Olay, 8 Mart'ta saat 23.30 sıralarında Konak ilçesinde, Konak Üst Geçidi yakınlarında meydana geldi. Aynı yemek şirketinde çalışan, 'Dünya Kadınlar Günü' nedeniyle gittikleri eğlence mekanında dönen ve dinlemek için bir banka oturan Oya Taran ile kızı İlayda Alkan, bir hastanede veri giriş memuru olan Yunus Yılmaz'ın bıçaklı saldırısına uğradı. Yaşanan arbedede anne ve kızı vücutlarının çeşitli yerlerinden, Yunus Yılmaz da bacağından yaralandı. Çevredekilerin ihbarıyla bölgeye gelen sağlık ekipleri, anne ile kızını, Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürdü. Tedaviye alınan yaralılardan İlayda Alkan, kurtarılamadı. İlayda Alkan, olaydan bir gün sonra Torbalı ilçesindeki Ayrancılar Mezarlığı'nda toprağa verildi. Hastanedeki tedavisinin ardından gözaltına alınan Yılmaz, Cinayet Büro Amirliği'ne götürüldü. Yunus Yılmaz, ilk ifadesinde alkollü olduğunu ve tartışmanın nedenini hatırlamadığını söyledi. Şüpheli, çıkarıldığı mahkemede tutuklandı.
'HANGİ KADININ BENİ BIÇAKLADIĞINI HATIRLAMIYORUM'
Soruşturmanın tamamlanmasının ardından hazırlanan iddianame, İzmir 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde kabul edildi. İddianamede, tutuklu sanık Yılmaz için 'Kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet ve 'Kadına yönelik kasten öldürmeye teşebbüs' suçundan 13 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası istendi. Sanık Yılmaz'ın da ifadesi iddianamede yer aldı. Alkollü bir mekanda arkadaşlarıyla beraber içki içtikten sonra eve gitmek üzere otobüs durağına doğru yürüdüğünü hatırladığını belirten Yılmaz, 'Yürüdüğüm esnada bankta oturan 2 kadın gördüm. Yanlarına doğru gittim. Ancak ne sebeple gittiğimi hatırlamıyorum. Hatırladığım tek şey; kadınların yanına yaklaştığımda birinin beni sağ bacağımdan bıçaklaması oldu. Ancak hangi kadının beni bıçakladığını hatırlamıyorum. Sonrasında montumun cebinde taşıdığım bıçağı alarak kendimi korumak amacıyla karşımdakilere salladım. İsabet ettirip, ettirmediğimi hatırlamıyorum. Sonrasında yürüyerek biraz uzaklaştım ve sonrasını hiç hatırlamıyorum. Kendime geldiğinde ambulansın içindeydim. Üstümde bıçak taşımamın sebebi ise olaydan 2-3 ay önce gasbedilmemdi. Bu olaydan dolayı kendimi savunmak amacıyla bıçak taşımaya başladım' dedi.
'ELİNDE KESİCİ BİR ALET VARDI'
Davanın ikinci duruşması, bugün görüldü. Duruşmaya tutuklu sanık Yunus Yılmaz, Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlanırken, İlayda Alkan'ın annesi Oya Taran, babası Rıza Alkan ve taraf avukatları salonda yerlerini aldı. Duruşmada ilk olarak dinlenen tanık Mevran Akra, 'Arkadaşlarımla Konak'taki köprüden geçerken karşı taraftan 2-3 kişi geliyordu. Aralarında 'Bıçaklanmış' diye bir söz duydum. Anormal bir durum olduğu belliydi. Bunların yakınında bir adamın geldiğini gördüm. Elinde kesici bir alet vardı. Sonra bekçiler, bu adamı yakaladı. Şüpheli direnmeden teslim oldu. Köprüden inmemize az kala yerde iki kişinin yattığını gördük. Yanlarına gittik ben anneye, arkadaşlarım genç kıza müdahalede bulundu. Elbiselerimizi çıkarıp, yaralarına tampon yaptık. Her ikisi de hayattaydı. Sonra ambulans gelip, hastaneye kaldırdı' diye konuştu.
TANIK TEYİT ETTİ, AİLESİ ŞİKAYETÇİ OLDU
Mahkeme başkanı, tanığa, olay günü elinde kesici alet gördüğü kişinin SEGBİS'teki sanık olup, olmadığını sordu. Tanık, olay günü elinde bıçaklı kişiyle sanığın aynı kişi olduğunu teyit etti. Söz verilen İlayda Alkan'ın annesi Oya Taran ve babası Rıza Alkan da sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi. Avukatlar da sanığın tutukluluk halinin devamını ve eksikliklerinin giderilmesini talep etti. Sanık Yunus Yılmaz ise olayın öncesinde, olay yerinin yakındaki Saat Kulesi çevresinde anne-kız ile aralarında bir tartışma yaşandığını belirtip, 'O bölgede çok sayıda kamera vardır. Olayın öncesinde yanlış anlaşılma nedeniyle İlayda tarafından sağ bacağımdan bıçaklandım' dedi.
DURUŞMA ERTELENDİ
Sanık avukatı ise müvekkilinin olaydan kısa süre önce Saat Kulesi yakınlarında, maktul tarafından yaralanmasının ardından bacağını tutarak bankta oturan anne ve kızın yanına koşarak gidip, bacağını gösterdiğini ve olayın ilk olarak karşı taraf tarafından başlatıldığını öne sürdü. Duruşma savcısı, sanığın tutukluluğunun devamına karar verilmesini istedi. Mahkeme başkanı da sanığın tutukluluğunun devamına karar verip, duruşmayı erteledi. (DHA)