Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ - İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Kasım ayı olağan meclisinin 6’ıncı oturumu tamamlandı.
Oturuma İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 91 milyar 300 milyon TL’lik bütçesi ve 24 milyar 200 milyon TL’lik ESHOT bütçesinin görüşmeleri damga vurdu. Saat 15:00’de başlayan meclis oturumu yaklaşık 7 saat sürdü. AK Partili ve CHP’li üyeler bütçe rakamları üzerinden sık sık karşı karşıya geldi.
TEKİN: MEVCUT BORÇLARIMIZI ÖDEMEK İÇİN KULLANACAĞIZ
AK Parti adına bütçe görüşmeleri için ilk olarak söz alan Meclis Üyesi Ercan Tekin, “Bu meclisin ve Büyükşehir Belediyesi’nin saygınlığının korunması hepimizin görevi olduğunu düşündüğüm için hatırlatma ihtiyacı duydum. Bundan sonraki süreçte bu geleneklerin yaşatılması hususunu siz Büyükşehir Belediye Başkanı ve ilçe belediye başkanlarının takdirine sunuyorum. Büyükşehir Belediyemizin bütçe rakamlarının bir kısmı burada Cumhuriyet Halk Partili meclis üyelerince ifade edildi. Ben de bazı rakamları ve taşıdığı anlamları farklı bir pencereden ifade edeceğim. Belediyemizin bütçede gelirlerinin 74 milyar 500 milyon TL olacağı, giderinin yani harcamalarının 91 milyar 500 milyon lira olacağı öngörülmektedir. Bütçede oluşan 16 milyar 800 milyon lira tutarındaki açığın da borçlanma yolu ile sağlanacağı görülmektedir. 6,5 milyar TL’si anapara ve 3 milyar 722 milyon TL de faiz olmak üzere toplam 10 milyar 200 milyon lira borç ödemesi yapılacaktır. 17 milyar 953 milyon TL borçlanma yapılması planlanmaktadır. Yani aldığımız borcun bir kısmını mevcut borçlarımızı ödemek için kullanacağız. Personel giderleri (5 milyar 687 milyon ), personel çalıştırmak için yapılan hizmet alımları (16 milyar 829 milyon), SGK ödemeleri (480 milyon) ve yedek bütçe içerisine konulan personel harcamaları (emeklilik, kıdem tazminatları vs.) (yaklaşık 4 milyar) olmak üzere toplam 27 milyar TL’ye ulaşmaktadır. Bu da belediye gelirlerinin yüzde 36’sına giderlerinin ise yaklaşık yüzde 30’una karşılık gelmektedir. Maalesef belediyemizin 5 yıl önce personel için bütçeden yaptığı harcamaların oranı yüzde 26 iken 5 yıl boyunca işe alınan binlerce personel nedeniyle bu oran bu yıl yüzde 30’a yaklaşmış bulunmaktadır. Bütçenin yaklaşık yüzde 10’una denk gelen 9 milyar TL ise destek için ESHOT ’a aktarılacaktır. Zarar eden şirketlerin zararlarının karşılanması için sermaye artırımı ve azaltımı adı altında bütçenin yüzde 7,5 ine denk gelen 6 milyar 600 milyon TL kaynak şirketlere aktarılacaktır. Bu kaynağın bir kısmı da şirketlerin yapılandırılmış olan 8 milyar TL’yi aşan SGK borçlarının ödenmesinde kullanılacaktır. (İZELMAN ve İZENERJİ) Bununla birlikte şirketlerimizin (İZELMAN, İZENERJİ, İZULAŞ, İZDOĞA VE METRO A.Ş’nin) 4,5 milyar TL’yi aşan vergi borcu bulunmaktadır. Belediyemizin bağlı kurumları ve şirketleri de dahil olmak üzere konsolide kredi borcu 32 milyar TL’yi aşmaktadır. Yine belediyemizin 3 milyar TL’yi aşan cari borcu bulunmaktadır. Tüm bu rakamları birlikte değerlendirdiğimizde; belediyemizin kredi, SGK, vergi ve cari borçlarının toplamı Ekim ayı sonu itibari ile yaklaşık 47,5 milyar TL’yi aşmaktadır. İhtiyaç sahiplerine 789 milyon TL ayni ve nakdi doğrudan yardım yapılmasının planlandığı, temsil ve tanıtım giderleri için ise 373 milyon TL kaynak ayrıldığı görülmektedir. Yukarıda bir kısmını belirttiğimiz harcamalardan sonra, İzmir’in çözüm bekleyen sorunlarının çözümü için yapılması gereken yatırımlara ayrılan kaynak ise gayrimenkul sermaye üretim giderleri kaleminde belirtilen 20 milyar 500 milyon TL’dir. Yeni yatırımlar için ayrılan bu tutar bütçenin yüzde 22,5’ine karşılık gelmektedir. Yol onarımları, köprü onarımları vs. gibi büyük onarımların gösterildiği gayrimenkul büyük onarım giderleri kalemi ile gayrimenkul mal bakım ve onarım gideri kalemlerinde gösterilen toplam tutar ise 3 milyar 977 milyon TL olup bütçesinin yüzde 4,4’üne karşılık gelmektedir. Tüm bu rakamlardan da anlaşılacağı üzere belediyenin 74 milyar 500 milyon TL olan geliri belediyenin sadece yatırım dışında kalan harcamalarını karşılamaya yetmektedir. İzmir’in ihtiyacı olan tüm yatırımlar borçlanma ile yapılacaktır. Geçmiş yıllardaki verileri de dikkate aldığımızda İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin öz kaynaklara dayalı mali yapısı son 5 yılda hızla bozulmuş ve borca dayalı mali yapıya doğru hızla verilmeye başlamıştır. Sayın başkan bu yapının sürdürülebilir olmadığını siz de takdir edersiniz. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 2025 yılı bütçesinin bu hali İzmir’in çözüm bekleyen devasa sorumlarının ne kadarına çare olacağı ise inanın çok tartışılır. 2025 yılı bütçesinin etkinlik ve verimlilik ilkeleri ile yeterince örtüşmediği, stratejik planda belirtilen hedeflerle uyum sağlamadığını gördüğümüz için, Cumhur İttifakı olarak bu bütçe çalışmasına üzülerek ret oyu kullanacağımızı ifade ediyorum. Büyükşehir belediyemizin bütçesi hakkında konuşmama son vererek ESHOT bütçesi hakkındaki görüşlerimizi aktarmak istiyorum. Sizlerin de bildiği üzere kent içi ulaşımı, yasalarla büyükşehir ve il belediyelerine verilmiş bir imtiyazdır. Başka bir deyişle görev ve sorumluluktur. İzmir Büyükşehir Belediyesi de bu sorumluluğunu kara ulaşımında bağlı kuruluşu olan ESHOT ve iştirakleri olan İZULAŞ A.Ş ile, raylı sistemlerde METRO A.Ş. ve İZBAN A.Ş, deniz ulaşımında ise İZDENİZ A.Ş ile yerine getirmektedir” ifadelerini kullandı.
