Ümit YALDIZ
Tek kelimeyle mükemmel!
4 Nisan 2012 Çarşamba

 İzmir'in pür dikkat kesildiği Büyükşehir Davası'nın ikinci gününe kuşkusuz ki Aziz Başkan'ın savunması damga vurdu. Savunma için söylenecek hiçbir şey yok.
Tek kelimeyle mükemmel!
Savcılık ifadesinin tam aksine... Her konuya hakim, her konuya açık yüreklilikle ve yasal mevzuat içinde yalın, açık ve net yanıtlar verdi.
Aziz Başkan'ın bir de önemli, kamuoyu için sürpriz sayılacak talebi vardı.  Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e aylar önce hem sözlü hem de yazılı olarak ilettiği Devlet Denetleme Kurulu talebini hakim karşısında yineleyerek kayıtlara geçiren Başkan'ın kendine, arkadaşlarına ve kurumuna güveni tamdı.

Ama operasyona, davaya dayanak olarak gösterilen, 340 safyalık iddianamenin neredeyse yarısını oluşturan çoğu vergi denetmeni 'bilirkişilere' ve belediye şirketlerini denetleyenlere güvenmediği de oldukça netti.
Belediye mevzuatından bihaber olarak nitelediği bilirkişilerin, önyargılı, dar bakış açısıyla hem operasyonu hem de davayı bu noktaya getirdiğine vurgu yapan Kocaoğlu açık yüreklilikle konuştu:
"Denetimden kaçmıyorum. Yeter ki konusuna, mevzuata hakim, uzman isimler denetlesin. Cumhurbaşkanına hem söyledim hem de yazdım. Bizi DDK incelesin. Arayıp 'ilgileneceğim' dedi ama..."
Kocaoğlu'nun hakime anlattığı bu detaydan sonra şu soruyu sormak sanırım hakkımız.
Kılıçdaroğlu'nun Kayseri Büyükşehir Belediyesi hakkında geçen yıl ortaya attığı iddiaların ardından apar topar kameralar karşısına geçin 'O başkana kefilim' diyecek kadar sahiplenen Gül'ün İzmir'in haklı DDK talebine neden yanıt vermedi?
Kocaman bir soru işareti!
Bugüne kadar 'yargılanmayalım, denetlenmeyelim' dememeyen ama belediye şirketelerine aynı anda abanan 52 vergi denetmeninin abuk-sabuk taleplerinden sonra öfke patlaması yaşayan Kocaoğlu, aylardır bu noktadaki isyanını çeşitli platformlarda dile getiriyordu zaten.
'Eşimin kullandığı aracı soruyorlar. Bir evraktan 6-7 bin fotokopi istiyorlar' diyen Aziz Başkan, hakim karşısında da susmadı: "Konularına da hakim değiller. İşletme masteri yapmış bir kişi olarak söylüyorum bunu'
Hrant Dink Davası'nda verdiği örnek kararla ülke gündemine oturan DDK, devletin alanında uzmanlaşmış üst düzey bürokratlarından oluşuyor.
Anlaşılan Aziz Başkan davaya konu önemli dosyalardan başta Çankaya Otoparkı, ESHOT Durak ihalesi, mandalina-şal alımı olmak üzere tüm konuların DDK gibi uzman bir heyetin incelemesiyle aklanacağını düşünüyor. Yani kendine, ekibine ve de kurumuna güveni tam.
Sonuçta DDK da bu iktidarın bürokratlarından oluşmuyor mu, ne değişecek? Diye düşünebilirsiniz.
Kocaoğlu'nun DDK'ya güvenden önce bu dosyalar hakkında 'bilirkişi sıfatıyla' rapor hazırlayanlara güvensizliği vurgulamaya çalıştığını düşünüyorum.
Devletin otoparkını, fahiş fiyatla özel bir şirkete vermediği ve belediye şirketinde bıraktığı için yargılanıyor Aziz Başkan...
Kamu zararı iddiasıyla...
Bu otoparkın geliri, yapabileceği maksimum cirosu ne kadar?
İhalede en iyi teklifi veren özel şirketin bu fiyatı kaldırma ihtimali var mı?
Dahası yasal mevzuat içinde belediye başkanının ihaleyi iptal yetkisi var mı?
Tüm bu soruları sormadan olaya bakıp düz mantıkla, 'Bu ihalenin iptalinden kamu 4 milyon lira zarar etmiştir' diyen ama ihalenin kamu şirketi İZELMAN'da kaldığını dikkate almayan anlayışa güvenmiyor Başkan... Ya da operasyona konu edilen konser, tanıtım filmi gibi meselelerde belediyeyi 'ağır suçlu' ilan eden bilirkişilere...
İlk kez operasyonun amacının belediyeyi yıpratma amaçlı siyasi bir organizasyon olduğuna vurgu yaparak iddia makamını ve süreci yöneten emniyeti hedef alan Kocaoğlu, "Bizde çete yok. Ama ortada başka bir çete varsa bunu bulmak da mahkemenin görevidir' dedi.
Sayıştay denetmenlerinin Ramazan'da dağıttığı 100 bin gıda paketinin içindeki unları ayrı ayrı hesaplayıp, 'Yüzde 1 olan KDV, yüzde 18 olarak kesildi. Kamu zarar etti' diye zimmet çıkarmasını örnek gösteren Kocaoğlu, "KDV fazla ödenmiş. Nereye ödenmiş? Devlete... Kamu nasıl zarar etmiş olabilir? Fazla KDV ödediyseniz bunu bir sonraki sene mahsup edersiniz. Olur biter" diyerek İzmir'e yönelik önyargılı bakış açısına çarpıcı örnekler verdi.
Mahkeme başkanının bir kaç kez telefonla konuşması Kocaoğlu konuşurken davayı yarıda kesip arkadan yaklaşıp kulağına bir şeyler fısıldayan kişiyle birlikte özel odasına çekilmesine aldırmadan savunmasına özel hayatından detaylar aktaran Kocaoğlu, hakimin 'sandviç sorusuna ise şöyle yanıt veriyordu: "Beni İzmir'e sorun. Bornova'daki 60 bin müşterime sorun. Hayatımda yasa dışı hiçbir şeyle ilgim olmadı. Böyle şeyler yapmayacağımı herkes bilir" diye yanıt verdi.

