EGEDESONSÖZ - AK Partili Bilal Kırkpınar, kümes ruhsatlı alana, güçlendirme ruhsatıyla villa inşa ettiği yönündeki suçlamalar üzerine yaptığı açıklamada, bilirkişinin kendisine rüşvet teklifinde bulunduğunu iddia etti. Hakkında karalama kampanyası yürütüldüğünü, iftirada tahammül sınırının aşıldığını, bu nedenle bu açıklamayı yapmak zorunda kaldığını belirten Bilal Kırkpınar, SONSÖZ TV'de Gazeteci yazar Muhittin Akbel'in sorularını yanıtladı.

O YAPILAR ELİMİZDEKİ BELGELERE GÖRE KAÇAK DEĞİL, ARAZİ DE TARIM ALANI VASFI TAŞIMIYOR
Bilal Kırkpınar, söz konusu yapılarla ilgili süreci şu sözlerle özetledi:

'Seçim döneminden beri bir yıpratma, bir yalan furyasıyla karşı karşıyayım. Hep sabrettim, mahkeme sürecini etkilememek için hep sustum. Artık susmayacağım. İddialardan birisi, buradaki yapıların kaçak olduğu yönünde. 2019 yılında, CHP'li belediye başkanı Rıdvan Karakayalı döneminde 2009 yılında alınmış evrakta, söz konusu parselde binalar 20 Aralık 1976 ve 24 Şubat 1977 yıllarında Kemalpaşa Belediyesi tarafından ruhsatlandırılmış ve yapı kullanım izin belgesi verilmiştir, yazıyor. İmar Barışı yasası, bina kaçak olsa bile bu yasadan doğan hak kullanıldığında bina legal hale geliyor. Kaldı ki bu yapılar, ruhsatlı ve yapı ruhsat izinleri alınmış yapılar. Bir başka iddia, burası tarım alanı şeklinde. Tarım İl Müdürlüğünün 2018 yılında alınmış belgede, arazilerin tarımda kullanımının mümkün olmadığı yazılıyor. Ayrıca 5 Aralık 2018'de Tarım İl Müdürlüğü'nden alınan belgede,arazi kullanım kanununun 20'nci ve 21'inci maddesinde belirtilen tarım arazilerinin yanlış kullanımlarında uygulanacak cezalardan muaftır. Dubleks konut yapılmasında bir sakınca yoktur, yazıyor. Bu belgelerden de anlaşılacağı gibi bu yapılar, kaçak değil. Tarımın yapılamayacağı rapor edilmiş bir yer.'

MADEM ORASI KÜMESTİ, NUMARATAJDA NİYE KONUT YAZIYOR?
Bilal Kırkpınar, güçlendirilerek villaya dönüştürülmüş yapıların eskiden kümes olduğu iddialarına şu yanıtı verdi:

'Kümes iddialarına gelince… Kemalpaşa Belediyesi'nden 2018 yılında aldığımız numarataj belgesinde konut, ticarethane, bakıcıevi yazıyor. Bu yılın başında alınan numarataj belgesinde de hep dubleks konut var. Emlak vergilerini de konut olarak ödedi. Her yıl 700 bin lira civarında vergiler ödedik. Buralardan da anlaşılacağı gibi, iki numarataj belgesinde de kümes kelimesi geçmiyor. Kümes iddiası, başlı başına yalandır. Biz burayı 2015 yılında satın aldık. 1973 yılında bu binalar yapıldığında konutlar, lojmanlar, bekçi evleri ve bir kısmı da kümes olarak kullanılmış. 90'lı yıllarda Örnekköy mahallesi, Kemalpaşa ilçesinin merkezinde kaldı. Artık burada hayvancılık yapılmaz olmuş ve konutlar devam etmiş. Sonra imar barışı yasası çıktı. Bu yasa kapsamında belediyeden, Çevre Müdürlüğünden belgelerimizi aldık, imar barışı çerçevesinde hafif tadilat yapma izni aldık. Hafif tadilat çalışmasına başladık. Batar katlar çeliktendi. Boya badana yaparken, çelik batar katları da yeniledik. Oraya betonarme atmışız. Sonuçta belediye mühürledi. Biz dedik ki, madem bir yanlış yaptık, ceza yazın. Ceza yazıldı, ödedik ve sonrasında yanlışı düzelttik. Düzeltmeden sonra encümenden insanlar geliyor, denetliyor ve Çevre, Şehircilik İl Müdürlüğü'ne, imar barışına aykırı olan batar katları düzeltilmiş, mühür kaldırılmış, yazısını gönderiyor. 2020 Ocak ayındaki Elazığ depreminden sonra imar barışı kanunu çıktı. Binlerce bina, bu madde kapsamında kaçak olsa bile legal hale geldi. Biz de güçlendirme raporu talebinde bulunduk. Dolayısıyla Kemalpaşa Belediyesi bize yapı güçlendirme ruhsatı verdi. 7-8 ay içinde çalışmaları bitirdik, belediyeye dedik ki, gelin biz işi bitirdik, denetleyin! Tavuk kümesi olduğu iddia edilen bir yapıya bir belediye nasıl bir yapı ruhsatı veriyor? Tavuk kümesi olduğu iddia edilen yapının belediye numarataj belgesi nasıl konut oluyor? Tavuk kümesiyle, orası nasıl oluyor da konut vergisi ile vergilendiriliyor? Kısacası kümes iddiası, yalandan başka bir şey değil.'