Tekin sözlerine şu ifadeler ile devam etti;
“ESHOT bütçesine baktığımız zaman gelir bütçesinin 13,300,000,000.00 TL, gider bütçesinin ise 24,200,000,000.00 TL olarak planlandığını, bütçenin 10,900,000,000 TL borç alınarak denkleştirileceğini görmekteyiz. Gelir bütçesinin 4,300,000,000.00 TL yani yüzde 18’i bilet ücretlerinden karşılanırken 9,000,000,000.00 TL yani yüzde 37’si belediye bütçesinden yapılacak yardım ve geri kalan yüzde 45 ise borç alınarak elde edilecektir. Yani belediyemiz ESHOT’un harcamalarını sübvanse edecektir. Dünyada her ülkede her şehirde ulaşım kamu kaynakları ile sübvanse edilir. Yani desteklenir. Biz de Cumhur İttifakı olarak ulaşım ile ilgili gerek 90 dakika uygulamasında gerekse ESHOT ve ulaşımla ilgili şirketlere aktarılan tüm kaynaklarda, geçmiş dönemlerde olduğu gibi bu dönemde de evet oyu kullanarak destek verdik. Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı tüm harcamalar içerisinde İzmirliye dolaysız olarak ulaşan, hayatlarına dokunan, gönül rahatlığı ile içimize sinen bu nedenle de helali hoş olsun dediğimiz nadir harcama kalemlerinden biri bu kalemidir. 24 milyar 200 milyon TL olan gider bütçemizin, 14 milyar TL’yi aşan kısmı yani yaklaşık yüzde 55’i personel, yaklaşık 2 milyar 600 milyon TL yüzde 11’i yedek parça ve bakım, 3 milyar 500 milyon TL yani yüzde 15’i de akaryakıt gideri olarak görülmektedir. Büyükşehir belediye bütçesinden ESHOT ’a yapılan kaynak aktarımının 2021 Yılında 980 Milyon TL, 2022 Yılında 2 Milyar 448 milyon TL, 2023 Yılında 2 Milyar 926 milyon TL, 2024 Yılında İse 3 Milyar 900 milyon TL olarak gerçekleşirken, 2025 Yılında bu Tutar 9 milyar TL’ye yükselecektir. Bu destek miktarı her yıl giderek artmaktadır. Biz belediye olarak üstümüze düşeni yapıyor ve ESHOT’u sübvanse ediyoruz. Bu desteğin sürdürülebilir bir oranda kalması gerekmektedir. Dolayısı ile ESHOT’un çağa uygun, modern teknolojilerden faydalanması, oyun değiştirici dediğimiz ‘’stratejik kararları’’ alması kaçınılmaz hale gelmiştir. Klasik tedbirler ile ESHOT’un istenilen seviyeye gelmesi mümkün değildir. Gelirlerini arttıramayan ESHOT’un giderlerini azaltması gerekmektedir. Son 15 yılı incelediğimizde ESHOT yönetiminde tutarlı bir politika izlendiğini söylemek mümkün değildir. Geçtiğimiz 5 yıllık dönemin verilerini incelediğimizde her yıl yaklaşık 51 milyon litre yakıt kullanıldığını görmekteyiz. Oysaki bu 5 yıl içerisinde 3 tramvay hattı açılmış ve her bir tramvay hattının açılışının 25 otobüsü seferden çekeceği yetkililerce ifade edilmişken, 6 ilçede ESHOT otobüsleri seferlerini durdurarak İZTAŞIT kapsamında ulaşım kooperatiflerinin araçları çalışmaya başlamış yani sefer sayıları azalmış olmasına rağmen, ayrıca 10-11 yaşındaki eski otobüsler seferden kaldırılarak yerine 400 adetten fazla yeni otobüs alınarak yüzde 10 yakıt tasarrufu sağlandığı yetkililerce ifade edilmiş, üstelik yakıt giderlerini düşürecek cihaz ve uygulamalar ile ilgili çalışmalar yapıldığı hem basına hem de komisyon toplantılarında üyelere bizzat ESHOT üst yöneticileri tarafından defalarca söylenmesine rağmen, harcanan yakıt miktarının hala 51 milyon litre olmasını anlamak mümkün değildir” dedi.
