Metehan UD / EGEDESONSÖZ – İş insanı Hüsnü M. Özyeğin tarafından kurulan Fiba Grubu'na bağlı Öres Elektrik, İzmir'in Karaburun ilçesi sınırlarında kurulu bulunan rüzgar enerji santrallerinin yanına güneş enerji santralleri kurmak için harekete geçti.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'na başvuruda bulunan şirket 10 adet türbinden oluşan Salman Rüzgar Enerji Santrali projesine ek olarak güneş enerji santralleri ilave ederek santrali birleşik yenilenebilir enerji üretim tesisine dönüştürmeyi hedefliyor.

ÖZEL ÇEVRE KORUMA BÖLGESİ
Proje tanıtım dosyasını inceleyen bakanlık ilk onayı vererek 'çevresel etki değerlendirme' sürecini başlattığını duyurdu. Dosyaya göre güneş enerji santrallerinin kurulacağı parsel, İzmir - Manisa Planlama Bölgesi 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı'na göre 'Tarım Alanı' kullanımında yer alıyor. Bölge ayrıca Karaburun-Ildır Özel Çevre Koruma Bölgesi sınırları içinde yer alıyor. Güneş enerji panellerinin kurulacağı alan eski Rum köyü olan ve koruma altındaki Sazak Köyü'nün yolu üzerinde. Proje sahası aynı zamanda birinci derece doğal SİT sınırının yanı başında kalıyor. Proje hayata geçerse 47 bin 500 güneş paneli dikilecek.

ENDEMİK BİTKİ TÜRÜNÜN YAŞAM ALANI
Yaklaşık 30 hektarlık alan üzerine kurulacak olan santralin ömrünün 25 yıl olması planlanıyor. Proje sahasında endemik bitki türleri arasında yer alan Çan Çiçeği tespit edilirken Bern Sözleşmesi'ne göre koruma altında olan Siğilli Kurbağa ve Gece Kurbağası'nın da yaşam alanları arasında yer alıyor.



BÜYÜKŞEHİR'DEN OLUMSUZ GÖRÜŞ
Projenin halkın katılımı toplantısı Karaburunluların tepkilerinden dolayı gerçekleştirilememişti. Öte yandan İzmir Büyükşehir Belediyesi proje ile ilgili olumsuz görüş bildirdi. İtirazın ana gerekçeleri arasında bölgenin mera alanı olması ve Karaburun'un simgesi olan kıl keçilerinin beslenme alanı olduğu ifade edildi.

Minibüs ile otomobil çarpıştı: 13 yaralı Minibüs ile otomobil çarpıştı: 13 yaralı

Projenin tanıtım dosyası 15 Kasım 2024 tarihinde toplanacak olan Bakanlık İnceleme Değerlendirme Komisyonu'nda incelenecek.



MERALAR YOK EDİLECEK
Karaburun Kent Konseyi de yaptığı açıklama ile projenin iptalini istemişti. Konsey tarafından yapılan açıklamada 'Bütün firmaların ÖRES'in yaptığı gibi türbinlerin altlarını Güneş panelleriyle doldurması durumunda yaklaşık 350-400 hektarlık mera, orman ve tarım alanının yok edilmesi anlamına geliyor. Bu yok oluştan ilk olarak Yayla, Sarpıncık, Parlak, Salman, Hasseki, Küçükbahçe gibi geçimini tarım ve hayvancılıkla sağlayan köyler etkilenecek. Bütün meralar yok edilecek küçükbaş hayvancılık bitecek, yok edilecek biyolojik çeşitlilikle birlikte ekosistem hizmetleri büyük tahribata uğrayacağı için bölgede tarım yapılamaz hale gelecek. Devlet onayıyla yürütülen bu süreç, bilinçli olarak bölgede yaşayan insanları göçe zorlamak, tehcir etmek demek. Doğanın yok edilmesiyle birlikte yaşanan tehcirle temel insan hakları ihlalleri de gerçekleşmiş olacak.' denilmişti.

KARABURUN'UN YÜZDE 89'U RESLERE TAHSİSLİ
Haklar ve Araştırmalar Derneği, 'İklim Değişikliği ile Mücadelede Bir Uyumsuzluk Deneyimi, Karaburun Yarımadası Rüzgar Enerji Santralleri' raporuna göre toplam yüz ölçümü 484 km2 olan Karaburun'un 430 km2'lik alanı, yani yarımadanın yüzde 89'luk bölümü RES projelerine tahsis edilmiş durumda. On bir yılı aşkın süredir gündemde olan Karaburun'daki RES projelerine karşı bölge halkı uzun zamandır hukuki ve fiili mücadele yürütüyorlar. RES'lere karşı sayısız eylem yapan Karaburunlular pek çok kez de projelerin iptali için dava açtı.