Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ - İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Nisan ayı olağan meclisinin 2'nci oturumu gerçekleştirildi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay'ın yokluğunda Meclise Başkan Vekili Zafer Levent Yıldır başkanlık yaptı.
Meclisin gündeminde ise Egeşehir Planlama A.Ş'ye devredilmesi planlanan Menemen Koyundere'deki taşınmaz yer aldı
KOCABAŞ: DAHA ÖNCEKİ İZBETON REZALETİNİN ORTAYA KOYDUĞU...
AK Parti Meclis Üyesi Nail Kocabaş gündem maddesi ile ilgili söz alırken, "Egeşehir'in yapacağı Koyundere'deki alan ile ilgili bir karar alınacak. Daha önceki İZBETON rezaletinin ortaya koyduğu büyük sıkıntıları, toplanan paralara rağmen bitmeyen inşaatları gördük. Umut ediyoruz ki aynı filmini tekrara izlemeyelim. Bitmeyecek inşaatlar ortaya çıkmasın diye oy çokluğu verdik. 4 etaptaki inşaatların durumu ortada. Vatandaşlardan toplanan peşin paralara rağmen kaba haldeki inşaatlar az sayıda işçi ile bitirilmeye çalışılıyor. Menemen'deki inşaatlar için de aynı kaygıyı yaşıyoruz. 3 bin 100 konuttan bahsediliyor. 30 ayda bitmesi planlanan inşaat 30 ay sonra bitmeyecek. Umarım dersiniz ki 'mahcup oldun' ben de çıkar özür dilerim. Lansman yaptınız ve inşaatlara ev sahibi olma hayali kurdurdunuz. Projeler bitmedi hala. Menemen'deki arsada emsaller arttırıldı. Ancak benzer alanla ilgili emsal talebimiz reddedildi. Fiyat ortalaması yüksek. Koyundere'de 1+1'lerin 3 milyon TL'ye satılması söz konusu. 3 bin 100 konutu bitirmemiş İzBB'nin vatandaşı mağdur etme filmini maalesef buradan tekrar izleyeceğiz" dedi.
CHP Grup Başkanvekili Yağmur Yurdakul, "Niyet okuma düşünceleri herkese fazla geliyor. İyi niyetli olarak kabul etmiyorum bu cümleleri. Yapmayacaksınız, yapamayacaksınız konuşmalarının anlamı kalmadı. Niyet okumaya gitmek bana çok mantıklı gelmiyor" diye konuştu.
BOZTEPE: YÜZÜNE GÖZÜNE BULAŞTIRDI
AK Parti Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe, "Eğer bir insan 20 suç işliyorsa 20 kere ayrı ayrı mahkemeye çıkar ve mübaşir tarafından ismi söylenir. Eğer Egeşehir Planlama devamlı yanlışlar yapıyorsa ki geçmişte yaptıkları belli. Bir şirket batarsa başka şirket kurar, tabela ve vergi dairesini değiştirerek icradan kurtulmaya çalışılırdı. İZBETON yaptığı işlerin hepsine yüzüne gözüne bulaştırmıştır. 2024 yılına göreve geldiğiniz günden bugüne kooperatiflerdeki işleri durdurarak bugünlere geldiniz. Emsal konusunda aykırı bir durum varsa 'Menemen'de elinizden tutan mı var?' gereğini yaparsınız. Egeşehir'de 2 iş vardı. Biri işçiler için diğeri dışarıdan kurulan kooperatif. Orada hala bir kooperatifin ruhsatı bile alınmadı. Bundan dolayı biz burada hata yapılıyorsa Egeşehir'in ismini defalarca söyleriz. Egeşehir'in işi konut yapmak, İZBETON'un işi yol yapmak demiştik. Egeşehir Planlama'nın ismini, siz başarılı işler yapın, bizde bir daha ismini söylemeyelim" ifadelerini kullandı.
İNANÇ: REZALET DEĞİL OLUMSUZLUK
CHP Grup Başkanvekili Altan İnanç, "Konu tartışılıyor. AK Parti Grup Sözcüsü düzeltirse sevinirim. Uygulamalar bir rezalet değildir olsa olsa olumsuzluktur. Rezalet kelimesi ağır bir kelimedir" diye konuştu.