ÇARŞAF ÇARŞAF ANLATILMIŞ
“Aziz Kocaoğlu döneminde 20 adet elektrikli otobüs alınmış ve 40 otobüsü şarj edecek altyapı yatırımı yapılmış, günlerce basında teknolojik gelişmeden karbon salınımının azaltılmasından, yakıt tasarrufu sağlanacak olmasından bahsedilmiş ve ESHOT’un Türkiye’de ilerici bir vizyon çizerek kurulan ilk elektrikli otobüs filosu olduğu çarşaf çarşaf anlatılmıştır. Tunç Soyer döneminde ise stratejik planda yazmasına rağmen elektrikli otobüslere bin bir bahane bulunmuş ve yok sayılmıştır. Oysaki batarya teknolojisi hızla ilerlemekte ve tüm dünya elektrikli araçlara yönelmektedir. 2017 yılında alınan 20 elektrikli otobüsün 7 yılda 2 milyon litre yakıt tasarrufu sağladığını ESHOT yetkilileri kendileri ifade ediyorlar. Bütün bunlarla birlikte tüm şarj altyapısı hazır olmasına rağmen 20 adet daha elektrikli otobüs alınmamasını anlamak mümkün değildir. İzmir’den sonra bu işe adım atan Konya, Manisa, Kayseri, Şanlıurfa, Gaziantep, Malatya Büyükşehir Belediyeleri ve Eskişehir Belediyesi elektrikli otobüs ve troleybüsü işletmeye almış ve başarı ile kullanmaya başlamıştır. İzmir Büyükşehir Belediyesince 2012 yılında başlanıp, 2021 yılında kesin kabulü yapılan ve milyonlarca liralık kamu zararıyla Sayıştay raporlarına konu olan “tam adaptif trafik yönetim ve denetim bilgi sistemi içerisinde yer alan; ESHOT otobüslerinin içerisinde bulunan kamera sistemlerinin birçoğunun çalışmadığını artık İzmir’de bilmeyen kalmadı. Sözün kısası geçtiğimiz 15 yılda çok söz söylendi az iş yapıldı. 2025 yılı ESHOT bütçesinin gerek bütçe komisyonu görüşmelerinde, gerekse komisyon sonrasında ESHOT Genel Müdürü ve bütün ESHOT yönetiminin özetle giderleri düşürmek için yakıt tasarrufu sağlayıcı cihaz tedariği ve aracın- yolun-sürücünün durumunu ve de performansını ölçen bir yazılım üzerinde çalıştıklarını, en kısa sürede uygulamaya almayı planladıklarını ifade ettiler. 2025 yılında 70 adet solo otobüs ve 50 adet midibüsün alımını tamamlayacaklarını, hem hizmet kalitesini arttıracaklarını hem de yakıt ve bakım giderlerini azaltacaklarını beyan ettiler. 200 adet körüklü 200 adet solo otobüsün alım ihalesine çıkılacağını söylediler. Yaklaşık 20’si troleybüs veya trambüs olmak üzere 100 adet elektrikli otobüs alımı için ihale hazırlığı yaptıklarını telaffuz ettiler. Elektrik giderlerini azaltmak için 2 adet güneş enerji santrali inşasına başlayacaklarını dile getirdiler. Unutmayalım ki vizyon sahibi olmak gelişmeleri izleyenlerin değil, gelişmelere öncülük edenlerin sahip olduğu bir vasıftır. Kendilerinin samimiyetine inanıyoruz. Ancak “ainesi iştir kişinin lafa bakılmaz” atasözümüzü de unutmuyoruz. İzmir halkı adına verilen bu sözlerin yerine getirilip getirilmediğinin takipçisi olacağız. Önümüzdeki yıl kesin hesap ve faaliyet raporu döneminde bu kürsüden bu beyanların gerçekleşme durumunu tekrar konuşacağız. Yapılanlar için alkış, yapılmayanlar için eleştirilerimizi dile getireceğiz. Yukarıda belirttiğimiz hususlar ışığında, İzmir halkının temel ihtiyaçlarından biri olan, ulaşım hizmetinin aksamaması ve yeni ESHOT yönetimine ön yargılı olmadığımızın nişanesi olarak, ESHOT 2025 yılı bütçesine evet oyu kullanacağımızı, bundan sonraki bütçelerde ise burada verilen sözlerin yerine getirilip getirilmediği hususuna göre değerlendirme yapacağız” diye konuştu.
YETER: DAHA FAZLA DESTEK ALMALI
AK Partili Tekin'in sözlerine yanıt veren CHP'li Candaş Yeter, "Otobüs başına şoför sayısının 2 ya da 2,5 olması lazım. Bu nedenle bizim personel fazlalığımız yok. Akaryakıt giderlerinin neden aynı olduğunu sordu Ercan Bey ancak yeni hatlar açıldığı ve artan nüfus nedeniyle daha sık seferler yapıldığını unutmuş sanırım. Akaryakıt giderleri için 2025 yılında 3,5 milyar TL ödenek ayrıldı. ESHOT 2024 Ekim'e kadar 1 milyar 399 milyon TL gelir elde ederken, sadece akaryakıt gideri 1 milyar 670 milyon TL olmuştur. Kurum hasılatının akaryakıtı bile karşılamadığı, 2025 yılı içinde yüzde 17'sini karşılayacağı gerçeği ile karşı karşıyayız. Belediyeler merkezi hükümetten daha fazla destek almalıdır" dedi.