İlk gün adliye dışındaki binlerce kişinin sahiplenmesiyle moral bulan ancak 397 yılla yargılandığı için stresli olduğu gözlenen Kocaoğlu, ikinci gün salonda adeta şov yaptı.
Savcının, hakimin tüm sorularına gerektiğinde esprili bir şekilde yanıtlar vererek, salondaki havayı yumuşatan Başkan, kendisiyle birlikte yargılanan, aylardır tutuklu bulunan isimleri sık sık anarak hem moral hem de güven aşıladı.
Savcılıkta şüpheli sıfatıyla verdiği ifadede kendisine yöneltilen 30 sorusunun neredeyse yarısına 'bilmiyorum, bilgim yok' diye yanıt veren Kocaoğlu, bu kez hazırlıklı gelmiş, her konuda doyurucu açıklamalar yapıp tüm ekibini savunarak akıllardaki soru işaretleri kaldırmıştır.
*
Sonuçta belki bu dava aylar hatta yıllar sürebilir. (Buna göre 10 gün sonra teknik olarak bitebilir de)
Izmir kamuoyu yok yere günlerce bu meseleyle ilgilenmek zorunda. 11 aydır olduğu gibi...
Oysa ki kentin çok daha önemli konulara kilitlenmesi gerekiyor.
Hem siyasi iktidar cephesinden hem de hakim karşısına dizilen Büyükşehir cephesinden yapılan, yapılması gerekenler var. Ama bu ortamda ne iktidar ne de Büyükşehir kente odaklanamıyor.
Bu durum da son derece normal.
İzmir bu kadarını hak etmiyor.
Oysa ki yıllardır siyasi çekişmelerin altında ezilen kentte 12 Haziran seçimlerinin ardından tam anlamıyla ahenk sağlanmış, hizmet yarışı başlamıştı. Bana göre hala içi/altı boş davalarla boğuşmak İzmir'e ihanetin en büyüğüdür.
Umarım adalet bir an önce yerini bulur.
Başta EXPO 2020 olmak üzere her an başlayacak kentsel dönüşüm hamleleri, hükümetin çılgın projeleri, Büyükşehir'in kentin ihtiyacı olan hizmetlerini, işadamlarının önderliğinde başlayan Kemeraltı Projesi'ni konuşmak, tartışmak dururken, ne kadar sürerse sürsün sonuçta düşeceği konusunda hemen herkesin hemfikir olduğu çete/örgüt davasıyla zaman kaybediliyor.
Sürecin çözülmesi için de yapılması gereken belli.
Kimsenin (belki savcının bile) inanmadığı 'çete' iddiası düşürülecek.
Diğer iddialar uzman bilirkişilerin yeniden hazırlayacağı raporlarla normal mahkemelerde görülecek.
İzmir her açıdan normal gündemine dönecek.
Rekabet dolu 2014 maçı yeniden keyif verecek.
Hükümet Konak Tüneli'ni, Ankara-İstanbul otoyolunu yaparken Büyükşehir körfez çevresinin tasarımını, sahil tranvayını yapacak.
Bu zevkli maçı tribünden izleyen halk da sandığa gidip 2014'te galibi ilan edecek. Hepsi bu! Ama bugün bunları konuşamıyoruz bile. Yüzde 56 oyla seçilmiş,böyle giderse yüzde 65'le seçilme ihtimali doğan Aziz Başkan'ın 'belediye reisi mi yoksa çete reisi mi' olduğunu tartışıyoruz sadece. 
Ama hem vakit hem enerji hem de irtifa kaybediyoruz.

