ankara ile teması hiç bırakmıyordu…

En büyük arzusu…

Kıbrıs'ta bıraktığı halkının…

Korkudan, kaygıdan uzak biçimde…

Hür, bağımsız ve egemen olarak yaşaması yönündeki…

Emelini ve kuvvetli arzusunu pekiştirmekti…

Hürriyet'in… Bağımsızlığın… Kardeşliğin… Dostluğun…

Ne olduğunu Yeni Foça'da görüyor, yaşıyordu…

***

Oğlu Serdar Denktaş dokuz yıl önce…

Dönemin Foça Belediye Başkanı Gökhan Demirağ'ın…

Babası adına düzenlediği park ve büstün açılışı için…

Yeni Foça'ya geldi…

Denize baktı; kaldığı taş evi nemli gözlerle izledi…

Sahilde yürüdü ve şöyle dedi:

“Kıbrıslı Türkler deniz sahiline indiklerinde çocuklarına, (Türkçe konuşmak durumunda kalırsanız sessiz konuşun, Türk olduğunuz anlaşılmasın) uyarısı yapardı... O nedenle, Kıbrıs'ta sahile gidip, yüzmeyi öğrenemedim... Yüzmeyi nerede öğrendim bilir misiniz? Yıllar sonra sürgün günlerinde Yeni Foça'da öğrendim... Ana Vatan Türkiye’de, özgürlüğün yaşandığı bir bölgede, Yeni Foça'da yüzebildim… 1974 Barış Harekatı bu nedenle çok önemliydi…”

***

Bitiriyoruz…

Yeni Foça, sadece İzmir'in bir turizm yıldızı değildir…

Aslında…

Tam olarak…

Bir balıkçı kasabası demek bile zor…

Ancak…

Kanıtlamak mümkün olmasa da…

Büyük olasılıkla…

Yavru Vatan'ın nasıl bir “Devlet”e dönüşeceğinin…

Fikren yeşerdiği…

Bir Cennet olarak anmak yanlış olmasa gerek!

Rahmetle yad ediyoruz kahraman Rauf Denktaş’ı...

(*) Koloni: “Sömürge...”

Nokta…

Hamiş: Rauf Denktaş, tamamıyla Türkiye'ye bağlıydı, zaten KKTC'yi kurmasının nedeni de odur... Denktaş, vefat etmeden önce “Bizim tutanağımız KKTC'dir, elimizdeki güç budur... Sakın ola bundan geri gitmeyin, bizi kurtaracak olan budur, devletimizdir” diye vasiyette bulunmuştu... KKTC, Denktaş’ın Türkiye ile ince ince planlarını yaparak kurduğu bir devlettir... / TMT Mücahitler Derneği Başkanı Yılmaz Bora...

Özel Not: CHP İzmir eski Milletvekili Kemal Anadol ve Foça Aşığı araştırmacı – yazar İbrahim Gürsu'ya teşekkürlerle…

Sonsöz: Rauf Denktaş'ı “milli kahraman” yapan, halkına ve Türk Ulusu’na olan sevgisidir… / Anonim…”