ATMACA: CİDDİ SIKINTILAR YAŞANABİLİYOR
AK Parti Meclis Üyesi Uğur İnan Atmaca raylı sistemlerin önemine dikkat çekerken, şu ifadeleri kullandı: "Gelişmiş dünya kentlerinde raylı sistemin yüzde 90 ve üstü olduğunu görüyoruz. İzmir'de yüzde 4 olduğu söylendi. Bu konuda daha hızlı yol almalıyız. Lastikli sistem yoğun şekilde devam ettiği sürece kent için trafik ve ulaşım sorunlarını yaşamamız kaçınılmaz. Dirençli kent sloganı ile yola çıkıyorsak belediyemize ait binaların elden geçirilmesi gerekiyor. Bir afet anlarında bu binalardan medet umarken buradaki arkadaşların başına bir şey gelmesi hepimizi üzecektir. ESHOT’un sizin döneminizde açık ihale yapıldığı söylendi. Bunu takdir ediyoruz. Ancak İZULAŞ ve Metro'yu ne yapacağız. Bunlarda da aynı sistemin uygulanması gerekiyor. Sizin söylemlerinizi meclis içinde ve dışında önemle takip ediyoruz. 6 Haziran'da bir açıklamanız olmuştu. ‘İzmir'i turizm kenti yapmayı düşünmüyorum’ diye. 20 gün sonra da ‘İzmir'i turizm kenti yapmak için elimden ne geliyorsa yapacağım’ dediniz. İzmir'in hangi kimliğini hangi yolla ön plana çıkmasını sağlayacaksınız? Ege Şehir ile ilgili konu görüşüldü. Yol ve asfaltlama işlerinde önce ihale yapıyoruz İZBETON'a veriyoruz sonra İZBETON ihale yapıp alt taşeronlara veriyor... Burada ciddi sıkıntılar yaşanabiliyor. Yapılacak sosyal konutları biz neden ilk elden vermiyoruz? Orada sıkıntı yaşanması durumunda belediyemizin ciddi sorun yaşaması kaçınılmaz. Metro A.Ş'nin 1 milyara yakın mal varlığı vardır diye düşünüyorum. Ancak biz burayı 1 yıldır sigortasız olarak kullanıyoruz. Sigortanın yapılmasının önemli olduğunu düşünüyorum.
İZFAŞ konusunda belki de ansiklopedi yazılabilir, özellikle İEF bünyesinde yapılan onlarca istisnai alıma baktığımızda şirket adeta mahalle bakkalı gibi yönetiliyor. Fuar kapsamında yapılan istisnai hizmet alımlarından bazı örnekler şunlar;
Halk TV 500 bin TL, Ekol TV 500 bin TL, Halk TV 600 bin TL, Krt TV 300 bin TL, Sözcü TV 95 bin TL, Tele 1 TV 200 bin TL, Faselis Veri Tek. İstanbul 420 bin TL, Murat Biricik 620 bin TL, Kent Vizyon İstanbul 4 milyon 500 bin TL, İzce Reklam Led Ekran 588 bin TL… Yani toplam 8 milyon 123 bin TL. 1 günlük söyleşiler; Emrah Safa Gürkan 374 bin 132 TL, Okan Bayülgen 670 bin TL, S. Kuzuloğlu - Alp Manas 522 bin 590 TL… Konserler; 2024 Fuar Etkinlik Ses Işık 35 milyon 115 bin 800 TL, Çim Konserleri Kaşe Bedeli 9 milyon 100 bin TL, Çim Konserleri Organizasyonu 21 milyon 300 bin TL”
TUGAY: NİTELİKLİ TURİST İSTİYORUZ
İddialar hakkında söz alan Başkan Tugay, AK Partili Atmaca’ya yanıt verirken “Hepimizin bireysel öngörüleri var. Ancak aynı zamanda bazı kararları verirken araştırmalarımız, görüş almalarımız, çalıştaylar yapılıyor. Bunlarla yol yürümemiz lazım. Planlama ajansımız vizyon 2074 çalışmaları yürütüyor. Bunlara akademisyenler araştırmacılar, STK'lar, belediye temsilcileri katılıyor. Bu toplantılar devam ediyor. Buralarda da bu sorular konuşulup tartışılıyor. Benim bireysel görüşüm; Biz İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak İzmir halkının bu şehirde huzuru, sağlıklı, konforlu, her türlü tehditten arınmış şekilde yaşamasını hedeflemeliyiz. Bunun içinde ulaşım planlaması, körfez temizlemesi, kentin daha yeşil alan olması gibi birçok alan var. Tüm bunların hepsi İzmirlilerin kentte huzur içinde yaşaması ile ilgili bir şey. O gün bana gazetecinin sorduğu soruda şu vardı; Bizde turizm deyince turist sayısı ile orantılanıyor. Oysa birçok turizm ilimizde ilçemizde... Biz ucuz turizm hizmeti veriyor. Bizim 100 turistimizin harcadığı parayı başka bir ülkede 1 turist harcıyor. 