Yerel Yönetimler

Bayraklı Belediyesi fuarda gazeteciler söyleşisi düzenledi

'Yerel Yönetimler ve Türkiye Gündemi' başlıklı söyleşiye Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal ile eşi Aylin Sandal, CHP Bayraklı İlçe Başkanı Pınar Susmuş, Meclis Üyeleri, CHP Bayraklı İlçe Yönetim Kurulu Üyeleri, Bayraklı Belediyesi çalışanları, Hürriyet Gazetesi bölge temsilcisi; gazeteci yazar Deniz Sipahi ve İzmirliler katıldı. Yoğun ilgi gösterilen etkinlikte; yerel yönetimlerin önemi, Türkiye'deki güncel gelişmeler ve siyasetin nabzı tartışıldı. Ali Haydar Fırat'ın aynı zamanda moderatörlüğünü de yaptığı ve izleyicilerin sorularla katkıda bulunduğu söyleşi, yüzlerce İzmirli tarafından memnuniyetle karşılandı.

Konuşmasına söyleşiyi organize eden Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal ve Bayraklı Belediyesi'ne teşekkür ederek başlayan Deniz Zeyrek; ' Bugün 9 Eylül. 9 Eylül sadece İzmir'in değil Anadolu'nun da kurtuluşunun bir sembolüdür. Atatürk'ün ünlü bir sözü var. 'Uçurumun kenarında yıkık bir ülke' diye başlayan... Ve gerçekten o ülkeden bugün burada Cumhuriyet'in ne anlama geldiği, Atatürk ve silah arkadaşlarının kurduğu Cumhuriyet'in nereye geldiğini daha iyi anlamış durumdayız.' diye konuştu.

'Muhalefetin Yerel Yönetimleri Ciddi ve İyi Bir Sınav Veriyor'
Söyleşinin ilk bölümünde; yerel yönetimlerin en az merkezi hükümetler kadar önemli hizmet politikaları geliştirme örneklerine, özellikle pandemi koşulları ve yaşanan afetlerde tanık olunduğunu ifade eden Deniz Zeyrek; 'Bugün itibari ile tam 11 büyükşehirde muhalefet iktidardadır. Türkiye nüfusunun tam yarısı bu belediyelerde yaşıyor. Ve bu belediyelerde çok ciddi bir sınav veriliyor. Bugün muhalefet yerel yönetimler üzerinden iktidara yürüme fırsatına sahiptir ve 2019'dan bu yana geçen süre içerisinde sınavı iyi bir şekilde veriyor. 11 şehirde de ilçe belediyelerin alındığı yerlerde de muhalefet, belediyelerde çok ciddi işler yapıyor.' dedi.

Genel siyaset ve yerel siyasetin ortak noktasıyla ilgili tespitte bulanan Zeyrek; 'Yerel siyaset cumhuriyetin temel değerlerine, halkın karar verme aşamalarında bulunmasına, hukuk devleti ilkelerine, laikliğe, Atatürk'e ne kadar sahip çıkarsa, genel de o kadar sahip çıkacak. Bizim en büyük görevimiz bu temel ilkelere dört elle sarılarak yaşatmaktır. Bunu siyasi tercihlerimize yansıtmaktır. Bu siyasi tercihler üzerinden de kendi geleceğimizi koruyup kollamaktır. Önümüze koyulacak o sandık, çocuklarımızın ve ülkemizin geleceğini belirleyecek.' diyerek sözlerini tamamladı.

'Cumhuriyeti demokrasiyle taçlandırmak zorundayız'
Deniz Zeyrek'in ardından söz alan ve mevcut koşullarda gazeteciler ile gazeteciliğin rolüne değinen Ali Haydar Fırat; 'Bugün iş bize düştü, gazetecilere düştü doğrunun tarafında olmak, doğruyu savunmak, yalana karşı mücadele etmek. Şimdi gerçekleri söylemek, gerçeklerin yanında durmak, doğruları sizinle paylaşmak bizlerin en temel sorumluluğudur. Burada sizlerin yüreğinizde, bilincinizde bütün engellemelere rağmen, bütün dezenformasyona rağmen halen Atatürkçü bir bilinç, halen özgürlükçü bir bilinç, halen Cumhuriyetçi bir bilinç var ve bunu söküp alamadılar. Bizim Anadolu'da 3 temel devrim süreci vardır; biri 13. yüzyılda, biliyorsunuz UNESCO bu yılı Hacı Bektaş-ı Veli, Yunus Emre ve Ahi Evran yılı olarak tescilledi. Bu insanlar 13. yüzyılda bu topraklara sevgiyi, barışı ve adaleti hakim kıldılar. O yüzden biz buna Anadolu aydınlanması diyoruz. 13.yüzyıldaki Anadolu Aydınlanması diyoruz. 2.devrimimiz, 1923 Cumhuriyet Devrimi'mizdir. 1919'da başlayan Kurtuluş Mücadelesi, 1923'de Kuruluş Mücadelesi; bu bizim 2.büyük devrimimizdir. Ve şimdi biz 3.büyük devrimi yapmak zorundayız, yani 1 yıl sonra ya da 2 yıl sonra hepimiz sandığa gideceğiz ve o sandıkta biz, Cumhuriyeti demokrasiyle taçlandırmak zorundayız. O büyük 3.devrimi hep birlikte, omuz omuza yapmak zorundayız..' dedi.

Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan bugüne, ülkenin içinden geçtiği dönüm noktalarını siyaset penceresi açısından değerlendiren ve Türkiye'nin temel sorunları konusunda tutarlı, sağlam bir politikası olmadığını dile getiren Ali Haydar Fırat; 'Türkiye'nin her türlü vesayetten kurtulması gerekir. Devleti ele geçirme mantığı topluma büyük zarar vermiştir. Halka hizmet için iktidara gelinmelidir.' diyerek sözlerini tamamladıktan sonra böylesi bir etkinlik sayesinde İzmirlilerle kendilerini buluşturan Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal'a ve Bayraklı Belediyesi'ne teşekkür etti.

Etkinliğin ikinci bölümünde izleyicilerin sorularıyla katkıda bulunduğu söyleşi, Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal ile eşi Aylin Sandal ve CHP Bayraklı İlçe Başkanı Pınar Susmuş'un gazeteci yazarlar Deniz Zeyrek ile Ali Haydar Fırat'a teşekkür plaketlerini vermelerinin ardından son buldu.