Bu bir veda değil!

Zor gazetecinin(!) kalemi güçlüdür…

Ferman dinlemez…

Dikine gider…

Ya alacağı bi'paragraf demeci heybesine koyar…

Ya da…

Karakterine daha uygun bir mesleğin…

'Don Kişot'u olur…

Tercih o gencecik 'heyecanlı' kalbin sahibine / sahibesine kalmıştır…

***

Gazetecilik…

Kuşaklar arası çatışmanın…

Asla 'tuş' olmayan mesleğidir…

50 yıl önce neyse…

Bugün de o…

Sadece 'komik' bir fark var; dün ile bugün arasında…

Biz… (Hamdi ile ben; mesela…)

Hiç röportaj yaptığımız kişinin önüne o minik teyplerden koyamadık…

Çok pahalıydı…

Bize yakışan…

Haberini yaptığımız kişinin söylediklerini…

Virgül sektirmeden not almaktı…

Hızlı değilseniz; 'ha'di geçmiş olsun'

***

Foto muhabiri ile işe gitmek ise…

Lüks ötesi bi'şeydi…

Röportajını yapacaksın…

Ya da haberin notlarını toparlayacaksın…

Ardından basın toplantısını yapanın fotoğrafını çekeceksin…

Kaliteli ve artistik olmazsa bittin!

***

Dün sonsuzluğa uğurladığımız Hamdi Türkmen

İzmir'in yetiştirdiği…

Nevi şahsına münhasır…

Yazdıklarıyla ve yarattıklarıyla anılacak meslektaşımdı…

Bu meslekte istikbal vaat eden gençlerin…

O'nun…

Bu seçkin mesleğe kendini nasıl adadığını bilmelidir…

Bakın yazılı basına…

Bakın TV'lere…

Bakın yeni nesil internet haberciliğinin satır aralarına…

Oralarda…

Hamdi Türkmen'in ve dahi…

O'nun kuşağının sabrını, heyecanını, tutkusunu göreceksiniz…

***

Bu meslek 'nankör' meslektir…

Her kelimesi %100 doğru olmasına karşın…

Sallıyorum, mesela…

Sizi her fırsatta göklere çıkaran bir kent yöneticisi…

Ertesi gün telefona çıkmaz!

Şaşırarak elinize bi'şi geçmeyeceğini bildiğiniz için…

Sadece güler geçersiniz…

Çünkü…

Gazetecilik, 'kin tutma' ayıbı ile örtüşemez!

***

Şu günlerin çok moda absürt sorusu şu:

'Nasıl, kim için ve neden gazetecilik yapıyoruz?'

Genç arkadaşlar…

Bu mesleği yakıp, yıkmayın…

Çöpe atılacak hale getirmeyin…

Şimdi…

Yanımda Hamdi Türkmen olsaydı…

Yıllar önce olduğu gibi…

Bugün de 'değişmeyen' bir meslek gerçeğini…

Benim gibi…

Koyuverirdi masanın üstüne:

'Hiç bir haber insan hayatından önemli değildir… İnsan öldüğü zaman geriye gelmez… Gazetecilik insani bir meslektir… Haberi atlayıp insanı kurtarmak önemlidir ama orada bir doktor varsa önce fotoğraf çekilir…'

***

'Hırs…' tanımı…

En çok gazetecilik mesleğine yakışır…

Bize…

Henüz 19'lu, 20'li yaşlarda bu meslekte yol verenler…

Önce…

Zarar vermeyen 'mesleki hırs'ın ne olduğunu öğrettiler…

Allah razı olsun…

Bi'de şu ayrıntıyı 'hayat modeli' yaptılar:

'Önce haber, sonra evdeki hayat…'

***

Şöyle bir mesleki hasleti (huyu) var, bizim kuşağın…

Çabuk 'şöhret' olmak!

Kim istemez ki…

Ancaaaak…

Mesleğinde 'Number One' olanların hayatına bi'bakın…

Mesela…

Bugün itibarıyla…

76 yaşındaki Ajda Pekkan'a sorun…

'Sinema Yıldızı' yarışmasında birinci olan 17'lik o kız…

60 yıldır!

Tahtını nasıl koruyor?

***

Şimdi aklıma düştü!

Hep ve çok çalıştığımız için…

Hiç birlikte fotoğrafımız yok…

Olsaydı…

Ne güzel olurdu…

Şimdi…

Bulutların üstünden bu yazıyı okuyunca…

Kesin şöyle diyecektir:

'Yav, memo… Bi'meyhanede bile fotoğrafımız yok… Biz neden bu kadar çok çalıştık?'

***

Hamdi Türkmen'in…

Meslek sevdasını özleyeceğiz…

Yetiştirip, bu mesleğe armağan ettiği fidanların da…

O'nu çok özleyeceğinden eminim…

***

Bitiriyoruz…

Bu bir 'veda' değil, Hamdi…

'50 yılın adı var…'

Kimbilir…

Belki de bu kadar yoğun çalışmamak daha doğruydu…

Mesleğin hakkını verelim derken…

Kendimizi heba ettik…

Ama…

Bi'şi hepimizi çok sevindirdi…

Bize bu 'kahır yumağı' mesleğin ayrıntılarını…

Bıkmadan, usanmadan…

Öğretmeye çalışanlara 'minnetimiz' sonsuz…

Bizim 'el verdiğimiz' fidanlar ise…

Artık 'zirve' yolucusu oldular…

Senin, benim elimi öperek…

Zaten…

Göğsümüzü kabartan da 'buncacık şey' değil mi?

Huzurla uyu…

Cennet, mekanın olsun…

Nokta…

Sonsöz: 'Mum olmak kolay değildir; ışık saçmak için önce yanmak gerekir… / Hz. Mevlana…'