100 kişinin yarattığı çevre kirliliği, atığı, kente verdiği zararı onlar yaşamıyor. Avrupa'nın birçok kentinde biz ‘turist istemiyoruz’ kampanyası yapıyor. Biz tabii ki turist istiyoruz ancak biz kentin kalkınmasına katkı sağlayacak turist istiyoruz. Buraya gelen turistin gelip ucuz otelde kalan, sokaktaki satıcılardan bir şeyler yiyip doğru düzgün para harcamadan gitsin istemiyoruz. İzmir'i çok seven biri olarak söylüyorum bunu. İzmir’in çok çok kıymetli bir yer olduğunu ve nitelikli turizmi hak ettiğini düşünüyorum. Turizm adı altında yapılan ucuz hizmetlere karşıyım. Diyoruz ki İzmir'i yaşam açısından iyi bir hale getirelim. Öncelikli hedefimiz budur. Benim için turiste hizmet etmekten çok İzmirliye hizmet etmek önemli. Böyle olunca zaten turizmde de potansiyelimiz artar. İzmir'de turizm yatırımı yapmak isteyenler uyduruk şeyler yapmasın, doğru düzgün yatırımlar yapsın istiyorum. Kent kimliğiyle ile ilgili şunu görüyoruz; İzmir insanlarının birbirine hoşgörü ile yaklaştığı, çok kültürlülüğü ile güzel, sosyal yaşamı ile zengin, doğal yaşamı ile çok güzel olanakları olan, doğanın her türlü renginin niteliğinin var olduğu, tarım açısından inanılmaz potansiyeli olan ve çok yüksek gastronomi kültürü olan bir şehir. Bizim çalışmamız gereken alanlar öncelikle doğal zenginliklerimizi korumamız. Herkes körfezin yakınında, denizi görecek şekilde yaşamaya çalışıyor. O nedenle 4,5 milyon nüfusumuzun 3,5 milyonu körfez çevresinde. Bu kadar sıkışık alanda yoğun yapılaşma olunca mutlaka kaçınılmaz şekilde trafik, ulaşım, altyapı sorunu oluyor ve körfez de kirleniyor. Körfezde ağır şehir atığın nedeni bu kadar yapılaşma olması. Bizlerin en önemli sorumluluğu, bundan sonra kente vizyon katacaksak, doğanın bize bahşettiği güzellikleri korumak yönünde olmalı. Bunun üzerinde sağlıklı, dengeli, birbirini seven, şehrine ve değerlerine sahip çıkan bir kent olmalıyız. Buraya yatırım gelsin de taştan olsun demememiz gerekiyor. Çevreye zarar veren, doğayı ve çevreyi kirleten yatırımların olmaması gerektiğini düşünüyorum. İzmir maden açısından değerleri olan şehir olabilir ancak dağlarını taşlarını bu kadar pervasızca dağıtan asla olmamalıdır. Kendi su kaynaklarını maden işletmeleri ile kirleten bir şehir asla olmamalıdır. Bizler bunu başarabilirsek hiçbir zaman aç kalmayız. Yaşamın tüm güzelliklerini yaşarız. Bizim zenginliklerimiz zaten bunlar. Bazı şeyler parayla alınamıyor. Sahip olduğumuz cenneti, güzellikleri korumak için üstümüze düşeni hepimiz yapacağız. Yapılan araştırmalar gastronomi, bilişim teknolojileri çok uygun görünüyor. Bunlarla birlikte limanlarımız ve uluslararası festivallerimiz şehrimizin kalkınması için yeterli olacaktır. Sayılan harcamaların hepsi İzmir Fuarı için yapılan açıklamalar. Metroda sigorta konusu... Türkiye'de hiç metronun işletme sigortası yok çünkü devlet kurumlarında bu olmuyor. 2022 senesinde Metronun sigortası için 255 milyon TL teklif verilmiş. Bu nedenle yapılamamış” dedi.
ALTINKESER: KÜTÜPHANE YAPIMI İÇİN…
MHP'li Grup Başkanvekili Bahadır Altınkeser kütüphanelere dikkat çekerken, "Buca Onat Tüneli… Bununla ilgili sürekli sizle konuşuyoruz. 2,5 kilometre gidiş geliş olan proje 2018’de Aziz Başkan döneminde başlamış sonra durmuştu. Sizin döneminizde devam ediyor. En son Mayıs ayında gittiğinizde yüzde 70 oranında kazı çalışmalarının bittiğini söylemiştiniz. Ancak hala ışık görünmedi. Candaş Bey yıl sonunda yüzde 83 olacak dedi. Sanırım bir karışıklık var tünelle ilgili. Kentte kültür sanat faaliyeti konusu… Buca’da da kütüphane yapımını konuştuk. 160-170 bin öğrencinin olduğu yerde 20 metrekarelik 2 kütüphane var sadece. Büyükşehir Belediyesi’nin sitesinde 9 tane kütüphane gözüküyor. Büyükşehir belediyemizin maalesef kütüphane performansı iyi değil. Üniversite ilçeleri olan Buca ve Bornova’da kapsamlı kütüphaneler oluşturulması zorunludur. 2025 yılı bütçesine baktığımızda kütüphane yapımı için ayrılan para 15 milyon TL. Bu para ile ancak mevcutların varlığı sürdürülebilir. Yeni mezar alanlar için kamulaştırılacak alanlar için 2025’te 6 bin metrekare olarak gözüküyor. İzmir’de ciddi anlamda mezarlık sorunu var. Yarın ölsek nereye gömüleceğimizi bilmiyoruz. Defin alaları hedeflerinin yetersiz olduğunu düşünüyorum. Biz Buca’da defin etmek istediğimizi söyledik bir yakınımızı bize 12 bin TL bedeli olduğu söylendi. Bunla ilgili ciddi bir rahatsızlık söz konusu” diye konuştu.
TUGAY: PREFABRİK YAPI DÜŞÜNCEMİZ VAR
Kütüphanelerle ilgili konuşan Başkan Cemil Tugay, “Güzelbahçe’de 2 kütüphane depremde hasar aldığı için kapatılmış. Doğanlar’da ve Menemen’de birer kütüphane açıyoruz. Kültürpark içinde açılması için izin bekliyormuşuz. Buca Hasanağa Bahçesi içinde yapmayı planlıyoruz. Prefabrik bir yapı düşüncemiz var” diye konuştu.
