Düğünlerin ‘davetsiz’ davetlileri!

Aydın Nazilli'de Pazar gecesi…

Hava nasıl sıcak, nefes alınmıyor…

Bahçe düğününde göbek atmaya gerek yok…

Yürürken bile terden sırılsıklam oluyorsunuz…

'Ha'di hep beraber halaya…' anonsu yapılıyor…

O dak'kaya kadar…

Yerinden kıpırdamayanlar bile piste koşuyor…

Çünkü, şimdi…

Bi'kaç saatliğine de olsa 'kurtları dökme' zamanı…

Gelin ve damadın tarafları, halka olmuş; eller omuzda…

Zincir tamam!

Pardon, hangi zincir?

'Korona Zinciri' tabii ki…

Kafalar şahane olduğu için…

Korona'yı…

Maske'yi…

Sosyal mesafeyi hatırlayan yok…

Gece böyle biter mi?

İlla ki, kavga gerek…

'N'oluyor?' demeye kalmadan…

Gelin'le damadın tarafları birbirine giriyor…

Allah'tan biri polisi aramayı akıl ediyor…

Polis ve bekçiler geldiğinde…

Ağzı burnu dağılanlar yerde…

Polis, baktı olmuyor…

Basıyor biber gazını suratlara suratlara…

Gecenin sonu karakolda bitiyor…

Üç yaralı, beş gözaltı var…

İyi de…

Polis ne yaptı?

İki ailenin yakınlarına…

Koronavirüs tedbirlerine uymadıkları için para cezası kesti…

***

Peki, 'Günün Olayı' nedir sizce?

Polis'in acilen aldığı 'dumanı üstünde' bir önlem…

Bundan böyle…

İzmir'deki açık/kapalı her düğünün başmisafiri…

'Gözlemci Polisler…'

Kimdir onlar?

Düğününüze 'davetiyesiz' gelen 'davetli polis abi'ler!

Onlara davetiye yollamaya gerek yok…

Zaten kır bahçesine geldiklerinde…

Sivil de giyinmiş olsalar…

Şıppadanak anlıyorsunuz…

Tamam, geceniz güven içinde…

***

Polis ve bekçi arkadaşların işi hayli zor…

Bi'kere geldiklerinde…

Önce…

Hem düğün sahiplerini hem de düğün salonunu işletenleri…

Beş dakikalığına da olsa buluşturuyorlar…

Bakın, diyorlar…

'Kurallara uymazsanız, idari işlem yaparız…'

Okey mi, okey!

***

O nedenle geldiklerinde gereken ilgiyi göstermek gerek…

Siz göbek atarken…

Onlar, sizi 'görünmeyen' korona belasından koruyor…

Haftada en az 200 düğün yaşıyor İzmir…

Hele…

Karşıyaka, Bornova, Bayraklı, Konak ve Urla…

Adeta birer 'düğün cenneti' olarak ipi göğüslüyorlar…

Cumartesi/Pazar…

İşin içinden çıkabilmek için bekçiler yardıma(!) geliyor…

Oynarken sosyal mesafeyi koruyamayan! (Nasıl oluyorsa artık…)

Maske takmayan…

Hijyeni göz ardı eden…

Yandı gülüm keten helva…

İşte o zaman…

İki perdelik 'Bir düğün nasıl zehir olur?' temsilini izleriz birlikte…

Hayır, bi'şi değil…

Senin huzurun için gelen polise/bekçiye ne dersin?

Misafir değil ki; onun adı gözlemci…

Düğünün en civcivli zamanında ne yapacaklar?

Siz pistte iki kadehin etkisiyle göbek atarken…

Etrafı rahatsız etmeden size yaklaşacaklar ve…

'Beyefendi, meskeniz çenenize inmiş; lütfen onu burnunuzu kapatacak şekilde yukarı çekin!' diyecekler…

Çünkü…

Düğünlerde en büyük risk…

Halay ve oyun havaları çalarken dolan pistte yaşanıyor!

El ele ya da kol kola verip, kurtları dökmeye başladınız mı?

Bilin ki…

Koronavirüs en çok sizi seviyor!

***

Aslında bu iş yeni değil…

İki yıl önce…

Korona yoktu ama 'maganda' kurşunu vardı…

Kırıkkale'de…

Aşk'a gelip havaya ateş edilmesin…

Çoluk-çocuk kimse ölmesin diye…

Düğünlere polis yolluyordu…

Hiç unutmuyorum; o günlerde CHP'li bir milletvekili…

'Her düğüne bir polis, özel hayatın ihlalidir!' demişti…

Sonra…

Tayinler, mayinler oldu…

Kırıkkale'de karanlık semalar silah atışlarıyla…

Gündüz gibi olmaya yine devam ediyor…

***

Bitiriyoruz…

10 gün önceydi...

İzmir Güzelbahçe'de aynı gece iki ayrı kır düğününde…

Biri gelin, beş davetlide…

Koronavirüs çıktı…

Şimdi o düğüne katılan herkes aranıyor, numune alınıyor…

Hem bunları yaşıyorlar…

Üstüne üstlük, bi'de demezler mi?

'Bana bi'şi olmaz, korona benden korksun…'

***

İzmir gibi, yüzünü daima Batı'ya dönmüş bir şehirde…

Fena halde 'salgın sezonu' yaşadığımız halde…

Ne yazık ki, hemşehrisine zerre kadar güvenmediği için…

Çalgılı-çengili düğünlerde…

Polisin davetli gibi gelip görev yapması ne kadar incitici!

Nokta…

Sonsöz: 'Her şey, neye layıksa ona dönüşür… / Hz. Mevlana…'