Yazdır   Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 13 yorum var, 10 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Gülsüm Türker 6 Nisan 2012 Cuma 00:23

Sn.Ümit Yaldız. Duruşmayı çok güzel özetlemişsiniz. teşekkür ederiz. Sn Aziz Başkan yolsuzlukla suçlanabilecek en son insandır..Adeta suç yaratılmaya çalışılıyor. Aziz BŞK nın korkusu çekincesi olsaydı Cumhur Başkanından bizi DDK denetlesin dermiydi. Tutarlı suçlamalar olmadığı ortada...Hukuk, Adalet herkese lazım..Sn. Cumhur Bşk İzmir'in sesine kulak ver...Herkesin Cumhur Başkanı olduğunu göster...

Yorumu oyla      15      6  
İzmir İçin Adalet 5 Nisan 2012 Perşembe 22:57

En altta yorumlarda eski mahkeme başkanı sayın asım korkutun yorumunu okudum.Hakim bey gibi güleryüzlü,vicdanlı, doğrunun yanında olan insanların başlarına neler geliyor bu ülkede şimdi daha iyi anlıyoruz.ben kendisinde yargılandım cezada aldım ama adaletine her zaman güvendik.nerede o eski vicdanlı hakimler...

Yorumu oyla      16      6  
Cemal 5 Nisan 2012 Perşembe 12:34

Ümit bey boşuna diretmeyin. Halkın müdahili olmadığı bir davanın İzmir'in Davası olduğu yönündeki görüşünüz kocaman bir aldatmacadır. BİLGİNİZE SAYIN YALDIZ...

Yorumu oyla      17      29  
şükriye 5 Nisan 2012 Perşembe 12:17

Kalemine,yüreğine sağlık,dileğim odur bu komedide son tango izmirin olsun.Bayrak hep İzmirde hep aydınlık kalsın,üstüne asla gölge düşmesin,düşüremesinler.

