İYİ Parti Grubunun önerisi üzerine söz alan CHP'li Arslan önerinin görüşmelerinde yaşanan polemiklere tepki gösterek; '6 buçuk yaşında tip 1 diyabetli bir çocuğum var. Gerçekten bizi rencide ettiniz. İnsanlar çocuklarına sensör ya da insülin pompası alamıyor. Buradaki tartışmalar ve polemikler, aileleri rencide ediyor.' dedi.

AK Parti iktidarının tip-1 diyabet hastası çocukların sensör ve insülin pompası ücretlerinin karşılanması için bir şey yapmadığını vurgulayan Arslan; 'AK Parti yapar, yaparsa AK Parti yapar. Ne yapar AK Parti? 40 bin çocuğa, 30 bin çocuğa sensör veremeyen bir AK Parti hangi sorunu çözebilir? Yazık ama ya... Sabaha kadar çocuğunuzun başında beklemenin ne demek olduğunu biliyor musunuz? Hipoglisemi, hiperglisemi ne demek biliyor musunuz? Çocuğunuzu motive etmek için parmağınızı deldirmenin ne olduğunu, ona insülin iğnesini verip göbeğinize iğne yaptırmanın ne olduğunu biliyor musunuz?' diye tepki gösterdi.

Arslan'ın konuşması şu şekilde:

'Çok farklı bir konuşma hazırlamıştım ama öyle bir noktaya geldik ki... Ben bir tıp doktoru değilim, ancak 6 buçuk yaşında tip 1 diyabetli bir çocuğum var. Gerçekten bizi rencide ettiniz. İnsanlar çocuklarına sensör ya da insülin pompası alamıyor. Buradaki tartışmalar ve polemikler, aileleri rencide ediyor.

AK Parti yapar, yaparsa AK Parti yapar. Ne yapar AK Parti? 40 bin çocuğa, 30 bin çocuğa sensör veremeyen bir AK Parti hangi sorunu çözebilir? Yazık ama ya... Sabaha kadar çocuğunuzun başında beklemenin ne demek olduğunu biliyor musunuz? Hipoglisemi, hiperglisemi ne demek biliyor musunuz? Çocuğunuzu motive etmek için parmağınızı deldirmenin ne olduğunu, ona insülin iğnesini verip göbeğinize iğne yaptırmanın ne olduğunu biliyor musunuz?

Elimde telefon, buradaki programla akşama kadar çocuğumu takip ediyorum. Şanslı bir babayım çünkü çocuğuma sensör alabiliyorum. Ama okulda şekeri düştü mü, çıktı mı, bir çikolata yedi mi, hipoglisemi geçiriyor mu diye sürekli endişeliyim. Okuldan yardım alabilecek miyiz, bir hemşire ders arasında o çocuğa meyve suyu verebilir mi? Biz bunun derdindeyiz. Aileler bunun derdinde.

'Yok o bunu yaptı, yok bunu yaptı.' Yapacaksanız bu işi yapın; bundan daha hayırlı bir iş yok. Bakanlıklar söz vermiş; milletvekillerimiz, bakanlıklardan bu konuda söz almış ama bir yıl geçmiş, hala Maliye Bakanlığı'nda bekliyor. Hayırlı olsun, diyorsunuz. İnşallah diyelim; biz de övünelim, biz de gelip teşekkür edelim. Tip 1 diyabetli bir çocuk babası olarak gelip teşekkür edeyim.

Bu pompayla sensörün maliyeti aylık 25-30 bin lira. Her yaşa vermeniz lazım, 14 yaşını geçen çocukların ve 20 yaşındaki gençlerin ihtiyacı yok mu? İş yok, güç yok ama böyle bir gider var. O da parmağını delmeye devam mı etsin? Sabah akşam parmağını delmeye mi mecbur kalsın? Bu önemli bir konu, önemli bir sorun; sağa sola çekmeden, aileleri rencide etmeden bu sorunu bu meclis çözebilir. Neleri çözmediniz ki! Şirketlerin vergi borçlarını sildiniz; bakın Trendyol, geçen hafta burada belgeleriyle anlattım; üç yılda bir şirkete yapılan kıyak 100 milyar lira. Bu para ile bu ailelerin derdini çözersiniz. Hem bu önleyici bir tıp meselesi; çocuklarımız bu sensörleri kullanırsa, ileride ortaya çıkacak hastalıkların yükü de azalır. Bu, çocuklarımızın yaşam konforunu artıracak bir iştir ve bu Gazi Meclis'in, hızlı bir şekilde çözmesi gereken bir meseledir.'

'Bu yeni bir çözüm süreci değil devlet inisiyatifi' 'Bu yeni bir çözüm süreci değil devlet inisiyatifi'