YILDIZ: BU SENE BÜTÇE ARTIŞIMIZ YÜZDE 80
AK Parti Grup Başkanvekili Hakan Yıldız, “Birikmiş sorunları anlatırken dakikalar yetmiyor. Bugünkü bütçe bana göre biraz daha tartışmasız ve sakin geçecek. Çünkü bu sayın başkanın ilk bütçesi. Geçtiğimiz yıllara nazaran muazzam bir bütçe rakamı ile karşı karşıyayız. Geçmişte 5,5 milyar dolar bütçe yöneten büyükşehir, sadece 2025'te 4,5 milyar dolar bütçe yönetir hale geldi. Demek ki problem çözmeye elimizde kaynak var. Bu kaynağın yüzde 93'ü merkezi hükümet tarafından geliyor. Biz son 2 yılın toplamından daha fazla bütçe kullanır haldeyiz. Temel olarak baktığımızda geçen sene 45 milyar bütçeye ilave 6 milyarlık bütçe yapmıştık. Bu sene bütçe artışımız yüzde 80... Hükümetimizin yüzde 45 civarında artışını düşünürseniz, enflasyonun yüzde 40'larda olacağını düşünürseniz, çok ciddi bir bütçe var. Gerçekleşmesini merakla izleyeceğim. Yüzde 18'lik bir borçlanma öngörüyoruz. Bütçenin rakamsal artmasına rağmen yüzde 34'ü yatırıma ayrılmış. Geçmiş yıla göre yüzde 6'lık yatırım kesintisi var. İlk 10 aylık gerçekleşmeye baktığınızda giderlerde yüzde 95’lerde kapanış olacak. Biz bütçeye rakamların ışığında amaçlar kapsamı içinde değerlendirerek baktık. AK Parti hükümetleri ile 2023-2024 yılları arasında DSİ 52 milyarlık bir yatırım yapmış kentimize. 7 adet içme suyu kaynağını İZSU'ya devrettik. Keşke biz de opera binasının neden durdurulduğunu konuşmak yerine 'hedeflerimizin altında yüzde 80’lerdeyiz, 2 sene önce bitirmeyi planlıyorduk ama önümüzdeki sene bitireceğiz' demesini beklerdik. Büyükşehir'in öyle bir karnesi var ki... Buca tünelleri keşke bitmiş olsaydı. 1500 konut yapabilmiş İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin, geçtiğimiz 5 yıl içinde 4 bin 400 konutu Arap saçına dönmüş durumunu dile getirdiğimizde partizanca davranmıyoruz. Partizanca davransak Ege Şehir'e verdiğimiz alanın planlamasını oy birliği ile geçirmezdik Menemen Meclisi'nden. Ancak aynı tavrı Menemen Belediyesi’nde sergilediğinde Büyükşehir Belediyesi partizanca davranıyor" dedi.
GES İLE YAPTIĞINIZ AÇIKLAMA NET
Projelere ayrılan paralara dikkat çeken Yıldız, "Umarım Buca Metrosu sürecinde biter ve Narlıdere Metrosu gibi olmaz. Bizim siyasi kültürümüzde millete hizmet esastır. CHP'nin kentin trafik sorununa neşter vuracak Buca Metrosu’nun zamanında bitmesini isteriz. Projelere baktığımızda temel olarak Mürselpaşa Altgeçiti’ni görüyoruz. Ancak seçim döneminde sizin ve bizim de vaatlerimiz arasında yer alan köprülü kavşaklar çok önemli. 4 noktada yenilenebilir enerji yatırımı... Sizin dün bir açıklamanız oldu. Yenilenebilir enerji yatırımına kaynak 6 milyon TL. Seçimden önce vaat etmişsiniz, bütçede 6 tane gözüküyor. Ancak sayın başkan geçen gün yaptığı toplantıda GES ile ilgili yaptığı açıklama net. Sanırım artık bu çalışmalar yapılmayacak. Türkiye’nin bu anlamda GES ve RES yatırımları artmıştır. Ben yenilenebilir enerji yatırımlarını bu kentte olması gerektiğini düşünenlerdenim. Kültürpark'ta iyileştirme yapılacak dendi. Ancak kitapçıkta başlık var ama para yok. Hiç para harcamayacağımız yer için memnuniyet oranını yüzde 100 koymuşuz. Nasıl başaracağız, şapkadan tavşan mı çıkaracağız bilmiyoruz. Doğal Yaşam Parkı’nda bakım yapılması ve yenilenebilir enerji yapılması belirtiliyor. Ancak buna ayrılan para 180 bin TL. Harmandalı Atık Depolama Tesisi için zemin iyileştirmesine ayırdığımız para 200 milyon TL... Burada bir takım mahkeme kararları belediyemizi zorluyor, çevresel felaketleri büyütmüş durumdayız ancak devasa bütçede uygun gördüğümüz rakam 200 milyon TL. Süt Kuzusu projesi... Bunu çok önemsiyoruz. Aziz Bey'in kente bıraktığı önemli bir proje. Burada tasarrufa mı gittiniz merak ediyorum. Projeye ayırdığınız rakam 222 milyon TL. Bu ara ancak 4-5 milyon litre yapıyor. Geçtiğimiz yıllara göre yüzde 51'lik düşüş var. Benim duyduğum gibiyse, sosyal hizmetlerin belirlediği ihtiyacı olanlara verilecek gibi. Böyle bir kararınız varsa başka kalemlerden buraya para aktararak bu yanlıştan dönün. Kentsel dönüşüme 350 milyon, süt kuzusuna 250 milyon TL ayırdığınız dönemde hangi tanıtıma 712 milyon TL ayırdığınızı merak ediyorum" diye konuştu.
