Nedim ATİLLA
Umberto Eco ve gazetecilik…
23 Şubat 2016 Salı

Geçen cumartesi yitirdiğimiz Umberto Eco demişti ki, “Kitleler üzerinde tartışmasız etkili organlardan biri medyadır ve bu durum son yıllarda baş döndürücü bir hızla gelişen teknolojiyle birlikte daha da belirgin bir hal almıştır. Masanın üzerinde olan bilgisayarlarımızın dizüstüne oradan da cebimizin içine ne kadar kısa bir süre içinde girdiğini şöyle bir hatırlarsak bu çılgın gelişmenin ne boyutlara vardığını daha sağlıklı bir biçimde analiz edebiliriz”…

***

“Asker Gazeteciler”… Daha Birinci Dünya Savaşı biter bitmez çalıştırılmaya başlayan “Propaganda Makinası”, birçok gazetecinin savaş çıkarmak için çalıştığını gösterir ve bu terim doğar sosyolojide.

Arama motorlarında 1935'te Hearst-Hitler Görüşmesi”, “Ünlü gazeteci, gezgin Thomas Walker” “Propaganda Bakanı Joseph Goebbels” diye arama yapın bana hak vereceksiniz.

Dünkü en güzel haberdi: Amerikalılar ile Ruslar yaptıkları ortak açıklama ile Suriye’de ateşkes konusunda anlaşıklarını duyurdu. Ateşkesin 27 Şubat 2016 tarihinde yerel saatle 00:00’dan itibaren geçerli olacağı belirtildi.

Ne yapacak bakalım bu memleketin “asker doğmuş gazetecileri…”

***
Öğretim üyesi, semiyolog, tarihçi, filozof, estetikçi, ortaçağ ve James Joyce uzmanı.. Umberto Eco'nun sıfatları bunlar. Daha önce de yazmıştım, Umberto Eco'nun son romanı "Sıfır Sayı", İkinci Dünya Savaşı, oradan da Faşist İtalya yönetimi zamanlarına doğru bir zaman yolculuğu kitabı.

Eco’ya kulak verelim: Dürüst gazete ve gazeteciler yayımladıkları haber ve yazılarla gerçeğin ortaya çıkması için uğraşırlar ve yaptıkları işler, erk sahiplerinin damarına bastığı, oyunlarını bozduğu, planlarını karıştırdığı için hakarete maruz kalır, aşağılanır, dövülür ve öldürülürler. Yani bize anlatılmaya ya da gösterilmeye çalışıldığı gibi birilerinin yaşamıyla oynadığı veya bir yerlerde bomba patlattıkları için değil. Yaşanan felaketlerin faturasının gazetelere, gazetecilere kesilmeye başladığı yerde ise basın özgürlüğünün sonu gelmiştir artık. Basın özgürlüğün bittiği yerde de çıkar gazeteciliğinin önü açılmış olur. Gücün ve güçlünün yanında yer alan, görevi ise alkışlamaktan ibaret olan bir gazetecilik anlayışı türer ki gerçeği görebilme ya da gösterebilme noktasında yanlış sularda yüzdüğümüzün resmi olarak karşımıza çıkarlar.

İç içe geçmiş pek çok konusunun aynı hat üzerinde toplanarak yürümesiyle Sıfır Sayı, tam da - Üstelik romanda tüm bunlar, yine Eco'nun ustalık alanlarından kabul edilen polisiye bir çerçevede veriliyor.

Sıfır Sayı, Milano'da geçiyor ve romanın kahramanları Milano caddelerinde boy gösterirken okurlar da o caddelerde hâlâ yaşayan tarihin, sanatın izlerini sürüyor. Bu bağlamda Sıfır Sayı, Eco'nun üzerinde topladığı tüm sıfatların hakkını verdiği bir roman.

Umberto Eco’nun toprağı bol olsun…

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 2 yorum var, 2 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
enver olgunsoy 23 Şubat 2016 Salı 13:13

ne güzel de tanımlamış son yıllardaki ülkemiz çoğunluk gazetecisini ve medyasını.bu arada izmirdeki tek foucault sarkacının yerini de yazsanız sayın gezgin yazarımız.

Yorumu oyla      11      5  
Mustafa Kaymakçı 23 Şubat 2016 Salı 09:58

Değerli Nedim, Eco'nun son kitabını almamıştım.Yaptığın özetlemeden sonra alacağım.Teşekkür ediyorum.

Yorumu oyla      11      5  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Türk Milleti!!!
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Az okumuşlar
Kemal ANADOL
Kemal ANADOL
Karl Marx ve Mehmet Şimşek!
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
Kabiliyetsiz milletin Atatürk’ü olur mu?
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
1 Temmuz eşiği ve normalleşememe!
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Despina Vandi Çeşme’de… Kaçırmamak gerek
Neşe ÖNEN
Neşe ÖNEN
Kaytara kaytara!
Dr. Berna BRIDGE
Dr. Berna BRIDGE
Oxford şehitleri
Tayfun MARO
Tayfun MARO
Varlık-Hiçlik ekseninde gerilen insan
Muhittin AKBEL
Muhittin AKBEL
Ya o vergiler hayatımıza girerse!
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva