Bu yazının başlığı sizi şaşırtmasın…
Bir Barış Manço şarkısı olan…
'Dağlar Dağlar'ın ilk dörtlüğünden seçilmiştir…
Okumakta olduğunuz yazının ruhuna…
Pek uygundur…
Çünkü…
İzmir'de Bornova Belediyesi'nin üç yıl önce hayata geçirdiği…
Ve dahi hepsinden önemlisi…
Sadece 'Down Sendromlu'çocukların çalıştığı…
'+1 Down Kafe'nin…
Nasıl koca Türkiye'ye örnek proje olduğunu…
Duygu yüklü olduğu için sizi-beni ağlatsa da…
Çok iyi anlatır…
***
Allah kimseye yaşatmasın…
Ama 'Down Sendromlu' doğmak…
Bir 'kader', belki de bir 'yazgı'…
Bilmiyor olabilirsiniz…
İnsanoğlu trilyonlarca hücreden meydana gelir…
Her insan hücresinde ise…
Yaşamın yapı taşları kabul edilen kromozomlar bulunur…
İnsanlarda genelde 46 kromozom vardır…
Down Sendromlular da ise…
Genetik düzensizlik sonucu, bu sayı 47'dir…
Bu nedenle…
Fazladan bir kromozomun bulunmasına…
'Down Sendromu' denir…
Bir hastalık değil, genetik bir farklılıktır…
Belli bir sebebi de yoktur…
Ve ne yazık ki…
Türkiye'de yılda yaklaşık 800 'Down Sendromlu' bebek…
Dünyaya gözlerini açıyor…
Peki; o zaman ne oluyor?
O çocuk…
Hafif veya orta seviyeli…
Zihinsel ve fiziksel gelişim geliş geriliği ile hayatını sürdürüyor…
***
Ancak, o çocuklar bizim çocuklarımız…
Bu nedenledir ki…
Bornova Belediyesi'nin 'şeref madalyası' gibi…
Göğsünde taşıdığı…
'Bir fazla kromozomun lafı mı olur?'
Projesi böyle doğmuştur…
***
Kimse 'taş kalpli' doğmaz…
Hatta 'iyilik yapma' duygusu hep ağır basar…
Özellikle Türk Milleti'nde…
Türkiye'ye 'parmak ısırtan'…
'+1 Down Kafe' projesi işte böylesi…
Bir 'İyilik yap, iyilik bul, kalpleri ısıt…' çalışmasıdır…
***
Her şey…
İzmir'deki 'Down Sendrom' derneklerinin…
Bornova'nın genç reisi Olgun Atila ile buluşmasıyla başlıyor…
Başkan Atila, 'Down Kafe' projesini çok beğeniyor…
Ancak…
Çalışanlarının 'Down Sendrom'lu olduğu…
Böylesi bir projeyi hayata geçirmek pek kolay değil…
Paydaşlar gerekli 'dağları delmek' için…
Önce Bornova'daki Büyükpark içinde yer belirleniyor…
Ardından…
Ege Üniversitesi önce, kafedeki, down sendromlu çalışanlar dışındaki sabit personeli eğitiyor… Öyle ya, bir Down'lu ile nasıl geçinilir? Nelere dikkat edilir? Onlar neleri sevmezler? Nasıl konuşmalı?
Derken…
'+1 Down Kafe'de…
Dört Down Sendromlu çocuk ile…
18 yaşını doldurmuş dört Down Sendromlu genç…
'Ha'di görev başına…' komutu ile…
Karınca gibi çalışmaya başladı…
Hepsi sigortalı ve günde beş saat görev yapıyor…
Bornova fıstık gibi bir dinlenme mekanı kazanırken…
Down Sendromlu gençler de…
Sosyal hayata daha fazla katılıyor…
Dolayısıyla hızla 'davranış düzelmesi' başlıyor…
Açılış tarihi hala aklımda: 3 Aralık 2015 Dünya Engelliler Günü…
O gün adeta yer yerinden oynadı…
Mahşeri kalabalık oluştu…
Kafenin açılışı facebook üzerinden 80 bin kişiye ulaştı…
Paylaşan paylaşana…
Japonya'dan tut, Kanada'ya kadar…
Gerisi kendiliğinden geldi…
Gönül sesinin izinde yürüyen İzmirliler'in…
Bir kısmı bilgisayar sistemini kurdu…
Bazıları, 'Bir yıllık turşunuz bizden' dedi…
Kimileri yangın tesisatını üstlendi…
Tüpgaz getiren bile oldu, düşünebiliyor musunuz?
Masa-sandalye taşıdılar bürolarından…
Duvarlar bağış tablolarla süslendi…
Bunları yapanlar…
Ne reklam istedi ne de adlarından bahsedilmesini…
İnsana dokunmak işte buydu…
Ailelerin üstlerine titreyerek el bebek büyüttüğü…
Down Sendromlu o 'melekler'…
Solarken canlanmıştı…
***
Bornova'nın genç reisine sorarsanız eğer…
'İnsana dokunma'nın sihrini…
Ve dahi 'sevabını'…
Bilin ki…
Yanakları kızaracak, kelimeler boğazına düğümlenecek…
Zar-zor…
Belki de…
Sadece…
'Bornova bizim evimiz; O evdeki herkes ailemizin bir ferdi…'
Diyerek geçiştirecek…
Olsun varsın…
Bir defalığına…
Ama sadece bir defalığına inanmayın Olgun Atila'ya…
Tevazu içinde…
Bunları söylerken…
Utanıp, sıkılıp…
Nemlenen gözlerini…
Sizden kaçırmaya çalıştığı için de…
Darılmayın sakın O'na…
Sonsöz: '+1 Down Cafe hep yaşasın; Türkiye'ye örnek olsun…'