HIZLI GİTTİĞİNİZ KANAATİNDEYİZ
Dönüşüme vurgu yapan Yıldız, "Kentsel dönüşüm modelinizi açıkladınız. Kentin en önemli sorunu olan, deprem yaşamış, can vermiş, Bayraklı ağırlıklı olmak üzere birçok mağdurun olduğu kentte ayrılan para 395 milyon TL. Biz bütçemizin yüzde 3'ünü kentsel dönüşüme direkt ayırsaydık, Ege Şehir’e arsamızı vermeseydik bu kaynak 2 milyar 750 milyon TL'dir. Ekonomik konutların metrekare maliyeti 25 bin TL'dir. Biz orada bin konut inşa ederiz. 2 yılda bütçesinde yüzde 3'lük kısmını ayırıp bin konut da öyle üretirsiniz. Günün sonunda belediye çalışanlarına sosyal konut olması adına oy birliği yaptığımız iradede sadece belediye çalışanlarımıza maliyetin biraz üstüne uygun koşullarda versek Menemen'de kademeli olarak 5 yılda 10 bin konut inşa ederiz. Ancak biz bütçemizden hiç para ayırmıyoruz. Dostlar alışverişte görsün düşüncesi ile bütçe ayırıyoruz. Milyarlarca lira para aktararak şans verilmez. Geçmişte yarım bıraktıkları işi tamamlasınlar gelsinler tüm arazileri devredelim. Elindeki 60 dönümü ne yaptığını hala açıklamayan bir şirkete biz 460 bin dönüm verdik. Bu beni rahatsız ediyor. Maalesef biraz önce ifade edilen şeylerin kitapçıklara baktığında karşılığını görmediğinde insan üzülüyor. Mezarlıklarla ilgili 70 milyon TL ayırmışız. Ancak bu çok yetersiz bir rakam. Harmandalı Mahallesi'nde mezarlık alanı talebi vardı bu onaylandı. İzmir'in yatırımsal açıdan bizim için hiçbir zaman siyaseti olmaz. Onay bekleyen kredilerden bahsedilmişti. Maliye Bakanlığı yıl sonuna kadar bir düzenlemeden dolayı gecikme yaşandığını ancak yıl sonuna kadar tamamlanacağı söylendi. Bizim derdimiz kronikleşmiş sorunları çözmek. Kentsel dönüşümde bu kenti yeni bir hayale sürüklüyorsunuz. Umuyoruz ki biz yanılırız. Ancak 4 bin 500 konutlu kooperatifin nasıl çözüleceği dururken, yeni bir sorunun oluştuğu ve hızlı gittiğiniz kanaatindeyiz" dedi
YILDIR: YÜZDE 100 VERİMLİ KULLANILACAK
CHP Grup Başkanvekili Zafer Levent Yıldır ise, “Otoyol risk mi? Evet risk. 22 yıllık iktidarın sonunda siz bir imalat yapmaya başladığınızda biz tedirgin oluyoruz kaça yapılacak diye. Bu bir risk. İzmir-İstanbul otoyolu mu doğru yatırımdır, yoksa raylı sistem mi doğru yatırımdı yoksa deniz ulaşımı mı doğru yatırım mı bunların hiçbirini tartışmadık. Hem maliyetinden hem sakıncalarından dolayı risk olarak değerlendirilmiş olabilir. En temel rahatsızlığımız yanan bir yer olduğunda oraya ne iznin verileceği kime tahsis edileceği. Süt Kuzusu’nda öyle bir sorun yok. Belediye istediğine verecek diye bir şey yok. Bir takım kriterler saptanmaya çalışılıyor. Projenin amacı dışında kullanılmasının önlenmesine yönelik önlemlerde bahsedebiliriz. En az Cumhur İttifakı kadar Süt Kuzusu projesini destekliyoruz. AK Parti Grubu yeterince katkıda bulunuyor. Gerekli özeni dikkatle gösteriyoruz. Vatandaşın ne düşündüğünü bilemem ancak vatandaşın iyi niyeti vardır sonuç olarak. Etkinliklerin fiyatları epey konuşuldu. Bütçe 91 milyar TL. Yüzde 100 verimli kullanılacak beklentisini karşılayacaktır. Aslında gerekli miktar bu rakamında çok üstünde kentin ihtiyaçları açısından” diye konuştu.
TUGAY: YENİ HATLARIN KONULMASI LAZIM
Son olarak söz alan Başkan Cemil Tugay eleştirilere yanıt verirken, “İzmir gibi bir şehrin ve sorunları da çok olan bir şehrin bütçesini yapmak, hele hele böyle bir ekonomi ortamında yapmak kolay bir şey değil. Yapılan bütçede şöyle bir mantık oldu; Arkadaşlar tüm birimlere yazdı. Önümüzdeki sene yapmak istediklerinizi ve bütçelerini yazın dedik. 160 milyar TL çıktı. Bu beni mutlu etti. Çünkü belediyemiz çalışmak istiyor. Ancak hayatın gerçekleri var. Belediyemize gelen pay belli. Ülkemizin ekonomik açıdan riskler taşıdığı belli. Bu ortamda çok istesek de her şeye para ayıramıyoruz. Burada mantık öncelikli ve ağır problemler nelerse onları yöneliyor. Tüm herkes biliyor ki körfezimiz ile altyapımızla ilgili, ulaşımla, kentsel dönüşümle ilgili çalışmalarımız öncelikli. Bunun için bütçeye Buca Metrosu, Buca Onat Tüneli ile ilgili isim isim belirtilme yapılmamış. Ulaşım ve trafikle ilgili ciddi bir bütçe ayırdık. Basın yayın halkla ilişkiler bütçesi ile ilgili rakam o bölümle ilgi yani bağlantılı olan tüm birimlerle personel ücretlerini de kapsayan bir ücret. Bir gazete TV'ye verilecek ücret değil. Oradaki rakamı o hale getiren personel yükü. Toplu ulaşımı ESHOT bazlı planlarken bize gelen birçok talep var. Bunları karşılayacak şekilde yeni hatlar konması lazım” dedi.
