EGEDESONSÖZ- CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, SonSöz TV’de katıldığı programda Gazeteci Ender Aldanmaz’ın sorularını yanıtladı.

Programın gündeminde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması sonrası yaşanan gelişmeler ve İzmir’e yansımaları ele alındı.

Başkan Aslanoğlu, Marmara Cezaevi’nde tutuklu bulunan Ekrem İmamoğlu için yürütülen “milli iradeye özgürlük ve erken seçim” başlıklı imza kampanyası ile 19 Mayıs’ta yapılması planlanan Büyük İzmir Mitingi’ne hazırlık konusunda açıklamalarda bulundu.

BU TARİHİN EN BÜYÜK SİVİL DİRENİŞLERİNDEN BİR TANESİDİR

Başkan Aslanoğlu şunları söyledi:

“İzmir’de ilçelerimizin kurduğu yaklaşık 250 imza standı var. Vatandaşımız o kadar çok imza vermek ve sürece destek olmak istiyor ki bulunduğu yerde imza standı göremezse bizi arıyor stant konulması için. 90 yaşındaki amca arıyor, stant gönderin, imza toplayacağız. Sanayicilerimiz imza föyleri alıp çalışanları ile imzalayıp gönderiyorlar. Vatandaşlarımız imza föyleri alıp kapı kapı gezip imza topluyorlar. Bu tarihin en büyük sivil direnişlerinden bir tanesidir. 23 Nisan’a kadar bu imzalar toplanacak ve vatandaşlarımızın büyük bir kısmını bu kampanyaya destek verdiğini göreceğiz. Toplumda 4 vatandaştan 3 tanesi süreç doğru işlemedi diyor.

ÜYE SAYIMIZ 225 BİNİ AŞTI

Üye sayımız inanılmaz olarak artmış durumda. Özellikle önseçim döneminde dayanışma sandığı kurulduğu süreçte oldukça yoğun bir katılım yaşandı. Sabahın 7:45’inde gelenler oldu, gece yarılarına kadar il ve ilçe binalarımız açık kaldı üye olmak için. Online üye oldular. Çünkü bu demokratik tepkiyi göstermek istediler. Sistemde bekleyen üyelikler var daha. Online üye olduğunuzda üyeliğiniz 1 günde hemen onaylanmaz. Bir süreç işliyor. 225 bine yakın üyeliği geçmiş üyelerimiz var İzmir’de. 1,5 aylık süreçte 40 binin üstünde yeni üyemiz oldu.

19 MAYIS İÇİN EGE İL BAŞKANLARI İLE TOPLANTI GERÇEKLEŞTİRDİK
19 Mayıs mitingimiz kurultay öncesi takvimi netleştirilen bir şeydi. Bugün sabah ilçe başkanlarımız ile toplantı yaparak neler yapacağımız konuştuk. 23 Nisan’da Aliağa’dayız. Ardından 1 Mayıs var. 1 Mayıs’ta kitlesel olarak kutlayacağız. Ardından da 19 Mayıs mitingimiz olacak. Ege’nin tüm il başkanları ile bir toplantı gerçekleştirdik. Tüm İzmirlileri, ülkeye adalet gelsin isteyenleri, herkesi o gün Gündoğdu Meydanı’na çağırıyoruz. Adalet isteyen, ülkenin doğru yönetilmediğini düşünen tüm İzmirlileri o gün seslerini yükseltmeye, varlıklarını göstermeye ve İzmir’den Türkiye’ye büyük haykırışa davet ediyorum.

Erdoğan: İtalya, AB sürecimize desteğini sürdürüyor
Erdoğan: İtalya, AB sürecimize desteğini sürdürüyor
İçeriği Görüntüle

İLK HEDEF GENÇLERİMİZİ CEZAEVİNDEN ÇIKARMAK
“CHP ve toplumsal muhalefet İmamoğlu ve arkadaşlarının özgürlüklerine kavuşması için ne yapmalıdır?” sorusuna yanıt veren Aslanoğlu, “Hedefe varmak için noktalardan birisi bu. Ülkenin demokratik, şaibesiz herkesin içine sinen seçimi yapması… Asıl hedef bu. Bu hedefe varana kadar ilk önce gençlerimizi cezaevinden çıkarmak. Sonra haksız ve hukuksuz yere tutuklandığını düşündüğümüz yol arkadaşlarımız, belediye başkanlarımız, belediye iştiraklerinde görevli arkadaşların dışarı çıkarılması. 15 milyon insanın Cumhurbaşkanı adayı olsun dediği İmamoğlu’nun seçim hakkını geri gelmesi ve o gün bu ülkede tüm vatandaşların güle oynaya sandık başına gittiği güne kadar bu mücadele sürecek” şeklinde konuştu.