Yorumu oyla      27      7  
ATİLLA -BUCA 5 Nisan 2012 Perşembe 11:49

Sayın YALDIZ;Ülkemizde özellikle son yıllarda,yanlı yayın yapmakta olan medya gurupları var iken,her platformda ve her ortamda BÜYÜK BAŞKANIMIZI ve ekibini sonuna kadar desteklediğinizi takip etmekteyim,bu onurlu mücadelinizden dolayı sesimizi ve düşüncelerimizi yansıttığınızı bildirir,EMEĞİNİZE YÜREĞİNİZE VE KALEMİNİZE SAĞLIK Diyorum. Siyasi erk ve yüce TÜRK ADALETİ'nden beklediğim 'GERÇEKLERİN VE İZMİR HALKININ MAĞDURİYETİNİN GÖRÜLMESİ'dir. ADALETİNDE ADALETLİ OLMASINI İstiyorum. SAYGILAR

Yorumu oyla      30      10  
yorumcu 5 Nisan 2012 Perşembe 10:32

Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (Bir kimse, bir mümin hakkında olmayan bir şey söylerse, iftiraya uğrayan kimse, onu affedinceye kadar, Allahü teâlâ onu Cehenneme sokar.) [Ebu Davud]

Yorumu oyla      24      6  
aziz başkana hep destek tam destek 4 Nisan 2012 Çarşamba 21:22

çete aranıyorsa İstanbul ve Ankara belediyelerine baksınlar. Gökçek gibi biri ve onun çulsuz oğlu önce Ankaraspor sonra MKE Ankaragücünü kaç para verip aldılar, bu parayı nerden buldular? yargıç cep telefonundan akıl alıyor davayı öyle yürütüyor. demmekki yargıcın birikimi bu davayı yürütmeye yeterli değil, birilerinden F-tipinden talimat alıp ona göre yargılama yapıyor. bunların hesabı er ya da geç sorulacak, hemde ahirete kalmadan sorulacak, kimse merak etmesin

Yorumu oyla      35      13  
amaç 4 Nisan 2012 Çarşamba 20:41

Bu operasyonu planlayanlar izmir halkına nasıl bir mesaj vermek istiyorlar. Yani baKIN CHP li belediyede yolsuzluk oluyor. İzmir'e AKP li belediye başkanı seçin yolsuzluk olmazdemek isteniyor herhalde. Ya da AKP li belediyelerde ayyuka çıkan yolsuzluklar karşısında SADECE AKP li belediyelerde mi yolsuzluk oluyor bakın CHP li belediyelerde de yolsuzluk var imajını mı vermek istiyorlar. Ama böyle uyduruk iddialarla olmaz tabi. DAĞ FARE DOĞURUR BÖYLE

Yorumu oyla      31      13  
Hande 4 Nisan 2012 Çarşamba 20:24

Her zamanki gibi: Bitaraf Ümit Yaldız...

Yorumu oyla      15      28  
rumuz 4 Nisan 2012 Çarşamba 16:47

kaleminize sağlık

Yorumu oyla      41      12  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
Serdar DEĞİRMENCİ
Serdar DEĞİRMENCİ
Sonbahar
Dr. Hakan TARTAN
Dr. Hakan TARTAN
Başıboş canileri toplamak!
Rifat ÖZER
Rifat ÖZER
Bu da geçer
Nedim ATİLLA
Nedim ATİLLA
Yemek kitabı değil Kültürel Miras!
Mehmet KARABEL
Mehmet KARABEL
İşte 'gülen' ilk fotoğrafı!
Oytun NALBANTOĞLU
Oytun NALBANTOĞLU
Son nefeste Göztepe!
Cumhur BULUT
Cumhur BULUT
Townç Sowyer'in maceraları
Neşe ÖNEN
Neşe ÖNEN
Dün ve Bugün Türkiye (9) 'Bizim radyo tiyatrolarımız vardı'
Engin ÖNEN
Engin ÖNEN
Bektaşi Devleti tartışmaları!
Ender ALDANMAZ
Ender ALDANMAZ
Parti tabanı Özel’den kopuyor mu?
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
FACEBOOK'TA EGE'DE SON SÖZ
GAZETE EGE'DE SONSÖZ
KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva