İzmir Körfezi’ni temizlemek için yatırımlarını sürdüren İzmir Büyükşehir Belediyesi, Körfez’in geleceğinin yol haritasını belirlemek için Alsancak Tarihi Havagazı Fabrikası’nda “Körfezin Geleceği, İzmir’in Geleceği” başlıklı çalıştay düzenledi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin, İZSU Genel Müdürlüğü, İZDENİZ AŞ ve İzmir Planlama Ajansı (İZPA) ortaklığında düzenlediği çalıştay İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın ev sahipliğinde başladı. Çalıştaya, Çin Halk Cumhuriyeti Deniz Ekolojisi ve Çevre Bilimleri Labratuarı Uzmanı Dr. Isaac Yongquan, ARUP Avustralya Genel Müdür Yardımcısı ve Entegre Su Kaynakları Lideri Dr. Andrews Watkinson, Ocean THERM Baş Teknoloji Yöneticisi Olav Hollingsaeter, İzmir Planlama Ajansı Başkanı Prof. Dr. Koray Velibeyoğlu, İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan, İZDENİZ Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Işıkhan Güler ve uzman isimler katıldı.
YUAN: İZMİR KÖRFEZİ'NDE TARIMSAL ALANLARIN DENİZE YAKLAŞTIĞI BÖLÜMLERDE KİL KULLANILABİLİR
“Alg Patlamasında Modifiye Edilmiş Kilin Uygulanması” başlıklı sunum yapan Çin Halk Cumhuriyeti Deniz Ekolojisi ve Çevre Bilimleri Laboratuvarı Uzmanı Dr. Isaac Yongquan Yuan, parametrelerin incelenmesi ve ona göre harekete geçilmesi gerektiğini ifade etti. Çin'de kullandıkları teknolojiler ve kirleticilerin önünün kesilmesi konusuna değinen Yuan, “Buna modifiye edilmiş kil diyoruz. Killeri su yüzeyine yayıyoruz, killer hücrelerle bir araya gelebilecek, onların tabana gitmesini teşvik edecekler. Böylece su yüzeyini etkin bir şekilde 30 dakika içinde temizleyebiliriz. Bu teknoloji bütün Çin sahillerinde uygulanabilir bir teknoloji. Bu sayede yüzlerce kilometrelik bir alan temizlenebildi. Deniz felaketinin de önüne geçilebilmekte. İzmir Körfezi'nde de özellikle tarımsal alanların denize yaklaştığı bölümlerde bu yöntem kullanılabilir. Potansiyel etkinin elde edilebilmesi için, su kalitesinin artırılabilmesi için etkin özellikleri içeren bir teknoloji. ABD ve Şili ile yaptığımız değerlendirmelerde diğer organizmalara herhangi bir zarar verilmediğini söylemek lazım. Bu sadece Çin'de değil çeşitli ülkelerde de uygulanıyor. HUB gerçekten bir felaket olarak karşımıza gelmekte. Orman yangınlarıyla nasıl mücadele ediyorsak bununla da aynı şekilde mücadele edilmesi gerekiyor. Kamudan yetkililer, özel sektörden yetkililerin müşterek çalışma içinde olması gerekiyor. Patlamaların kontrol stratejileri bulunuyor. Diğer ülkelerde kullanılanlar bunlar, Çin'de ve farklı ülkelerde kullanılıyor. Önemli bir potansiyeli var, İzmir şehrine de dahil edilebilmesi mümkün” dedi.
HOLLİNGSAETER: HAVA KABARCIĞI YÖNTEMİNİN UYGULANMASIYLA ALGLAR YÜZEYE ÇIKAMIYOR
Norveç’te uyguladıkları Hava Kabarcığı Perde Uygulaması konusunda bilgi veren Ocean THERM Baş Teknoloji Yöneticisi Olav Hollingsaeter, “Tuzlu su ve tatlı suyun hava kabarcığıyla karışması ve okyanus suyuyla karşılaşması alg patlamasını engelleyebiliyor ve bu noktada problemi izole edilebiliyor. Florida’da da bu hava kabarcığı yöntemi uygulandı ve temizlendi. Ayrıca algler yüzeyden alınarak kurutulabiliyor ve bu yolla kömür enerjisi bile elde ediliyor. Hava kabarcığı yönteminin uygulanmasıyla alglar yüzeye çıkamıyor” şeklinde konuştu.
