Gazeteci Orhan Uğuroğlu’nun “Cumhurbaşkanı adayı olacak mısınız?” sorusuna Babacan, “Her partinin genel başkanı doğal cumhurbaşkanı adayıdır. Eğer bir partinin genel başkanı ya ben aday değilim, aday olmam diyorsa o partinin hiçbir iddiası kalmaz” yanıtını verdi.
Babacan ve Uğuroğlu’nun sohbeti şu şekilde devam etti:
Babacan: Dolayısıyla DEVA Partisi’nin genel başkanı olarak tabii ki doğal olarak ben partimin Cumhurbaşkanı adayıyım bugün ilan ediyorsunuz. Ben DEVA Partisi’nin Cumhurbaşkanı adayıyım. Bu gayet doğal bir şey. Ama her parti için bu geçerlidir. Ben doğal olanı söylüyorum. Doğal, doğal olanı bu. Eğer değilse orada bir şey var. Yani bir parti iktidarı gelip ülkeyi idare etmeye talip olmak zorunda mı? Eğer partiyse ve bir iddiası var. O siyasi partinin başka bir amacı yoksa birileri arkadan kumandayla yönetmiyorsa, hani varoluşun başka sebepleri varsa bilmem.
Uğuroğlu: Bunu kimi kastediyorsunuz, hangi partiyi kastediyorsunuz?
Babacan: Bilemiyorum ben.
Uğuroğlu: İktidar ortaklarını mı?
Babacan: Hangi partiyse, artık kim üzerine alınacaksa alınsın. Ama biz çok şükür hiç kimseye bir minnet borcu olmayan, anlımızın akıyla bileğimizin gücüyle. dost doğru çalışan bir siyasi partiyiz.
Uğuroğlu: CHP’nin sayesinde meclise girdiniz.
Babacan: Hayır, hayır o bizim kendi hakkımız. Biz kimsenin sayesinde girmedik. Biz kendi hakkımız.
Uğuroğlu: Neden kendi listenize niye girmediniz?
Babacan: CHP geldi bize ısrar etti. Dedi ki Dont sistemi var. Ayrı ayrı girdiğimizde mecliste çoğunluğu sağlayamıyoruz. Tek listeden girelim ki o küsüratlar birbirini tamamlasın. Böylece hep beraber daha fazla milletvekili çıkaralım diye. Onlar geldi bize ısrar.
Uğuroğlu: DEVA Sayesinde CHP daha fazla milletvekili çıkarabildi mi?
Babacan: Kesinlikle.
Uğuroğlu: Öyle mi?
Babacan: Ya Siirt’te CHP’nin oyu yüzde 2 iken yüzde sekize çıktı. Bizim adayımızın olduğu her yerde, her yerde CHP’nin ciddi oy artışı sağlandı.