BUNUN ADI CUNTA DEĞİLSE NE?
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in 19 Mart operasyonları sonrası Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan yönetimini “cunta yönetimi” olarak tariflendirmesi ve Erdoğan cephesinden gelen tepkileri yorumlayan Başkan Aslanoğlu, “tarihin her döneminde ‘mazlum, tüm ömrünü mazlum tamamlar’ diye bir kaide yok. Mazlum olarak başlayıp sonra insanlara zülüm eden birçok figür bilinir. Zulüm yapanların zulümkar olduğunu anlatmak kimi rahatsız ediyorsa etsin.  Sanık olacak insanlar sandıkta özgür olarak aday olacaklar ve herkes boyunu ölçüsünü sandıkta alacak. Bunu engelleyen işlemler cuntadır. Seçimle geleni seçim dışı şartlarla bertaraf etmek cunta değilse cunta tam olarak neyin adı? Darbeler illa askeri darbe olmak zorunda değil. Mahkeme kararı ile oldu diyebilirsiniz. Adalet toplumun vicdanıdır. Yasa dediklerinizi de toplum vicdanı koyar. Türkiye’de vatandaşlar bunun hakkaniyetle doğru olduğunu, yasalara uymayan birinin cezalandırıldığına inanmıyor ki. Ekrem Bey’in iki suçlaması var. Bir tanesi terörist. Diğeri de hırsız. Toplum Ekrem Bey için ‘çok güzel hırsız’ diye mi arkasında duruyor yoksa ‘terörist olduğu için mi arkasından duruyor? Toplumun ne dediği çok açık… Nerede mikrofon uzatırsanız uzatın toplum bugün mahkemenin verdiği kararı adaletli görüyor mu görelim” ifadelerini kullandı.

“İMAMOĞLUSUZ BİR SEÇİM OLASILIĞINDA GÖNLÜNÜZDE YATAN ADAY KİM?”

“İmamoğlu’nun adaylığının gerçekleşememesi durumu bulunuyor. Özel ‘resmi adaylığı mümkün olmazsa bir aday çıkar. Kimin olduğunun önemi yok. Ekrem İmamoğlu adına bu seçimi kazanır’ dedi. Yine uzun bir süredir Mansur Yavaş’ın adaylığı konuşuluyordu. İmamoğlusuz bir seçim Yavaş’ın ve Genel Başkan Özgür Özel’in adaylık konusunda kamuoyunda ismi dillendiriliyor. İmamoğlusuz bir seçim olasılığında gönlünüzdeki aday kim olur?” sorusuna Aslanoğlu şu yanıtı verdi:

“Ben İzmir il başkanıyım. Bu partinin bir genel başkanı var. Benim il başkanı olarak görevim İmamoğlu’nu seçime sokmaya çalışmak. İlk önce cezaevinden çıkarmak, eşine ve çocuklarına kavuşturmak, adaylık iradesini desteklemek, 15 milyonun iradesine destek olmak. Benim üstümüze düşen görev son saniyeye kadar 15 milyon vatandaşın isteğini yerine getirmek”

BENCE OLAĞANÜSTÜ OLAĞANÜSTÜ OLAĞANÜSTÜ BİR KURULTAYDI
CHP yönetiminin partiye kayyum atanma riskine karşı gerçekleştirdiği olağanüstü kurultayı değerlendiren Başkan Aslanoğlu, “Kurultayımız varmak istediği yere varan, parti içindeki birliği gösteren bir kurutlaydı. Bu bence olağanüstü olağanüstü olağanüstü bir kurultaydı. Bu kurultay içe dönük değil dışa dönük bir kurultaydı. Partiyi ele geçirmeye, bölmeye, baskı kurmaya çalışan dış odaklara karşı ‘gelin, söylenen şeylerin olmadığını dosta düşmana gösterilim’ kurultayıydı. Parti içinde akli selimin hakim olduğunu, delegasyonun genel başkanın yanında olduğunu, partiyi koruma refleksinin her bir üyede olduğunu, dıştan gelen tehlikelere karışı biriz kavramının çok net gösterdiğini düşünüyorum” dedi.

O MESAJ, DIŞARIYA KARŞI VERİLMİŞ BİR MESAJDIR
Kurultayda açık oy kullanması ile ilgili olarak gelen eleştirilere yanıt veren Aslanoğlu, “Bu kurultay içe yönelik kurultay değildi. Biz dıştan gelen tehlikeye karşı kurultay yaptık. Birden fazla aday olduğunda tavrınızı nasıl göstereceğiniz bellidir. Biz 100 yıllık geleneğiz. Bir genel başkanın güvenoyu aldığı, kendisini delegeye tarttırdığında da başka bir şey olur. Ancak biz böyle bir şeye gitmedik. O mesaj, dışarıya karşı verilmiş bir mesajdır” açıklamasını yaptı.

GAZETECİYE HABER LAZIM, BAZI KASABACI POLİTİKACILARINA DA BÖYLE ŞEYLER LAZIM
Kurultay sürecinde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın kendisinden ayrı toplantı yaparak delegasyondan imza toplaması ve “whatsapptan çıkma konusu” üzerinden yapılan değerlendirmelere değinen Başkan Aslanoğlu, “İzmir il başkanlığındaki toplantılar il başkanlığı ya da parti genel başkanı tarafından düzenlenir. Böyle bir talep vardı böyle bir talebin gerçekleştirilmesi durumuydu. Gazeteciye haber lazım. Bazı kasabacı politikacılarına da böyle şeyler lazım. Biz kurultay gecesi İzmir’den Ankara’ya giden genel başkan yardımcılarımız, milletvekili, il başkanı sizlerin tabiri ile muhalif, bizim tabirimiz ile ‘PM yada YDK’da yer almak istiyorum’ diyen kim varsa aynı akşam yemekteydik. Ben ve Cemil Başkan’da vardı. Aramızda bir kriz durumu yok. Saatlerce güldük ve eğlendik. Bunlar parti içinde birlik beraberliği bozacak şeyler değil” şeklinde konuştu.