TRİGİANİ: ULTRASON YÖNTEMİ SİYANOBAKTERİLER ÜZERİNDE ÇOK ETKİLİ
ABD’den online bağlantı ile çalıştaya katılan HBS Hydro BioSience Satış Temsilcisi Peter Trigiani, İzmir Körfezi'nde Ultrasonik Teknolojiyle Siyanobakteri ve Zararlı Alg Patlamalarının Tedavisi hakkında konuştu. İzmir Körfezi'nin fotoğraflarından ve alglerden bir sunum yapan Trigiani, “Ultrason yöntemlerini kullanan bir şirketiz. Ultrasonic ses dalgaları kullanılarak bir takım yöntemler geliştirmekteyiz. Bu noktada alg patlamalarını önlemek adına kullandığımız bir teknoloji. Bu sentez bünyesinde çalışmalarımızı yapıyoruz. Toksinlerin açığa çıkmasını ve yayılmasını önleyebilmek için bir takım önlemlere odaklanmaktayız. İki önemli alg türü İzmir için sahnede. Siyanobakterilerden bahsedebiliriz. Balık ölümlerine sebebiyet verebilir düşük oksijenden dolayı. Siyanobakteriler büyük bir tehdit. Alg patlamalarına sebebiyet verebilecek bir bakteri. Ultrason yöntemi, Siyanobakteriler üzerinde çok etkili. Siyanobakteriler canlı hayatına tehdit oluşturabilecek durum ortaya çıkarır. İzmir Körfezi'nde de bunun oluştuğunu söyleyebiliriz. Siyanobakteriler, özellikle İzmir Körfezi'nde hayatı olumsuz etkiliyor çünkü oksijeni tüketiyor” dedi. Trigiani, bünyelerinde bulunan ultrason teknolojisiyle yüksek maliyetler olmadan farklı frekanslar vererek Körfez’deki kirliliğin çözülebileceğini söyledi.
WATKİNSON: HER ZAMAN DESTEK VERMEYE HAZIRIZ
Zararlı Alg Patlamalarının Yönetimi konusunda bilgilendirmeler yapan ARUP Avustralya Genel Müdür Yardımcısı ve Entegre Su Kaynakları Lideri Dr. Andrews Watkinson, “İzmir Körfezi’nde 2023 ve 2024 yılında alg patlamaları büyük boyutta meydana geldi. Uzun vadede sirkülasyon çalışmaları kısa vadede ise ana strateji üzerinde çalışmak gerekir. Paydaşların bir araya gelmesi gerek. Bu soruna güçlü bir takiple, birlikte göğüs germeliler. Su kalitesinin geliştirilmesi için parametrelerin toplanması gerekiyor. Hava ile ilgili ve hidrodinamikler anlaşılmalı. Bölge yapısı modellendirilmeli. Bu sayede çalışmalar etkin bir şekilde gerçekleşir. Birincil organizmalara erken müdahale gerek. Erken müdahale etkin bir şekilde sahaya sokulmalı. Geniş alanlarda kontrol sağlanabilir bu sayede. Mekanik yaklaşımla yapılabilecek bir yöntem var ve bazı türler bu sayede kontrol altına alınabilir. Kimyasal yöntemler kullanılabilir ama çok dikkat etmek gerek. Biyolojik yöntemlerde de bütün bir hayat döngüsü yok olduğu için tüm bu yöntemler Avustralya’da kullanılıyor. İzmir Körfezi’nde de özellikle nutrientlerin azaltılması önemli. Yapılar üzerinde dolaşımın hızlandırılması gerek. Özellikle organik katkılar (toz fırtınaları, yangın, sel) gibi körfeze taşıyıcı olarak gelen birtakım malzemeler alg patlamasına da neden olmuş olabilir. Bu noktada ARUP tarafından sizlere her zaman destek vermeye hazırız” ifadelerini kullandı.
