İzmir hakkında iyi şeyler söylemekte uzun zamandır zorlanıyordum, buna bir de CHP’nin sevimsiz İzmir halleri eklenince şehri konuşmak hepten tatsızlaşıyor.
Şehir bakımsız, yollarında pislikten yürünmüyor, ölü balıkların yüzdüğü körfez lağım gibi, şehir neşesini kaybedeli hayli zaman oluyor ne havası ne toprağı ne suyu umut veriyor.
Ve bu şehri yıllardır yöneten CHP’de sığ tartışmalarla birbirinin kuyusunu kazarak yapılan siyaset, her yeni gelenin kendinden öncekini yönetimlerden tasfiye etmeyi siyaset zannettiği satıh ilişkiler artık tahammül ötesi.
Hal böyle iken, ilginç bir gelişme oldu. Bundan böyle, İzmir Büyükşehir Belediyesi, İstanbul’dan yönetilecek. Yönetimin bir başka ucu zaten Malatya’da idi… Gelişmeler bunu gösteriyor. Körfezi de Ankara’ya bağlayacaklardı, olmadı.
İzmirli seçmen iradesi üstünde bir irade oluştu; “İzmir’de yerel yönetim, İzmirli seçmenin iradesine bırakılmamalı.” Bu yargı, hangi koşullarda oluştu?
Bilindiği üzere, İzmir’de yerel iktidar, Burhan Özfatura’dan sonra sosyal demokratlara geçti ve o tarihten beri sürüyor.
Ne yazık ki bu durum, İzmir’in Erdoğan karşıtlığı nedeniyle kolay seçim kazanan CHP yönetiminde, “İzmir çantada keklik” anlayışına yol açtı. Ve bu yüzden, İzmir’in siyasi temsili sorunlu hale geldi, zahmetsiz başarı liyakati yok etti.
İzmir’in laik Cumhuriyet sadakatini tepe tepe kullanan CHP yönetimleri, kentin gördüğü zararı umursamıyor; gruplar arası parti içi kavga gözleri kör etmiş.
Durum böyle olunca, İntegral’in yaptığı araştırmaya göre, deneyimli gazeteci Ümit Yaldız’ın işaret ettiği gibi, İzmirli seçmen, “Mansur Yavaş” diyor. Muhtemelen, Mansur Yavaş, İzmir’in o bilinen merkez sağ eğilimine hitap ediyor.
Ve yine Ümit Yaldız’ın açıkladığı bir diğer araştırma sonucu; merkezde yeni siyasi partiye duyulan ihtiyaç yükselişte…
Bu eğilimler uzun zamandır sokakta dile geliyordu. Ve nihayet, İntegral’in yaptığı araştırmalarla teyit edildi. “İzmirli giderek kendini daha kötü hissediyor.”
Türkiye, İstanbul-Ankara ekseninde yönetilir. Ülke rantı bu hat üzerinde paylaşılır. Belli ki İzmir’in yönetimini de İzmirliye bırakmamaya karar vermişler.
Haklı olabilirler… İzmir’de CHP’nin verdiği görüntü sevimsiz. Birbirini ağırlarken çekilmiş poz poz fotoğraf paylaşmak veya mini mini törenlerde boy göstermekten ibaret siyasetle tel tel dökülüyor, CHP İzmir.
Dünya ve ülke problemleri karşısında bütün umursamazlığıyla kumda oynamayı tercih eden CHP İzmir’i, lafla yürüttüğü peynir gemisiyle birlikte kıyıda bir yere bağladılar. Rakı, balık, çiğdem, gevrek, körfezde yüzen ölü balıklar falan zaman akıp gidiyor.
Göz ardı edilen gerçek; İzmir, AKP’nin İslamcı politikalarına 22 yıldır direniyor. İzmir’in bu direnişine rağmen, CHP’nin ısrarla süren özensiz siyaseti, seçmeni CHP’den uzaklaştırıyor. Bu ahvalde, seçmenin merkezde yeni siyasi oluşumlara yönelmesi sürpriz olmayacaktır.
Sonuç olarak, CHP hem İzmir halkına hem kendisine haksızlık yapıyor.