Türkiye, tarihi günlerden geçiyor. Devletin üniter yapısı ve bütünlüğü tehlikede. Yaklaşan felaketi görmemek için ya kör olmak ya da hain olmak gerek. Herkesin hesabını çok iyi yapıp, yerini belirlemesi zamanıdır. Önümüzde çok zor günler var.
AKP’’nin hesabını çok iyi bildiğini sürekli zenginleşmelerinden, hayat şartlarının artarak iyileşmesinden, kaçak evden villalara geçilmesinden, Doğan görünümlü Şahinden son model Jeep’’lere binilmesinden, eski mahalle komşularına küsüp, Semra Özal ve Tansu Çiller ile dost olunmasından anlıyoruz ve kendilerini alkışlıyoruz. Bravo AKP’’ye, bravo Tayyip Bey’’e. Türkiye-Filistin-Gazze sizinle gurur duyuyor. (Burası tempolu ve 3 kez tekrar edilerek okunacak!)
AKP hesabını iyi biliyor ama hükümet için aynı şeyleri söylemek mümkün değil. Baksanıza hükümetin kıblesi şaştı.
Hepimiz Müslüman’’ız, hepimizin kıblesi aynı fakat bunlar kıblelerini şaşırdılar. Bildiğimiz ve namaz kılarken yöneldiğimiz kıble ile ilişkilerini sanki kestiler.
Varsa yoksa;
1) İmralı
2) Barzani’’nin evi
Emniyet yetkililerinin biri İmralı’’ya gidiyor, MİT Yetkilileri çıkıyor. Büyükelçinin biri Barzani’’nin yanına giriyor, Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanı çıkıyor. MİT Müsteşarının kafası döndü. Adamcağız görevine yeni başladı, bir Amerika bir İmralı bir Barzani derken tepe sersemi oldu. En son PKK’’nın siyasi kanadı BDP’’nin eşbaşkanı Aysel Tuğluk isimli bayan da İmralı’’ya patronunun yanına gitti. İmralı’’daki Abdullah, emirlerini yazıp bizzat Aysel Hanımın eline verecekmiş!..
AKP’’nin sayesinde Türkiye Cumhuriyeti Devletini muhatapları İmralı ve Barzani oldu!.
Kim Bunlar?
Barzani; Babası ve kendisi Türk Devletinin her türlü olanaklarından yararlandılar,fırsat buldukları ilk anda ihanet ettiler, af dilediler sonra yine ihanet ettiler hem de defalarca. Saddam bunun sülalesini kazığa oturtacaktı, yalvardılar ağladılar, Türkiye bunları gene kurtardı. Bu çakallar Saddam zamanında burunlarını aşiretlerinin sınırından dışarı çıkaramazlardı, Özal buna ve Talabani’’ye ’“Kırmızı Türk Pasaportu’” verdi. Hala tüm ticaretini Türkiye üzerinden yaparlar ve gümrük yolsuzlukları ile ülkenin milyarlarca lirasını çalarlar. Kuzey Irak’’ı diktatör olarak yönetirler. Türkmenleri soykırıma tabi tutarlar. PKK’’ya ev sahipliği yapar, katilleri ülkemize gönderir, onlar da Mehmetçiği şehit ederler. Bizim hükümet ne yapar? Kullandıkları elektriği bizden ucuza Kuzey Irak’’a verir !..
Abdullah Öcalan; 40 bin insanımızın katili. Türk Yargısı bu adamı yargılamış, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi bu yargılamayı tasdik etmiş, ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkûm bir cani..
AKP, bu iki kişi ile ve ABD organizasyonu ile terörü bitirecek, artık analar ağlamayacakmış!..
Benim bildiğim iki şey var;
Birincisi; Bu iki kişiye deseniz ki, tırnağınız Türkiye’’nin işine yarayacak verir misiniz?O tırnağı yerler gene vermezler.
İkincisi; Büyük Devlet olmanın tek şartı intikam alabilmesidir. Eğer senin sınırların içinde bir takım adamlar ellerinde silahlarla senin insanlarının canını alıyorlar ve sen bu katillerle pazarlık yapıyorsan sen değil devlet, kabile bile olamazsın.
AKP’’ye bir soru; Barzani ve Apo-PKK İsrail Devletinin komşusu olsalar ve aynı cinayetleri işlemeye kalksalar, bunların yedi soyları bugün hayatta olur muydu?
Ne oldu, cevabınızı duyamadım, yüksek sesle Türk Milletine söyler misiniz?
Cennet vatanımızın savunması için genç yaşlarında hayatlarını severek feda eden şehitlerimiz, bizleri affedebilecek misiniz?
Not: Defalarca yazdım ama yarın yine yazacağım. Kürtçü-Bölücü hareket bugünün değil, yüzyılların sorunudur. Türk Devletini bugüne kadar çöktüremediler. Bugün, şimdiye kadar olmadığı kadar sona yaklaştılar. PKK, sadece özgürlük ve kültürel hakların elde edilmesi için gerçekleşmiş bir harekettir diyen safların artık uyanması gerek’…