VELİBEYOĞLU: İZMİR KÖRFEZİ'Nİ YAŞAMIMIZIN MERKEZİNE KOYUYORUZ
Ekosistem hakkının kabul edilip, hayata geçirilmesi için çaba gösterilmesi gerektiğini belirten İzmir Planlama Ajansı Başkanı Prof. Dr. Koray Velibeyoğlu, sağlıklı çevre çerçeve belgesi hazırladıklarını, İzmir Körfezi'ni 2054 ve 2074 yıllarını düşünerek planladıklarını söyledi. Hazırlanacak çerçevenin tüm İzmir'in çevre sorunları ve kirliliğe yönelik olacağını belirten Velibeyoğlu, “İzmir için üç ufka bakmaya çalışıyoruz. Şüphesiz ki; Körfez ve Körfez’in etrafından başlayarak örülüyor. İzmir için yaşamsal kıymetli bir değer olarak İzmir Körfezi'ni yaşamımızın merkezine koyuyoruz. Birinci ufukta İzmir'in misyon kenti olduğu ve iklim değişiklikleriyle, onunla mücadelede öncülük ettiği bir zaman dilimi içinde mutlaka Körfez’i ve Körfez ekosistemindeki iklim değişikliğinin etkilerini gözetmemiz gerekiyor. Hem Körfez temizliği hem de bu etkilere karşı dirençli hale gelebilmesi için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. İZPA olarak acil eylem planlarından, ana planlara, tematik stratejik planlardan çerçeve belgelerine kadar geniş kapsamlı iç içe olan pek çok çalışmayı aynı anda gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Deniz alanlarını planlamamız gerekiyor. Körfez havzalarıyla bir bütün, havzalarıyla var olmuş bir kent. Gediz başta olmak üzere kentimizdeki havzalarımızı korumak ve bununla denizel alanlarımızı ekosistemimizi korumak temel amaçlarımız. Hem kıyı alanlarını hem de havzaları birlikte düşündüğümüz planla hareket edeceğiz” dedi. Velibeyoğlu, 7 Aralık'ta körfez ve havzaların ele alınacağı bir panel yapacaklarını söyledi.
NELER GÖRÜŞÜLECEK?
Açılışın ardından katılımcılar yuvarlak masalarda gün boyunca İzmir Körfezi’nin geleceği hakkında konuşacak. “Körfez Ekolojisinin Korunması ve Sürdürülebilirliği”, “İzmir Deniz Ulaşımının Geliştirilmesi ve Çeşitlendirilmesi” ve “Bütünleşik Kıyı Alanı Yönetimi” konuları hakkında uzmanlar fikir alışverişinde bulunacak. “İzmir Deniz Ulaşımının Geliştirilmesi ve Çeşitlendirilmesi” konu başlığı altında ise; Kent içi Deniz Ulaşımında Teknolojik İnovasyon, Ulaşım Planlaması ve Entegrasyonu, Yolcu Memnuniyeti ve Erişilebilirlik, Risk Yönetimi, Emniyet ve Güvenlik, Deniz Ulaştırma Hizmetlerinin Çeşitlendirilmesi, Deniz Ulaşımında Acil Durum ve Afet Yönetimi tartışılacak.
ÇALIŞTAY NEYİ HEDEFLİYOR?
“Sağlıklı Körfez” hedefiyle çıkılan yolda gerçekleştirilen çalıştay, Körfez’in ekolojisi, deniz ulaşımı ve kent yaşamına entegrasyonu üzerine kurgulandı. Çalıştayın öncelikli konusu, yaz ayları boyunca yaşanan olumsuzluklar sebebiyle Körfez ekolojisinin korunması ve onarılması olarak belirlendi. Sadece bugünü değil, yarınlarımızı, gelecek nesillerimizi etkileyecek konu, çalıştayın ana gündem maddesi oldu. Körfez’in sorunlarına sürdürülebilir ve kalıcı çözümler üretmek, çalıştayın temel amacını oluşturuyor. Çalıştay; merkezi yönetim ile yerel yönetim iş birliğinin sağlanması, üniversitelerin ve bilim insanlarının sürecin ana öznesi haline gelmesini hedefliyor. Çalıştayın üzerinde duracağı ikinci konu ise deniz ulaşımı. Uluslararası ticaret ve turizmle İzmir’in dünyayla bağını kuran Körfez’in kent içi ulaşımdaki varlığının da güçlendirilmesi gerekiyor. Ulaşımın geliştirilmesi ve çeşitlendirilmesi başlıkları altında yenilikçi yaklaşımlar değerlendirilecek ve tartışmalar yapılacak. Başta kent içi trafiğin rahatlatılması amacıyla deniz ulaşımının kent içi ulaşımdaki payının artırılması amaçlanıyor. Deniz ulaşımını kullanan İzmirlilerin konforlu ve nitelikli hizmet alması için yapılması gerekenler ortaya konacak.