CHP İL BAŞKANINI ATAMAK, BELİRLEMEK BELEDİYE BAŞKANI UHDESİNDE DEĞİLDİR

“Son günlerde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ile aranızın açıldığı, iplerin atıldığı hatta Tugay’ın sizin yerinize il başkanı aradığı yönünde bazı değerlendirmeler ortaya atıldı. Bu konudaki düşünceleriniz nedir?” sorusuna yanıt veren Başkan Aslanoğlu şunları söyledi:

“Bizim partimizde parti içinde siyaset yapan her arkadaş uygun zaman içinde sarı listeye, pembe listeye girmek ister. Onu ilçe başkanı görmek ister, bunu il başkanı olarak görmek ister. Bu 220 bin üyemizin hakkı. Siyasi aktörler zaman zaman çaba gösterir ve bu da herkesin hakkı. Ancak CHP’de il başkanı atama-belirleme gibi şeylerle yapılmaz. Belediye başkanın uhdesinde olan şeyler değildir. Benim sorumlu olduğum yer, örgütten sorumlu genel başkan yardımcısı. İzmir, Ankara, İstanbul gibi yerler bizzat Genel Başkanımızın baktığı incelediği yerlerdir. Birinin başka bir şeyi destekliyor olması bizim ayrıştığımız anlamını taşımaz. Biz bu ülkede demokratik bir seçim olmasını ve bu seçimle iktidarı uzaklaştırmayı istiyoruz. Onun dışında söylenen her şey kasaba siyasetidir”

TWEETİ BIRAKIN, VATANDAŞLARI DİNLEYİN
AK Parti cephesinin İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ı hedef aldığı süreçlerde CHP’li milletvekillerinin Tugay’ı savunma noktasında yeterli refleksi gösteremediği yönünde gelen eleştirilere yanıt veren Aslanoğlu, “milletvekili arkadaşlarımız eleştirileri dinliyordur. Doğru bulduğu yerleri revize ediyorlardır. Asıl mesele şu; bu konuları köpürtmeyi seven AKP’li arkadaşlar ne zaman vatandaşların derdini anlatacaklar? Vatandaşın seslenemediği yerden tweet atarak olmuyor. İktidar partisi siyasetçilerine önerim Kemeraltı’na, Karşıyaka Çarşı’ya, Kıbrıs Şehitleri caddesine gitmeliler, pazarlar gidip vatandaşın yanında oturup ‘nasıl çok güzel yönetiyoruz dimi bu ülkeyi’ demeliler” şeklinde konuştu.

TUGAY, GÜZEL HİZMETLERE İMZA ATACAKTIR
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın 1 yılını değerlendiren Başkan Aslanoğlu, “seçilmesinin üzerinden1 yıl geçti. 1 yıl tüm belediyelerin bugüne kadar olduğu gibi başkanların kadrolarını kurduğu, projelerini tartıştığı, bütçelerini ayarlamaya çalıştığı ilk 1 yıldır. Ben Hem Cemil Başkanın hem ilçe başkanlarımızın verdiği sözleri dönemleri içinde yapacaklarına inanıyorum. Bu 1 yılda görmediğimiz şeyleri görüyoruz. Tarih boyunca hiçbir iktidar muhalefet tarafından yönetilen belediyelere bu kadar zulüm ettiğine inanmıyorum. Bunu gizli saklı yapma ihtiyacı bile hissetmiyorlar. 4 ay oldu Büyükşehir’de kesintiler yapılalı. Çok ciddi bir kesinti. 1 aylık kesinti ile yüzlerce araba alırsınız. Devlet kendi cebine yüksek faiz uygulayarak kendi ailesine yüksek faiz uygulayarak iş yapamaz hala getirmeye çalışıyor. Savunulacak bir tarafı yok. AKP’li ve MHP’li siyasetçilere diyorum ki sizin çocuklarınız da bu kentte yaşıyor. Yeni yollar yapılmaması isteği doğru bir istek değil. Siz bu kente daha fazla kaynak gelmesini savunuyor olmanız lazım ki oy versinler. Ben meclis üyesiyken 2009’da da yapıyordunuz bunu. İzmirli görüyor ve diyor ki benim lehime bir şey yapmıyorsun. Sen oy alabilmek için rakip belediyebaşkanın zorlamanın peşindesin diyor. Hizmet rekabeti olması konusu… İzmirlilerden oy almak istiyorlarsa kötücül politikaları bırakmaları ve hizmette yarışıyor olmak lazım. Tugay’ın önünde güzel bir 4 yıl olduğunu düşünüyorum ve güzel hizmetlere imza atacağını düşünüyorum” dedi.