YILDIZ: EVLERİNE GİREBİLİYORLAR MI?
Geçmişten örnek veren AK Parti Grup Başkanvekili Hakan Yıldız, "Biz İzmir'de yeni dönemde yeni bir modeli çok tartışacağız demiştik. Daha çok tartışmaya devam edeceğiz. Geçen aldığımız kararda bir bedel yoktu. Arazinin ayni sermaye olarak aktarılması vardı. Sonra mahkeme bedelini tescil etti. Biz meclisten bir karar aldık. O günün koşullarında 14 Milyon Dolara tekabül eden taşınmazı Egeşehir'e devrettik. Hangi şartla devrettik? Belediye çalışanlarına yapılması maddesini biz eklettik. Belediye çalışanlarına 'yapacağız' dediler. Biz de dedik ki karara maddeyi ekleyin. Karma olarak bunu eklettik. O gün bunu ekletmeseydik İzmir Emekçiler Yapı Kooperatifi kurulamayacak. Maalesef bu işin İstanbul'dan gelen Bakırköy Meclis Üyenizin kooperatif başkanlığı yaptığı bugün yargılanmaktan korktuğunuz Heval Savaş Kaya'nın imzası ile bir kooperatif kurdular. İzBB çalışanlarına konut yapıyor diye yazın internete. Hala çıkıyor. 30 ayda konutun biteceği çıkıyor. Eylül ayı itibari ile 450 belediye çalışanı evlerine girmiş olmaları lazım. Peki girebiliyorlar mı? Hayır. İşçiler yüzde 75 ödeme yapmışlar ancak inşaat seviyesi yüzde 30. Şu an inşaat durmuş. Kendi çalışanına konut yapamayan Egeşehir nasıl olacak da 2,5 milyar TL'lik gayrimenkule sahip olacak? Sonra da İzmirliye çıkıp diyeceğiz ki size konut üreteceğiz... Siz aldığı işleri bitiremeyen bir firmadan ev alır mısınız?" dedi.
ATMACA: DİLE GETİRMEMİZ LAZIM
AK Parti Grup Sözcüsü Uğur İnan Atmaca, "Kentsel dönüşümde 2 maddemiz var. Genelde CHP'li siyasetçilerin 6366 Sayılı Kanun ile ilgili dile getirdiği rant yasasıdır. Ancak şehrimizde 6 dönüşüm bölgesine geldiğimizde İZBETON'un yaptığı anlaşmalar da buna dayanır. Burada ikilem olduğunu düşünüyorum. İzmir'deki Büyükşehir ve ilçe belediyelerin yıkım ihalelerini ifade etmiştim. Bugüne kadar yapılan ihalelerin hiçbirinde yıkım gerçekleşmemiş. Böylece belediyelerimiz kendilerini yasal sorumluluktan kurtarıyor. Yapı kayıt belgesini eleştiriyorsak belediyemizin neden kaçak yapı ile mücadele etmediğini dile getirmemiz lazım" ifadelerini kullandı.
KARAKÜLÇE: HER TÜRLÜ DESTEĞİN İVEDİLİKLE VERİLMESİ ELZEMDİR
Gündem dışı konuşmalarda söz alan Cumhuriyet Halk Partisi Meclis Üyesi Selçuk Karakülçe, "Küresel ısınma ve beraberinde getirdiği kuraklık ve iklim değişiklikleri hepimizi olduğu gibi özellikle çiftçilerimizi çok ciddi derecede etkilemektedir. Malum şubat ayından beri yağışların yetersizliği ve ısı değişimleri son olarak 10-13 Nisan tarihleri arasındaki - 15 C derecelere kadar düşen (don olayı) üreticilerimizi çok ciddi şekilde etkilemiştir. Bu etkileşim tüm Türkiye'de olduğu gibi ilimizde de tarımsal ürünlerimizde ciddi şekilde hasara yol açmıştır. İlçem Kemalpaşa'da kiraz üreticilerimizi yüzde 65 oranında diğer ilçelerimizde de (Menemen çilek üreticisi, Menderes ve Bergama'da erkenci domates) ağır hasarlara sebep olmuştur. Türkiye'nin dört bir tarafında Malatya, Çanakkale, Konya, Manisa, Hatay, Adıyaman, Ordu gibi birçok ilimizde üretici mağdur olmuştur. Malum üretici olan nüfusumuz, nesli tükenenler grubunda olup, acil korunması altına alınması gerekmektedir. Bunun için değişik çözüm önerileri olmakla birlikte tarım kredi ve Ziraat Bankası kredi borçlarının ötelenmesi başta olmak üzere kendilerine bütçeden ek destek verilmesi, bu desteğinde çiftçilik kapsamında normal kazanç değerlerinin telafi edilmesi esas beklentimizdir. TARSİM sigorta kapsamında olanlarda kısmide olsa bir çözüm vardır. Ama hepimizin de bildiği gibi sigorta kültürümüz henüz yeterince oluşmamış ayrıca TARSİM aidatlarının yüksek oluşu sebebi ile üreticiler TARSİM sigortalarından faydalanamamaktadır. Çözümlerin uzun vadeye yayılmadan en kısa sürede üreticinin üretim esası itibariyle sezonu kaçırmadan ikincil ürünleri yetiştirebilmeleri için gübre, hibe, ucuz kredi gibi her türlü desteğin ivedilikle üreticilerimize verilmesi elzemdir" diye konuştu.
AYDEMİR: DERS ÇIKARARAK YAPTIĞIMIZ BİR ÇALIŞMA VAR MI?
Bağımsız Meclis Üyesi Latif Aydemir söz alarak Bolu'da çıkan yangın üzerinden İzmir'deki durumu sorarken, "İzmir'de itfaiyemizin 255 adet araç bulunduğunu ancak en yüksek olarak baktığımızda 242 metre, 216 metre ve 200 metrelik 3 binamız bulunuyor. Ancak bizim envanterimizde 2 aracımız bulunuyor. Allah korusun gökdelenlerin bulunduğu alanlarda 3 tane aynı anda yangın çıksa bir tane 104, bir tane de 90 metrelik aracımız bulunuyor. Bunlar da havanın muhalefetine bağlı. 104 metre üstü yangına ne kadar hazırlıklıyız? Yaşanan ölümlerden ders çıkararak yaptığımız bir çalışma var mı?" diye konuştu.
YILDIR: BİR TAKIM İŞLEMLER YAPILIYOR
Başkanvekili Zafer Levent Yıldır, "Yaklaşık 5 bin kontrol edilmesi yer olduğunu biliyoruz dinleme yerleri anlamında. Bunlarla ilgili arkadaşlarımızı çalışıyor. Ancak şu ana kadar gerçekleştirilen kontrollerin bir çoğunda olumsuz sonuçlar aldık. Kendilerini uyarıyoruz bir takım işlemler yapılıyor" dedi.
İNANÇ: TEMEL NEDENİNİ HEP BERABER ARAŞTIRMALIYIZ
Son olarak söz alan CHP Grup Başkanvekili Altan İnanç, "Tartıştığımız en yoğun konun konut sorunu olduğunu söyleyebiliriz. Bu sadece İzmir'in değil Türkiye'nin sorunu. Türkiye'de kentsel dönüşüm sözcüğünüz, kent kooperatifi sözcüğünü literatüre sokan bir partiyiz. Konut sorunu bugün hala konuşuluyorsa üzerinde dikkatle konuşulması gereken şey neden bu sorun çözülemediğidir. 2002'deki ekonomik verilere baktığımızda bir siyasi anlayış iktidara geldikten sonra ülkeyi önemli bir noktaya görevini taşırken ne olmuştur da bu gerileme yaşanmıştır? En büyük parasal banknot 200 TL. Kullanımına sunulduğunda 132 Dolar ediyordu. Bugün 5 Dolar'ın altına düştü. Bu aşınmanın temel nedenlerini hep beraber araştırmalıyız" diye konuştu