İZTAŞIT HALKTAN TALEP GÖRÜYOR
Yapılacak birçok projenin olduğunu belirten Tugay, “Yaşadığımız deprem ve ekonomik kriz ortadaydı. Tüm bunlara rağmen o yatırımlar nasıl yapıldı diye birinin sorması lazım. Şapkadan tavşan çıkardığımız, kimsenin yapmadığı çalışmalar yaptık. Bu dönemde de yakıt, elektrik, su giderimiz azaltalım diye, verimliliği en üste çıkaralım diye birim kurduk. İlk yılda bile ciddi rakamlar avantaj sağlandı. Bunu tüm alanlarda sergileyeceğiz. Sahip olduğumuz mülkler... Kiralardan uzaklaşıp kendi alanlarımızda iş yapacağız. Her türlü lüks ve konfordan kaçıp gerekli çalışmaları yapacağız. Çok güzel projelerimiz var. Göreve gelişimizden beri 20 hat tanımlamış. 10 bin durak var. Bunların bakımı bile çok ciddi bir iş. İZTAŞIT halktan talep görüyor. İnsanlarımız istiyor. İhtiyacı olan yerlere bunu koyuyoruz. Bayındır ve Beydağ'da Ocak itibari ile başlayacak” dedi.
SÖZ BİZİM SÖZÜMÜZ
Bütçeyi yorumlayan Tugay, “Geçen yıla göre yüzde 65 artış var. Yüzde 28,2 personel gideri olarak hesaplanmış. Yatırımlar için yüzde 34'lük pay ayrılmış. ESHOT'a da 9 milyar TL aktarılacak. 1 milyar 350 milyon TL kamulaştırma ücretleri konmuş durumda. Bunların bazıları kentsel dönüşümde kullanılacak. Ulaşım projeleri bizim için önemli. Ulaşım master planı revizyonu önümüzdeki sene içinde bitecek. Sürdürülebilir master planı da tamamlanacak. Dış kaynaklı pek çok projeyi devreye alabileceğimiz ve özellikle bisiklet yolları ile ilgili hızlı bir atılım yapacağımızı düşünüyoruz. Bayraklı'da kesilen bisiklet yolu Kordon’daki bisiklet yoluna köprülü geçişle bağlanacak. Karşıyaka için yeni bisiklet yolları planlandı. Pek çok alt ve üst geçit yaya ve araç projeleri planlanıyor. Mürselpaşa Altgeçidi için projeyi yaptık ihale tamam yakında inşaata başlanacak. Bizim için biraz zorlayıcı olacak ancak kent için önemli sorunu çözecek olan Zafer Payzın Köprülü Kavşağı. Önümüzdeki yıl başlayacak şekilde hazırlandı arkadaşlarımız. İhalesine 2025'in ilk çeyreğinde çıkılacak. Çok önemli gördüğümüz bağlantı yolları var. Dostluk Bulvarı çalışması devam ediyor. Kemal Baysak bağlantı yolu var. Gaziemir'de köprülü geçişimiz var Ocak ayında açılacak. Havaalanı yolu var Akçay Caddesi’ne alternatif olan... Bununla ilgili yoğun çalışılıyor. Önümüzdeki yıl büyük ihtimalle bunun da ihalesi gerçekleştirilecek. Şu an tüm yol projesini saysak 30-40 tane çıkar. Trafik konusuna büyük önem veriyoruz. Önümüzdeki yıl pek çok şeyin başladığı yıl olacak. En az 10 halı saha, en az 2 tane havuz yapılacak. Kentsel dönüşüm için 400 milyon TL civarında bir para ayırdık. Biz bu süreci bize yapılan uyarılarla hukuki boyuta taşımaya çalışıyoruz. Taşındıktan sonra yapacağız. Kooperatif yöneticileri anlaşır anlaşmaz inşaatları devralıp yapımına başlayacağız. Sizleri ne tür söylemler tedirgin hale getirdiler bilmiyorum. Ancak belediye garantör. Ben demedim ama söylem belediye için söylendi ve bizde onun sahibiyiz. Hak sahipleri bizim için daha öncelikli. Bunu kooperatif sahipleri de kabul ediyorlar. Alternatif öneriler de sunulacak. Belediyemize ait başka yerden konutlarda teklif edilebilir. Kooperatif ortakları biz ortaklıktan çıkmak istiyoruz derse onun payını alabiliriz. Bunlardan belediye zararlı çıkmayacak. Burada problem sadece gecikmeden kaynaklı bir güvensizlik var. Kendi adıma bir hatam varsa özür diliyorum. Ancak belediye dışında bürokrasinin bize izin verdiği kadar hızlandırabiliyoruz işi. Zararlı çıkmayacağınız hakkınızı alacağınız bir son olacak. Sürecin sonuna geldik. Hak sahipleri hızlı şekilde haklarını alacak. Bizim deprem gerçeğimiz var ve hızlı bir şekilde dönüşüm çalışmalarını yapmamız lazım. Bayraklı Konak Karşıyaka'da 2025 yılında mikro bölgeleme çalışmaları hızlı bir şekilde tamamlanacak. Ayağımızı yorganımıza göre uzatalım, bütçemizi dikkatli kullanalım, bütçemizde serbest alanımız olduğunda önümüzü açabildiğimiz kadar açalım. Şirketlerdeki zara tablosunu hızlı bir şekilde kapatmaya çalışıyoruz. Sonuçta şirketler üzerinden yapılacak çok iş olduğunu ve pek çok yatırımın bu nedenle bu belgelerde olmadığını belirtmek isterim” dedi.