O GÜN RÜŞVETİ VERMİŞ OLSAYDIM, BUNLARI HİÇ KONUŞMAYACAKTIK
Bilirkişi olarak siteye gelen bir kişinin, kendisinden 1000 bin dolar rüşvet istediğini, ayrıca ruhsatsız silahı için ruhsat alınmasını sağlamasını istediğini açıklayan Bilal Kırkpınar, 'Rüşvet olayını açıklamak için neden 7 ay beklediniz?' sorusuna da yanıt verdi:

'Evet; benden rüşvet istediler. 100 bin dolar paranın yanı sıra nüfuzumu kullanarak silah kullanma ruhsatı almasını sağlamamı talep etti. Bu iddiam, devletin takibindedir, yasal süreç başlatılmıştır. Eğer o parayı vermezsem, silah ruhsatını almasını sağlamazsam, olumsuz bir rapor yazarak mahkeme sürecini başlatacağını söyledi. Bu büyük bir tehdittir. Öyle bir şey asla olmaz da, ben o gün o rüşveti vermeyi kabul etseydim, bugün bunları hiç konuşmuyor olacaktık. Ama ben vicdanen rahatsız olacaktım. Şiddetle karşı çıktım. 2024'ün şubat ayında yaşandı bu olay. Bu olayı kamuoyuna açıklamak için neden bugünü bekledim, neden şimdiye kadar konuşmadım? Kemalpaşa Belediyesine, 2020 yılı başlarında bir operasyon düzenlendi. Belediye sınırları içindeki tüm parseller denetlendi. Bizim site de denetlendi. Bu inceleme sonunda hazırlanan raporda, bize şantaj, tehditte bulunan kişinin de imzası var. 7 Aralık 2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle, ilgili kanun kapsamında çalışmaların yürütülmesinde bir sakınca görülmediği yazılıyor. Orada imzası olan kişi, 3 yıl sonra geliyor, kimseden izin almadan fotoğraflar çekmeye başlıyor. Benimle görüştü. Ofisimize geldiğinde eline bir kağıt parçası aldı, '100 bin dolar' yazdı, bana uzattı. Ardından, benim bir silah ruhsatı sorunum var, onu da halletmenizi istiyorum, dedi. Adama diyorum ki, sen daha önce olumlu rapor vermişsin, şimdi farklı konuşuyorsun! Ben bu işi bir saatte çözerim diyor, ben nasıl istersem öyle olur, diyor. Biz devletiz, biz her şeyiz, diye de ekliyor. Benim istediğim yere geleceksin, demeyi de ihmal etmiyor. Devletin makamlarının bu olaydan haberi var. Gerekli inceleme yapılıyor. Elimizdeki ses kaydını da gerekli makamlara verdik. Mahkemenin selameti açısından konuşmadım. Yargıya intikal etmiş bir olayı kamuoyuna duyurmayı uygun görmedim. Ancak bana yapılan saldırılar dayanılmaz boyutlara ulaşınca, paylaşma zorunluluğunu hissettim. Yargı sürecinin başlamasını biz de çok istedik. Bu arada benden 100 bin dolar rüşvet isteyen şahıs, daha sonra babam Hatip Kırkpınar'dan 350 bin dolar rüşvet istiyor. Bir anlamda rüşvete zam yapıyor.'

CHP'li Kılıç'tan skandal iddia: Kızılay'ın kanından 3 kişiye HIV bulaştı! CHP'li Kılıç'tan skandal iddia: Kızılay'ın kanından 3 kişiye HIV bulaştı!

Kemalpaşa Belediyesi'nde Covid-19 paniği: 30 belediye personeline idari  izin verildi

BELGELERİ CHP'Lİ BELEDİYEDEN ALDIM, NEDEN BAŞKANDAN HESAP SORMUYORSUNUZ?
Bilirkişinin tehditlerinin, daha sonra başka boyutlara ulaştığını anlatan Bilal Kırkpınar, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Biz o şahsın rüşvet taleplerine sert bir şekilde tavır koyduktan sonra, bakın diyor bize, belki belediye başkan adayı olacaksınız, seçime giderken bir milletvekili aracılığıyla basın açıklaması yaptırırım, bu sizin için kötü olur! Bunu göze alıyor musunuz diye soruyor! Böylece tehdidin boyutu değişti. Siyasi bir rakibimiz üzerinden basın açıklaması yaptırtarak, beni zor durumda bırakacağını tekrar tekrar söylüyor. Sonra hakkımda açıklamalar yapan milletvekili, nasıl bir tehditle şantaj sarmalına alet olduğunun farkında mıdır? Her şeyden önce kendisine bunu sormak istiyorum. Kimlerin kumpasına alet olduğunun farkında mıdır? Bütün belgeler, izinler, Cumhuriyet Halk Partili Kemalpaşa Belediye Başkanları tarafından verilmiştir. Eğer o varsa bir şaibe, sizden biri olan belediye başkanından niye hesap sormuyorsunuz? Yoksa, bir siyasi rant sağlamak için medyaya neden konuşuyorsunuz? Söz konusu milletvekilinin kendisi ve birinci derecede yakınlarıyla ilgili çok ciddi iddialar var. Hepsi elimde. Fakat şunu iyi bilsin ki, onun bana yaptığını ben ona yapmayacağım. Kendisinden ziyade, ona oy vermiş olan seçmenlerden dolayı bunu yapmayacağım.'

MAHKEMENİN KARARINA SAYGI DUYARIM
'Dava aleyhinize sonuçlanırsa, o yapıları yıkar mısınız?' sorusuna, Bilal Kırkpınar'dan şu yanıt geldi:

'Adaletin kestiği parmak acımaz. Anadolu'da bir söz vardır; ekşi yemedim ki dişim kamaşsın! Mahkeme, yıkım kararı verirse, yıkarım. Türk adaletinin verdiği karara saygı duyacağız. Şantajlardan, iftiralardan o kadar bıktım ki… Tersi bir karar çıkarsa, kesinlikle intikam duygusuyla hareket etmem. İşime bakarım, Allah'a havale ederim.'